30 Mayıs günü hükümet, ülkemizdeki Suriyeli diplomatları
sınır dışı etme kararını açıkladı. Bu karar şaşırtıcı değil. Çünkü Ortadoğu
politikasını tamamen emperyalistlerin çıkarları doğrultusunda oluşturan AKP'den
farklı bir tavır beklenemezdi. Batılı emperyalistler diplomatlarını çekerek
Suriye'yi yalnızlaştırma politikası başlatınca RTE de bundan geri duramazdı.
Hemen Esat'ı tecrit kervanına katıldı zat-ı muhterem.
Onlar (emperyalistler ve işbirlikçileri) "Arap
Baharı" dediler, bizse baştan beri "Arap Zemherisi" dedik. Böyle
bahar olmaz olsun, dedik. Arap halkını bölüp parçalayan, sömürüyü daha da
katmerleştirip artıran, çölleri kanla sulayan bir mevsimin adı
"bahar" olur mu hiç? Olsa olsa "zemheri" olur. Tunus'tan
başlayan "Arap Zemherisi" Suriye'ye ulaştı. Tunus, Mısır, Libya'yı
kolayca deviren emperyalist rüzgâr Suriye kayasını parçalayamadı.
Suriye, petrol ve doğalgaz yoksulu bir ülke olduğundan
ihaleyi taşerona verme gereği duydu küresel güçler. RTE' nin taşeronluk
konusundaki deneyimi nedeniyle gönüllü olarak işi yüklendi.
RTE önce Esat'a "Çekil, git" dedi, olmadı.
Sonrasında sözde Esat'ın zulmünden kaçan muhaliflerin ülkemize göç etmeleri
özendirilip kışkırtıldı, müdahale gerekçesi yaratmak için. Ama tutmadı bu plan.
Bu kez NATO'ya müdahale etmesi için çağrıda bulundu İslam'ı, politikasının
merkezine oturtan taşeron. Anlaşılacağı üzere bir Müslüman ülkeye haçlı seferi
istiyor Yahudi cesaret madalyalı başbakan.
Bin parçadan oluşan demokrasi aşığı(?) Suriyeli
muhalifleri birleştirmek için toplantı üstüne toplantı düzenlediler Türkiye'de.
Bir işe yaramadı. "Siviller öldürülüyor!" diye feryat ettiler.
Sivilleri öldürenlerin muhalif teröristler olduğu kanıtlandı.
Halkımızın, Suriye'ye müdahaleye tepki göstereceği
anlaşılınca en tehlikeli oyun sahneye konmaya çalışıldı: Mezhepçilik. RTE ikide
bir açıkça ya da ima yoluyla Beşar Esat'ın Alevi (Nasturi) olmasına vurgu
yapmakta. Amaç, Sünni çoğunluğu kışkırtıp ayaklandırmak. Esat'ın Aleviliğine
vurgu yapıyorsun da Türklere özgü bir inanç sistemi olan Aleviliğin Suriye'deki
tarihsel köklerini neden merak etmiyorsun?
Kamuoyunda "PKK terörünü Suriye destekliyor."
algısını yerleştirmek için her fırsatı değerlendirmekte AKP sözcüleri. Hem
bölücü teröre karşı hükümetin zaaflarını örteceksin hem de komşunu suçlu
gösterip bir savaşın hedefi yapacaksın. Böylesi bir şark kurnazlığıyla ancak
kendinizi kandırabilirsiniz.
AKP'nin Suriye konusunda yaptıklarına bakınca insanın
usuna şu soru takılıyor: Sizin yaptıklarınızı Müslüman, Müslüman'a yapar mı
hiç? Müslüman biri, bini yılı aşkın bir süredir çoğu kez aynı bayrak altında,
kimi zamanda yan yana yaşamış komşusunun üstüne haçlı emperyalistlerini salar mı?
Adil
Hacıömeroğlu
31 Mayıs 2012