30 AĞUSTOS, SENİN BAYRAMIN DEĞİL Kİ


Afyonkarahisar’ın AKP’li milletvekili Halil Ürün, 30 Ağustos kutlamasından bıkmış. Doğrudur, haklıdır Vekil Bey. Bayram onun değil ki içinde coşku hissetsin. Bir kişinin kendine ait olmayan bir şeyden mutlu olmasını bekleyemeyiz.
“Belediye başkanımız, il başkanımız, il genel meclisi başkanımız törenden törene koştuk. Bunlarda inşallah bir kısım gelişmelere vesile olacak önümüzdeki yıllarda. Değişim ve gelişim, hayatın kendisinde var. Törenler konusunda da önümüzdeki yıllarda müspet gelişmeler olabilir. Bu kadar tören nereye kadar? Ömrümüz boyunca bunları mı yapacağız? Kısmen düzenlemeler var, ama inşallah ileride daha da düzelecek törenler konusu. (Aydınlık Gazetesi, 1 Eylül 2013)” Zafer haftası törenlerinden sıkıldığını böyle ifade etmekte AKP’li vekil.
Bu vekil hangi ilimizden? Afyon’dan. Yani düşman çizmesi altında çiğnenmiş bir kentimizden. 30 Ağustos zaferiyle düşman çizmesinden ilk kurtulan ilimiz Afyon. Sayın Vekil, doğup büyüdüğü toprakların şehit kanlarıyla nasıl sulandığının farkında değil sanırım. İşgalcilerin Afyonlulara ve tüm Ege’ye yaptığı zulmü öğrenememiş ne yazık ki…
Sen neyin ürünüsün? Hangi eğitim seni doğduğun toprakların kurtuluşundan mutsuzluğa götürdü? Yoksa işgalcilerin kovulmasından memnun olmadın mı sen?
AKP şürekâsı törenden törene koştuğu için çok yorulmuş. Çok yazık, çok… Ayağı çarıksız, karnı aç, yayan yapıldak Mehmetçikler on dört günde Kocatepe’den İzmir’e koşarak giderken yorulmadılar. Çünkü onların içinde vatan sevgisi vardı.
Sizler, koltuklarda otururken yoruldu bir yerleriniz. Neden acaba?
Yoksa Zafer Haftası törenlerinde Mustafa Kemal adı mı sizi yordu? Mehmetçiğin sömürgeciliğe karşı savaşı mı sizin canınızı sıktı? İhale takipçiliği yaparken yoruluyor mu bu AKP şürekâsı? İhaleleri yandaşlara verirken yorgunluk duymuyorsunuz.
30 Ağustos utkusu işbirlikçi Vahdettin ve Damat Ferit’in sonunu da getirdiği için mi rahatsızsınız bu törenlerden? Yarın emperyalizme karşı bir utkunun BOP eşbaşkanlığını aynı sona ulaştıracağından mı bütün korkunuz?
Vekilin belki de memnun olmadığı Yunanlıların Afyon’dan kovulmasıdır. Eğer böyle düşünüyorsa diyeceğimiz bir şey yoktur. Tercih kendisinindir. Bazıları işgalci sever.
30 Ağustos, Türk Milleti’nin zaferidir. Kendini Türk Milleti’nin dışında tutanların bu kahramanlık destanı karşısında heyecan duymaması doğaldır. Katılmayın bu törenlere Sayın Vekil. Katılıp da canınız sıkmayın. Yorulmayın siz. Bizler yoruluruz Mustafa Kemal’in askeri olarak. Vatanı dün biz kurtardık, yarın da biz sırtlayacağız en zor yükleri. Yine emperyalizme karşı siperler bizi, Türk Milleti’ni beklemekte.
Sizler mi ne yapacaksınız? Gemicikler ne güne duruyor limanlarda?
                                                           Adil Hacıömeroğlu
                                                           2 Eylül 2013




3 yorum:

  1. ''AKP şürekâsı törenden törene koştuğu için çok yorulmuş. Çok yazık, çok… Ayağı çarıksız, karnı aç, yayan yapıldak Mehmetçikler on dört günde Kocatepe’den İzmir’e koşarak giderken yorulmadılar. Çünkü onların içinde vatan sevgisi vardı.
    Sizler, koltuklarda otururken yoruldu bir yerleriniz. Neden acaba? '' İnsan aklının almayacağı bir tutumu özetleyen tümceler bunlar. Kendi bindiği dalı kesmeden de öte , kurtarılmış topraklarda yaşamayı hak etmeyenlerin nankörlüğü denir buna . Bir de ATATÜRK'ün önderliğinde kurulmuş TÜRKİYE CUMHURİYETİ milletvekili olmakta . Denebilecek başka şey kalmamış ; ortak duygularımızı , duruşlarımızı etkili biçimde dile getirmiş Adil Haciömeroğlu ; teşekkürler! ÖZGEN KARA

    YanıtlaSil
  2. hamdiyeburnazoğlu6 Eylül 2013 22:41

    böyle güzel bir yazıyı bildirdiğiniz için çok teşekkür edrim keşke daha gtniş kitleler okuyabilse

    YanıtlaSil
  3. Okumakta geciktim, üzgünüm.
    Şu anda hem o akpli olup, beyinlerinin yerinde patates taşıyanlara kızgınım, hem gözlerim yaş içinde. Kanla yoğrulmuş kendi vatanına, şehidine düşman olan başka bir ülke vatandaşı yoktur.
    Çanakkale Alçıtepe’de yeğenim yaşıyor. Emeklilikten sonra zeytinlik aldı, zeytinyağı üretiyor. Kendine de bir ev yaptı, yarısı butik otel. Reklam yapmıyorum, yanlış anlaşılmak istemem. “Evin inşaası sırasında ve bahçelerde toprağı eşeleyince o şanlı, kanlı savaştan kalanlar meydana çıkıyor” demişti. Ve odalardan birinde topraktan çıkanları sergiliyor. Hala deniz kıyısında bile kurşun, metal gibi birçok obje bulunuyormuş. Kayadan çok silah kalıntısı var. Ama bu dedeleri savaştan kaçmışların gözüne de soksanız, anlamıyorlar.😢

    YanıtlaSil