Kentlerimizin
kuruluşu, genişlemesi, yapılaşmanın niteliği ekolojik dengeyi yok etmeye çok uygun.
Çünkü yapılaşırken ağaçlara, çalılara, otlara yaşam alanı tanınmamakta. Yapıların
neredeyse bahçe olabilecek her yanı betonla kaplanmakta. Böylece en küçük canlıların
bile yaşam alanları yok edilmekte.
Böceklerin,
solucan gibi küçük sürüngenlerin ve tırtılların beslenebilecekleri alanlar ortadan
kaldırıldı neredeyse. Var olan ağaçların gövdelerinin köklerle buluştuğu yer
betonla çevrilmiş. Ağaçların köklerine bir damla suyun gitmemesi için
uğraşılıyor sanki. Ayrıca ağacın tutunduğu toprağın havaya gereksinimi yok mu?
Kaldırımların
betonları arasına sıkışmış bazı ağaçların ayakta kuruduğunu sık sık görmekteyiz.
Ne yazık ki bu kuruyan ağaçların çoğunun yerine yenileri dikilmiyor. Bu da
kentlerde yeşili azaltıyor.
Yanlış
kentleşme, börtü böceğin yaşam alanlarını neredeyse tümden yok etti. Peki,
kuşlar ve diğerleri ne durumda?
Ne
yazık ki ülkemizde hayvanseverlik denince usa genellikle kedi ve köpek sevgisi
gelmekte. Bu iki hayvan, avcı ve dolaysıyla etçiller… Doğaldır ki bu
hayvanların avlanma alanları iyice daralmış durumda. Doğaya düşman kentleşme
yüzünden avlayacakları hayvanların birçoğu ortada yok! Ancak kediler, hazır
yiyeceğe alıştıklarından farelere pek de dönüp bakmıyor.
Kedi
ve köpeklerin yanı sıra İstanbul’da martılar da insan eliyle beslenmekte.
Simit, ekmek, ev ve aşevlerindeki yemek artıkları, kasaplardaki işe yaramaz
etler, kemikler martılara verilmekte. Böylece temel yiyeceği balık olan
martılar, denizde avlanmak yerine, daha çok kentin olanaklarıyla beslenmekte.
İnsan
eliyle beslenen kediler, köpekler ve daha çok da martılar, yiyecek sıkıntısı çekmemeleri
yüzünden olması gerekenden çok daha fazla üremekteler. Özellikle martı ve
kediler; serçe, kumru, güvercin gibi kentte yaşayan küçük kuşları avlamaktalar.
Küçük kuşların avlanmasında kargalarında payı yadsınamaz. Küçük kuşların
avlanması yüzünden kentlerde serçe, kumru ve güvercinleri görmek çoğu zaman olanaksız
olmakta neredeyse. Oysa kediler, köpekler, martılar kadar serçe, kumru ve
güvercinlerin de kentlerde yaşama hakkı var.
Küçük
kuşların yuva yaptığı ağaç türlerinin azalması, bu hayvanların varlığını tehdit
eden bir başka etken. Bu kuşlar, martı ve karga gibi yırtıcı kuşlardan hem kendilerini
hem de yavrularını korumak için sık dallı, yapraklı ağaçlara yuvalanırlar.
Özellikle fıstık çamları, onların yuva yapma seçeneklerinin başında gelir. Bu
tür ağaçlar çoğaltılmalı kentlerde. Belediyeler, ağaç dikerken kuşların yuvalanmasını
düşünerek tür seçimi yapmalı.
İnsanoğlu,
yanlış yapılaşmayla kentlerde kendi dışındaki canlıların yaşam ortamlarını yok
ederken bir yandan da hayvanları bilinçsiz besleme yüzünden bazı türlerin yok
olmasına neden olmakta.
Unutmayalım
ki küçük kuşlar, insanlara zarar veren birçok böceği yiyerek beslenmekte. Bu
kuşlar yok edildiğinde zararlı böcek yayılımının artacağı niye düşünülemez? Doğanın
bir bütün olduğu, besin zincirindeki herhangi bir canlının yok olmasıyla zararlıların
çoğalacağı niye hesaplanamaz?
Hayvanları,
doğal ortamlarında sevip korumak gerek. Doğal yaşam alanından koparılmış,
beslenme ve yaşam alışkanlıkları değiştirilmiş bir hayvanın kendine de diğer
canlılara da pek yararı yok! Doğayı bir bütün olarak düşünmeli. Bütünü
parçaladığınızda her parça bir bir yok olur.
Adil
Hacıömeroğlu
2
Ağustos 2024
Martıların katada yaşaması hiçte iyi bir durum değil. Çatı, teras, balkon ve arabaları kirletiyorlar. Kedi ve köpeklerin yeyemlerini yiyerek obezleşiyorlar
YanıtlaSilTaş yerinde ağırdır.
Değerli, Adil Öğretmenim ellerinize , yüreğinize sağlık.Ne güzel anlatmışsınız , börtü böcek doğada her canlının faydası var , birlikte yaşıyoruz . Her zamanki gibi yüreklerimize dokundunuz. ❤️🩹İyiki varsınız👏👏👏🙏🏻🌺🍀🦝🦋🕊️🦔Fulya Kırımoğlu
YanıtlaSilMERHABA ADİL Bey Çevreyi ve çevrede bizimle birlikte yaşayan tüm HAYVANLARI börtü böcekleri tırtılları ve bu hayvanların biri biriyle olan yaşam mücadelelerini bu hayvanlardan birinin neslinin
YanıtlaSiltükendiğinde bir başka canlının insanların yaşam kalitesini bozacağım ağacı yeşili çok güzel
işlemişsiniz kutluyorum be çevre adına teşekkür ediyorum.Emeğinize sağlık.