ABD
daha önce söylediği gibi İsrail büyükelçiliğini, Kudüs’e taşıdı. Hem de
İsrail’in Filistin topraklarını işgal ederek kuruluşunun yetmişinci
yıldönümünde. Elçiliğin taşınma işinin yapıldığı günün özellikle seçilmesi,
Filistinlilere ve tüm ezilen uluslara emperyalizmin bir iletisidir.
İsrail
güvenlik güçleri, silahsız halka saldırdı. Bu saldırılarda elli dokuz kişi
öldürüldü, iki bin yedi yüz yetmişi aşkın da yaralı var. Katledilen
Filistinlilerin suçu ne? Kendilerinde ait topraklarda, yani Kudüs’e, ABD
büyükelçiliğinin taşınmasını protesto etmek. Kudüs’e elçiliklerin taşınması
demek, buranın İsrail tarafından ilhakının uluslararası planda meşruiyet
kazanması demektir. Oysa Kudüs, tüm uluslararası antlaşmalarda ve BM
kararlarına göre Filistin toprağıdır. İşte, Filistinlilerin karşı çıkışı, bu
uluslararası haydutluğu kabul etmemektir.
ABD
ve İsrail, Ortadoğu’da yenildi. Suriye’de amaçlarına ulaşamadılar. Irak’ta, siyasal
gelişmeler onların kurgulamalarının tersine oluyor. Bu nedenle savaşı daha
geniş coğrafyaya yaymaya çalışıyorlar. Görünür hedef İran… Ama aslında
ABD-İsrail’in asıl hedefi Türkiye. Çünkü Türkiye’yi parçalamadan ikinci İsrail
kurulamıyor. Bu nedenle Türkiye’deki iktidar da muhalefet de İran’a karşı
yapılmakta olan ABD kışkırtmalarına karşı tavır almalı ve İran’ın yanında saf
tutmalı. ABD tehdidine karşı komşularla birleşmeli iktidar ve muhalefet.
ABD’nin
Türkiye’yi hedef almasının nedenlerinden birisi de Doğu Akdeniz’dir. ABD,
İsrail, Yunanistan, Güney Kıbrıs ittifakı Doğu Akdeniz’i Türkiye’ye kapatmak
için askeri tatbikatlar yapmakta. Ne yazık ki Türkiye’yi hedef alan bu
tatbikata karşı iktidar ve muhalefet partilerinden en küçük bir tepki gelmiyor,
Vatan Partisi dışında.
İsrail
askerleri, Filistinlileri katlederken RTE, İngiltere’de Esat aleyhine
konuşuyor. Yani ABD-İsrail’in Esat’ı devirip Suriye, Türkiye, Irak, İran’ı
parçalama projesini savunmakta büyük bir aymazlıkla. Sen, Esat’ı hedef alırsan
Filistinli vatanseverlere, kundaktaki çocuğa, iki bacağı olmayan engelliye,
kadınlara, silahsız erkeklere acımasızca kurşun sıkan İsrail’in ve bunu
destekleyen ABD’nin yanında olursun. Öncelikle nerede, kimin yanında olduğuna
karar ver ey Erdoğan!
Başta
Erdoğan olmak üzere cumhurbaşkanı adaylarının tümü Suriye ve Filistin’e sonuna
kadar destek olduklarını açıklamalılar. Bu açıklamalarında başta ABD olmak
üzere İsrail şiddetli bir biçimde kınanmalı. Cumhurbaşkanı adayları, şu sözü
Türk Milletine vermeli: “Cumhurbaşkanı seçildiğimde ilk fırsatta Şam’a gideceğim.”
Bakalım, ABD-İsrail’e tavır alabilecek ve bu vesileyle Türkiye’nin çıkarlarını
koruyabilecek kaç cumhurbaşkanı adayı var?
Esat
ayakta kalsın ki, Filistin davası amacına ulaşsın. Suriye’ye düşmanlık
yapılarak Filistin savunulamaz. Güçlü bir Suriye, İsrail’e aman vermez.
Adil
Hacıömeroğlu
15
Mayıs 2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder