CUMHUR İTTİFAKI, İMAMOĞLU’NU İSTİYOR


Cumhurbaşkanlığı seçimi, 2028’de… Doğaldır ki seçimler erkene de alınabilir. Bana göre erken seçime karar verilirse 2027’de olma olasılığı çok yüksek. Ancak Türkiye içinden çıkılmaz onca sorun yaşarken sorunlara çözüm getirme yerine, seçimin tartışılması büyük yanlış. Türk siyasetçisi, sorunlara çözüm üretme yerine seçim üretme yarışı içinde.

2023’te yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde, Kemal Kılıçdaroğlu aday olursa R. Tayyip Erdoğan’ın kazanacağını yazdık. Erdoğan’ın kesin yitireceği bir seçim, Kılıçdaroğlu’nun aday olmasıyla kazanıldı AKP’ce. Ekonomik bunalımlarla bunalmış seçmen kitlesi, Erdoğan’dan uzaklaşmaktayken ve Erdoğan kazanmaktan umudunu kesmişken Kılıçdaroğlu, ona can verdi. Önümüzdeki seçimlerde de aynı yanlışı yapmak üzere CHP yönetimi.

         Devlet Bahçeli, 5 Aralık 2022 günü TBMM’de CHP’nin kimi aday göstermesi konusunda gazetecilerin sorduğu soruya: “Tercihim sınıf arkadaşım olur.” yanıtını verdi. Sınıf arkadaşı kim? Kemal Kılıçdaroğlu... Cumhur İttifakının ortağı olarak kazanma stratejisini ortaya koydu Bahçeli. Dediği gibi de oldu.

Bahçeli; 27 Ocak 2025 Pazartesi günü, bir gün sonraki grup toplantısını beklemeden yaptığı yazılı basın açıklamasında, Ekrem İmamoğlu’na cumhurbaşkanı adaylığını açıklamasını istedi. Bu yolla CHP yönetimini ikinci kez tuzağa çekiyor Devlet Bey.

Bahçeli, basın açıklamasında: “Trabzon’un bir evladı olarak da milletimize ve ülkemize hizmet etme imkânını elde edebilmek için resmen harekete geçebilecektir.” sözleri yer aldı. Aslında bu tümce hem CHP yönetimi hem de İmamoğlu için uyarıcı. “Trabzon” vurgusu çok önemli… Çünkü Trabzon’un içinde bulunduğu Kuzey Anadolu’da birinci çıkamayan parti ya da aday, ülkemizde seçim kazanamıyor. Yıllardır var olan bir gerçek bu. Bahçeli, İmamoğlu aday olursa doğup büyüdüğü Trabzon’da seçimi kazanamayacağının farkında. Zaten 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde İmamoğlu, bir önceki seçime göre oy yitirdi. Bir önceki seçimde ona oy veren Karadenizli seçmen desteğini çekti ondan.

Bahçeli’nin açıklamasından bir gün sonra Özgür Özel grup toplantısında konuştu. Cumhurbaşkanı adayının parti üyelerince belirleneceğini açıkladı. Bunu da büyük bir demokrasi gösterisi olarak sundu. Parti tabanının sevdiği biri mi, yoksa halkın ve CHP’li olamayan seçmenin istediği biri mi kazanır seçimi? Özel, konuşmasında: “Kent savunması ittifakından” söz etti. Bu ittifakın da “sosyal demokratlar, muhafazakâr demokratlar, milliyetçi demokratlar ve Kürt demokratlardan” oluştuğunu söyleyerek Atatürk’ün ulus tanımını tepetaklak etti. CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirleme kararı, İmamoğlu için alınan bir karar. Bunu anlamamak büyük saflık olur.

Seçimler, programla kazanılır. DEM’le ittifakın CHP’ye oy yitirttiği son yerel seçimlerde İstanbul’da açıkça görüldü. DEM’den uzak duran adayların oy rekorlarına imza attıkları da yadsınamaz bir gerçek. İmamoğlu, yürümekte olduğu yolu değiştirip Atatürk’ün yoluna dönmeli. Bunun zor olduğunun farkındayım.

CHP adayının cumhurbaşkanlığını kazanması için öncelikle yüzde elliden fazla oy alan Cumhur İttifakı’ndan oy alması gerek. Bunun yolu da DEM’le ilişkiyi, dostluğu bitirmek. Ayrıca tıpkı Atatürk gibi antiemperyalist siyasal bakış, söylem gerekli. Ülkemizin kördüğüm olmuş sorunlarına usçu çözümler üretmeli. Bunun için de yönünü, batı emperyalistlerinden Anadolu’ya, CHP’nin kuruluş dönemine çevirmeli. CHP’nin kurtuluşu, kazanması kuruluş ayarlarında.

Ekrem Bey’in cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma stratejisi, tamamen ceza alıp mağduriyet kazanması üzerine kurulu. Bu strateji, RTE’nin siyasetteki yolunu açan hapis cezası alması örnek alınarak oluşturulmuş. Bundan da anlaşılacağı üzere İmamoğlu, kazanmak için benimsediği yol; Tayyip Bey’in yolu. Özgün bir strateji oluşturamıyor nedense. Bu stratejiyi gerçekleştirmek için adeta çabalamakta. Ceza almak için özel bir çabası var sanki. AKP'yi taklit ederek Erdoğan yenilmez. Bir şeyi kopyalamak, aslını güçlendirir. Çözüm bekleyen bunca sorun varken bu kısır döngünün içinde dönüp durmak niye?

Ne yazık ki CHP yöneticileri, seçim yenilgilerimden ders çıkarmıyor. Seçimlerin kişilerle değil, doğru programlarla kazanılacağını bir türlü anlamıyorlar. Yanlışlardan ders almadan gidilecek yolda, doğrular yapılamaz. Bu nedenle yenilgiler, açıkça tartışılmalı ve dersler çıkarılmalı. Nedense CHP yönetimi, iktidarı yitirmekte olan Erdoğan ve AKP’yi yine ayağa kaldıracak gibi görünüyor. Her defasında uygulanan yöntemler, hep AKP’ye yaradı. Demek ki siyaset, yol ve yöntem değişikliğine gereksinim var ivedilikle.

Not: Bu yazıda anlatılanları desteklemek, tamamlamak için aşağıdaki yazıları okumakta yarar var.

KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIK ISRARI https://adiladalet.blogspot.com/2023/01/kilicdaroglunun-adaylik-israri.html

31 Mart 2024’te CHP https://adiladalet.blogspot.com/2024/04/31-mart-2024te-chp.html

                                                                  Adil Hacıömeroğlu

                                                                  29 Ocak 2025

 


2 yorum:

  1. her satırına katılıyorum. çok uzun zamandan beri oyun kurucu bahçelidir ve ne yazıkki CHP yide parmağında oynatıyor. Ekmelletin İhsanoğlunu CHP seçmenine tıpış tıpış oy verdirtti RTE nin seçilmesini sağladı.:(

    YanıtlaSil
  2. Kazanmak için Atatürkçü ve antiemperyalist bir politika izlemesi gerekiyor.. Seçimlerin adaylarla değil, doğru programlarla kazanılacağını konusunda haklısınız .
    Ancak geçmiş hatalardan ders alınmasıgerekiyor
    Değerli Adil öğretmenim , usunuza , beyninize, elinize sağlık👏👏Bilgileniyoruz 🙏🏻Var olunuz.📚Fulya Kırımoğlu👩

    YanıtlaSil