Başlıktaki
tümce bana değil, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a ait. 9 Ocak 2017 günü TBMM’de
Anayasa değişikliği konusu görüşülmeye başlandı. Görüşmeler, gün boyu
tartışmalı geçti. AKP’liler, başkanlık sisteminin geçmesi konusunda kararlı,
MHP’liler mahcuptu. CHP’liler, dirençli
göründüler TBMM’yi etkisizleştirecek yasa teklifine muhalefet konusunda.
Anayasa
teklifinin maddelerinin görüşülmesi konusunda oylama yapıldı gece yarısı. Çok
demokratik(!) ve anayasaya uygun(!) bir biçimde yapılan oylamada 338 evet
oyuyla teklifin maddelerinin görüşülmesine geçilmesi kabul edildi.
Anayasa
değişiklikleriyle ilgili oylama TBMM’de anayasamıza göre gizli oylamayla
yapılır. Bu, kesin hüküm… Her milletvekili bu kurala uymak zorunda.
Dün
yapılan oylamada üç AKP milletvekili birlikte giriyorlar oy kabinine neden mi?
AKP’de kimse kimseye güvenmiyor. Herkes, birbirini kontrol etmekte.
Erzurum
Milletvekili Orhan Deligöz, oyunu açık kullanıyor ve meclisin tümüne poz
veriyor. Neden mi? Bu vekilin kardeşi FETÖ üyesi olmaktan gözaltında. Sayın
Vekil, Reis’e haykırıyor adeta: “Ben FETÖ’cü değilim.” diye. Allah kimseyi
böyle zavallı durumlara düşürmesin!
Sağlık
Bakanı Recep Akdağ oyunu kabin dışında göstererek kullanıyor. Ona “Suç
işlediğini” söyleyen CHP’li milletvekillerine Akdağ. “Suç işliyorum, sana mı
soracağım lan!” diye bağırıyor. Sağlık Bakanı, suç işlediğini itiraf etmekte.
Koruması gereken Anayasayı hiçe saymakta. Yasalara uyması gereken bakan,
yurttaşa yanlış örnek olmakta.
Şimdi
Akdağ’ın mantığıyla düşünelim.
Rüşvet
yiyen belediye başkanı ya da devlet görevlisi kendisinden hesap soranlara:
“Sana mı soracam lan!” diyebilir.
Kundaktaki
bebeğe, seksenlik nineye, damacanaya,
vakıf yurdundaki erkek çocuğa, keçiye, eşeğe tecavüz eden sapık da
kendisini; “Suç işliyorum, sana mı soracam lan!” tümcesiyle savunabilir.
Komşusunun
ürününü talan eden zorbaya; “Bu yaptığınız TCK’ya göre suç!” diyene… Zorba:
“TCK’da ne lan, sana ne?” diyerek yanıt verebilir.
Türkiye’nin
çeşitli yerlerinde sabotaj, saldırı yapan FETÖ, PKK ve IŞİD’li katil sürüleri
de Sayın Bakan’dan esinlenerek yasalara meydan okuyabilir. Zaten okuyorlar da…
Trafik magandası da Akdağ’ın yolundan giderek
kendisini uyaranlara ve kurallara uyması gerektiğini söyleyenlere; “Suç
işliyorum, sana mı soracam lan!” diye hömkürebilir.
İşe
gitmeyen, görevini yapmayan bir memur, ona sorumluluğunu anımsatana: “Sana ne
lan!” diyerek rest çekebilir.
Örneklerimiz
çoğaltılabilir. Ne demiş atalarımız:
Balık baştan kokar. Balık baştan öyle bir kokuyor ki, bu kokuya dayanmak
olanaksız.
Türkiye’yi
yönetenlerin ön tekerleği yasadışılığı marifet saymakta. Arka tekerlekte iz
sürmekte.
Şimdi
herkes sormakta şaşkınlık ve merakla: “On beş yıllık AKP iktidarı döneminde suç
oranları neden olağanüstü düzeyde arttı.” diye. Şaşırmaya gerek var mı? Bütün
sorun ön tekerlekte. Anayasaya, yasalara uymamayı görev edinmiş kişiler
yönetmekte ülkemizi ne yazık ki…
Adil
Hacıömeroğlu
10
Ocak 2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder