Haziran
seçimleri yaklaşırken özellikle AKP, CHP ve MHP’de aday patlaması var. Neden
mi? Bu partilerden listelere girenlerin kazanma olasılığı çok yüksek.
Aday
adaylığına başvuranların önemli bir bölümünün halka hizmet düşüncesi yok! Amaçları
milletvekili seçilerek ballı bir emeklilik hakkı kazanmak. Üstelik diğer
ekonomik ayrıcalıkların yanı sıra sosyal olanaklar da çok fazla.
Bürokratların
genel tercihi AKP. Bürokratların büyük çoğunluğu aday listesine giremeyecek.
Onlar da bunu bilmekteler. Aday adayı olarak AKP’nin adamı olduklarını
duyuruyorlar. Seçim sonrası daha iyi bürokratik koltuklara ya da bir KİT’in,
özerk kuruluşunun, devlet bankasının yönetimine girmek amacındalar. Bu yolla da
hem ekonomik hem de sosyal olanaklara kavuşmak istemekteler.
AKP’ye
irili ufaklı birçok işadamı da başvurmuş durumda. İnanın bunların birçoğu
listeye bile girmek istememekteler. Amaçları yandaş görünerek iktidar
olanaklarından yararlanmak. İhale kazanmak, arazi kapatmak...
CHP
ve MHP’den aday adayı olanların büyük çoğunluğu aday listelerine
giremeyeceklerini bilmekteler. Ancak ortalıkta adlarını dolaştırmak
istemekteler. Yarın, öbür gün belediyelerden ihale almak ya da kazayla da olsa
partileri iktidara gelirse bir şeyler koparmanın hesabını yapmaktalar.
Bir
de siyasetin müzmin bir hastalığı var. Buna “kartvizit hastalığı” diyebiliriz. Yıllar
geçse de bu seçimde aday adayı olanlar, kartvizitlerine ve sosyal medyadaki
sayfalarına bunu yazacaklar. Bundan da kendilerince bir sosyal statü
kazanacaklarını ummaktalar. Bazı kişilerin yazıyı okurken gülümseyerek “Bu
kadar da zavallılık olur mu?” diye söylendiklerini görüp işitir gibiyim. Evet,
bu kadar zavallılık oluyor ne yazık ki...
Siyaset
geçim aracı olmaktan kurtulmalı. İki yıl vekillik yapıp altmış yıl en yüksek
dereceden emekli maaşı almak herkese nasip olmaz. Örneğin otuz yaşında biri
milletvekili seçilirse iki yıl sonra emekli oluyor. Eğer ömrü uzun olur da
doksan yaşını geçerse yoksul halkın kesesinden altmış yılı aşkın maaş alacak bu
kişi. Neyin karşılığında? Altmış yıl ballı maaş alacak ne yaptı bu zat? Hiçbir
şey... Böyle bir yolu tutanlardan da vatana, halka hizmet beklemek saflıktır.
Tüm
partiler, milletvekili adaylarından bir taahhütname almalı. “Milletvekili
olduğumda erken emekliliği kabul etmeyeceğim. Vekillere tanınan ayrıcalıklardan
yararlanmayacağım. Yeni ayrıcalıklar tanınmasından yana olmayacağım.
Milletvekillerine ballı emeklilik sağlayan yasanın ortadan kaldırılması için
elimden geleni yapacağım...” diye söz vermeli adaylar. Halk, bir dilim ekmeğe
muhtaçken yağlı ballı maaşlar almak milletin vekillerine yakışmaz. Ama
diktatörün vekiliyseniz halkın sırtından geçinmeyi içinize sindirebilirisiniz.
Haydi,
tüm partiler göreve. Milletvekillerine ayrıcalık tanıyan tüm yasaların iptali
için söz verin halka. Halk da görsün kendinden yana olanlarla olmayanları...
Adil
Hacıömeroğlu
27
Şubat 2015
Halk kendi iradesini yeterince ortaya koymuyor, sonuç olarak meydan da ya siyaset bezirganlarına yada fuat Avni muat Avni gibi hayaletlere kalıyor,. Kaç İstanbul sakini hangi seçim bölgesinde oturduğunu ve o bölgeden kimin meclise girdiğini biliyor...? Türkiye de kaç işsiz genç kendi bölgesinden seçilen milletvekilinin telefon numarasını biliyor? Nerde bu insanlar? Neden kendilerini bir eli yağda bir eli balda yaşatan halkın zor zamanında yanlarında da değiller?
YanıtlaSilyok ama yok bu böyle gitmez...sahte demokrasinin yerini gerçek diktatörlük alır, cesur, Halkın yanında siyaset yapacak gerçek vekiller istiyoruz...!!