GÜVENLİ BÖLGE (!)


RTE-Davutoğlu ikilisi ısrarla Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurulmasını istemekte. Bu yolla Suriye’den Türkiye’ye gelen mülteci akınının sonlandırılacağı düşünülmekte.
Suriye sorununun çözümü(!) için yapılan uluslararası toplantıların neredeyse hepsinde “güvenli bölge” oluşturulması düşüncesini dile getirdi RTE ve Davutoğlu. G20 toplantısında da dile getirilince bu görüş, Obama: “Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturmanın IŞİD ile mücadelede amaca hizmet etmeyeceğini” söyledi. Daha sonra ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, konuyla ilgili olarak açıklamada bulundu.
“Türkiye ile Suriye’nin kuzeyini güvenli duruma getireceğiz.” Demekte Kerry ve sözlerine şöyle açıklık getirmekte: “Suriye’nin kuzey sınırının yüzde yetmiş beşi kapalı. Kalan doksan sekiz kilometrenin de kapatılması için Türklerle operasyon başlatıyoruz.”
Kerry’nin güvenli olarak nitelediği Türkiye-Suriye sınırındaki yüzde yetmiş beşlik bölüm neresi? PYD/PKK’nın elinde olan kısım. ABD, güvenli(!) bölgeleri “Kara gücüm” dediği PYD/PKK ile oluşturmakta.
Kerry’nin güvensiz bulduğu doksan sekiz kilometrelik bölüm ise IŞİD kontrolünde. Eğer bu bölüm de PYD/PKK’nın eline geçerse ABD-İsrail’in oluşturmak istediği Kürt koridoru tamamlanmış olacak. Böylece Ortadoğu’nun göbeğine emperyalist hançer saplanacak. Kerry, bu sözleri söylerken PKK/PYD yöneticileri de ellerini ovuşturmaktalar İkinci İsrail’i kuracak olmanın sevinciyle.
Şimdi burada asıl sorun IŞİD’in kontrolünde bulunan Cerablus, ABD-Türkiye ortak operasyonuyla PKK/PYD’nin kontrolüne mi verilecek. Yoksa Türkiye, PKK/PYD kontrolündeki sınır kesimini de güvensiz bölge olarak mı niteleyerek tüm sınır bölgesinin terör örgütlerinden temizlenmesini mi isteyecek? Kürt koridorunun oluşturulması, Türkiye’nin bölünme sürecini hızlandırır. Türkiye, Suriye’deki ateşi daha çok hisseder. Bu ateş, Türkiye’yi içerden yakmaya başlar.
Türkiye’nin ivedilikle politika değişikliğine gereksinimi var Suriye’de. RTE ve Davutoğlu’nun Esat takıntısı çok pahalıya mal olacak ülkemize. Burada aklı egemen kılmak gerek. ABD’nin ne yapmak istediği çok açık. Türkiye’nin güvenliğinin nasıl sağlanacağı da ortada. Bu nedenle AKP iktidarı kişisel hırsları değil, ülke çıkarlarını ön plana çıkarmalı. Esat’la barışan bir Türkiye, Ortadoğu’daki tüm terör gruplarına ağır bir darbe indirir. AKP’nin önünde iki yol var ya Türkiye’nin yanında yer alacak ya da ABD-İsrail Ve PKK’nın? Bekleyelim, görelim bakalım.
                                                           Adil Hacıömeroğlu

                                                           19 Kasım 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder