Cumhurbaşkanlığı
seçiminde, seçime katılma hakkı elde eden on partinin önkoşulsuz aday
göstermesi gerektiğini baştan beri söylemekteyiz. Çünkü seçimlerin eşit
koşullarda yapılması için partilerin özgürce, hiçbir engel olmadan adaylarını
belirlemesi gerek. TBMM’de görüşülmekte olan yasada Meclis dışındaki partilerin
adayları için yüz bin imza toplaması istenmekte.
Meclis’te
grubu bulunan partiler hülleyle, türlü oyunlarla aday gösterecek; ama Meclis
dışındaki partiler aday göstermek için beş gün içinde yüz bin imza toplayacak
öyle mi? Sonra da bunun adına adil, eşit seçim diyeceğiz değil mi? Böyle adalet
olur mu? Beş günde yüz bin imzayı toplayacak fiziksel koşullar ilçe seçim
kurullarında var mı? Neden yurttaşa eziyet edilmekte? Yurttaşın seçme, seçilme
haklarını gasp etmekle demokrasi olur mu?
Görüldüğü
üzere cumhurbaşkanlığı uyum yasaları çıkmadan hülle yoluyla İyi Parti seçimlere
katılma hakkını kazandı. İyi Partili yirmi vekilin imzasıyla bu parti de kendi
cumhurbaşkanı adayını çıkarabilecek. O zaman beş gün içinde yüz bin imza
dayatması niye? Bu yasak kim için? Hangi adayın, hangi partinin önü kesilmek
isteniyor?
Açıkça
söyleyelim… TBMM’de görüşülmekte olan cumhurbaşkanlığı adaylığı için yüz bin
imza koşulu Doğu Perinçek içindir. Çünkü Sayın Perinçek, emperyalizmin
yönlendirmesiyle oluşan siyasal tabloya karşı çıkıyor. Avrasya’yı savunuyor.
Bölge ülkeleriyle Türkiye’nin dost olmasını istemekte. ABD emperyalizmine karşı
açıkça karşı çıkıp meydan okuyan tek lider o. NATO’dan çıkmayı savunan da o. “Üretim
ekonomisi” diyerek Atatürk’ün devletçiliğini, halkçılığını savunan Doğu
Perinçek ve Vatan Partisi.
TBMM’de
grubu bulunduğundan vekil imzalarıyla aday gösterecek partilere bakalım. Hepsi
NATO’cu… Hepsi AB’ci… Hiçbiri ABD’ye söz söyleyemiyor. Hepsi Suriye’de
emperyalizmin yanında… Hepsi özelleştirmeci, taşeroncu… Atatürk’ü, Cumhuriyet’in
kuruluş ilkelerini göğsünü gere gere savunan biri var mı içlerinde? Hepsi Seyit
Rıza’nın, Şeyh Sait’in dostu...
Türkiye
umurlarında mı? Hepsinin derdi koltuk… Kavga, koltuk üstüne… Türkiye’nin hiçbir
sorunu tartışılmamakta…
Neyse
sözü uzatmayalım… NATO’cu partilerin hepsi düşünce birliği içinde TBMM’de Sayın
Perinçek’in adaylığının yolunu kesmek için el kaldırmaktalar. Neden mi? Sistem
sürsün istiyorlar. TBMM’de gereksiz tartışmalarla halkın gözünü boyamanın peşindeler.
Atlantik sisteminden görev almak için tek sıra olmuşlar. Bu nedenle tam
bağımsızlığı ve gerçekten demokratik Türkiye’yi savunan birinin aday olması,
onların rahatlarını kaçırmakta; Atlantik rüyalarını bozmakta.
Doğu
Perinçek’in adaylığı için söz Türk Milleti’nindir. Milletimiz 19 Mayıs ruhuyla
önündeki tüm engelleri aşarak Sayın Perinçek’in adaylığını gerçekleştirmelidir.
Adil
Hacıömeroğlu
24
Nisan 2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder