CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum’un, Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'ın milletvekili adaylığı için Parti Meclisi'ne öneri sunacağını açıklaması kamuoyunda yeni bir tartışmayı da alevlendirdi. Kılıçdaroğlu’nun, gazetecilerin sorusu üzerine: “Böyle bir şey yok.” demesi, konunun kapatıldığı izlenimi verse de hukuksuzluğa uğrayan Silivri’deki simge isimlerin seçimlerde aday gösterilmesi Haziran’a kadar tartışılacağa benziyor. Zaten Batum’un açıklamasından önce de konu, CHP tabanında tartışılıyordu. İnternetteki paylaşım sitelerinde Silivri mağdurlarının milletvekili adayı gösterilmeleri için uzun süredir kampanyalar yürütülüyordu.
Batum’un açıklamasına bir genel başkan yardımcısının “Gündemde şu an işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk gibi konular bulunuyor. CHP’nin bugün gündeminde adaylık konusu mu var?” bu sözlerle yanıt vermesi ise ilginçtir. Silivri mağdurlarının adaylıkları, seçim takviminin başlamasıyla yapılacak adaylık başvurularından ayrı düşünülmeli. Balbay, Özkan ve diğer hukuksuzluk kurbanları, ülkemizin demokrasi ve özgürlük tarihinin önemli bir kırılma noktasının simgeleridir. Burada kişilere odaklı bir değerlendirmeden çok, özgürlük-tutsaklık konusu öne çıkarılmalıdır. Adlar düşünülürken yalnızca bu iki adın (gazeteci oldukları için basının da desteğiyle) değil, değişik kesimlerden birçok kişinin adaylıkları dile getirilerek değerlendirilmeli. Unutmamak gerekir ki üniversite, basın, ordu, siyaset, yargı alanından birçok önemli isim Cumhuriyet değerlerine sahip çıktıkları için Silivri’deler. Buradaki hukuk ayıplarıyla destanlar yazılır. Buradaki masum aydınların yanına birtakım suçluları monte ederek bir terör örgütü yaratma gayreti iktidarın önemli hukuk ayıbıdır. Hele son olarak Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin başına gelenler, bu tezgâhın nasıl işlediğini açıkça ortaya çıkarmakta. Çelebi'nin gözaltında bulunduğu sırada el konulan cep telefonuna, bir Hizb-ut Tahrir üyesinin rehberinin yanlışlıkla eklendiğinin bir polis tarafından itiraf edilmesi, Ergenekon davasının nasıl ortaya çıktığının önemli bir göstergesidir. Demokrasi ve özgürlükleri savunan kişi ve kurumların bu hukuksuzluğa karşı çıkmaları hem yurttaşlık hem de insanlık görevidir.
Ülkemizde AKP iktidarı döneminde inanılmaz yolsuzluklar yapıldı. Bu yolsuzlukların hiçbiri yargı önüne çıkarılamadı. Yargı organlarına yapılan inanılmaz baskılar, kadrolaşma hamleleri kuvvetler ayrımını ortadan kaldırdı. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı tartışılır duruma geldi. Yolsuzluğun arttığı bir ülkede yoksulluk ve işsizlik de artar. Ülkemiz, gelir dağılımı adaletsizliğinde neredeyse dünya birincisi olacak. Bunun nedeni de yolsuzluktur. Yolsuzluğu önleyecek olan da yargının tarafsız ve bağımsız işlemesidir. Hukuksuzluğa ses çıkarmadan, ülkede hukuku egemen kılmadan yolsuzluğun önlenebileceğini düşünmek saflıktır.
Herkesin merak ettiği bir şey var ülkemiz de. “Bu kadar çok yolsuzluğun, işsizliğin olduğu bir ülkede bunlara neden olan parti nasıl olur da oylarını sürekli olarak artırır?” AKP iktidarı yolsuzluğu, yoksulluğu, işsizliği konuşturmamak için Silivri’yi yarattı. Sahte darbe senaryolarıyla gündemi hep meşgul etti. Darbecileri yargılıyorum derken demokratları içeri atıp asıl darbecilerle kol kola yürüdü. Etnik ve dinsel siyaseti tartıştırarak, sınıf mücadelesinin önünü tıkadı. Ne yazık ki kendini demokrat sanan bazı kişiler de bu “demokrasicilik” oyununa kanarak alet oldu. Ülkemizde kuvvetler ayrımı temelinde demokrasi işlemediği sürece ekonomik kaynakların hakça bölüşülmesi sağlanamaz. Tunus ve Mısır’daki halk hareketlerine baktığımızda iki şey öne çıkıyor: özgürlük ve yolsuzluk. Bizim de üç önemli toplumsal gündemimiz var: hür, tok ve birlikte yaşamak. Halkın bu talebini dikkatle değerlendirmeli. Hür yaşamak için hukuk kurallarının işlemesine gerek var; tok yaşamak içinse ekonomik kaynakların hakça paylaşılmasına. Bu da yolsuzluğun önlenmesiyle olur. Yolsuzluğu önleyecek olan da adil bir yargı ve siyasetteki koruma duvarlarının kaldırılmasıdır.
Ülkemizin en önemli yaşamsal sorunlarından biri de toplumsal ayrışmadır. Halkımız, etnik ayrışmanın yanı sıra siyasal bir bölünmüşlüğün de eşiğindedir. Her geçen gün Cumhuriyetçilerle irticacılar arasındaki cepheleşme derinleşiyor. Güneydoğu’da dille din arasında sıkıştırılmaya çalışılan yurttaşlarımız bu kısır döngüden kurtarılmalı. Bu nedenle ulusal birliğin sağlanması da bu aşamada yaşamsaldır.
Balbay, Özkan ve diğerlerinin adaylıkları için şu gerekçe ortaya atılabilir. “Milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyen CHP’nin, Silivri sanıklarını adaletten kaçırarak dokunulmazlık zırhına bürümesi izah edilemez.” Öncelikle hiçbir suç kanıtı olmadan aylardır tutuklu olan kişilere sahip çıkılması, AKP’nin uyguladığı adaletsizliğe en büyük darbedir. Bu kişiler milletvekili seçilirlerse, CHP’nin yemin töreninden sonra yapacağı ilk iş, dokunulmazlıkların kaldırılmasını TBMM gündemine getirmesidir. Bu kişilerin suçluluğuna, kendilerinin de “ak” olduğun inanıyorsa AKP, dokunulmazlıkların kaldırılmasına yardımcı olur. Böylesi tavırları doğru planlayıp uygulayan bir CHP önümüzdeki seçimlerden başarıyla çıkarak iktidar olanağını yakalayabilir.
Çok partili yaşama geçtiğimizden bu yana seçimlerde başarılı olup ülkemiz tarihine (olumlu/olumsuz) damga vuran tüm partilerin toplumun o günkü taleplerini özetleyen bir manifestoyla halkın karşısına çıktıklarını görmekteyiz. Yine bu taleplerin bir sloganla ifade edilmesi de önemlidir. Bugünün talebi yoksulluğun önlenmesi, insanların geçimlerini sağlayacak iş olanaklarına kavuşması ve özgürlüktür. Ayrıca ulusun değişik biçimlerde bölünüp kamplaşması ise kaygı vericidir. Bu nedenle seçimlere giderken CHP’nin bu talepleri özetleyen sloganı “BİR, HÜR VE TOK TÜRKİYE” olmalıdır. Bu sloganın içeriği doldurularak bir bildirgeyle topluma açıklanmalı. AKP’nin yarattığı hukuksuzluk ve yolsuzluk düzeninin değiştirilmesi için amansız bir mücadelenin fitili ateşlenmeli.
Toplumda hukuku egemen kılmak amacıyla 12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan’ın hazırlayıcılarının yargı önüne çıkarılması için her türlü çaba gösterilmeli. Böylece iktidar partisinin “demokrasicilik oyunu” bozulabilir. Darbelerle mücadele ediyor görüntüsü ortadan kalkar.
“Mustafa Kemal’in yaveri ve otomobili alınıp ödeneği kesiliyor. Bu kez İngilizler hükümete bir liste veriyor ve listedekilerin tutuklanmalarını istiyorlar. Kimler var listede? Mustafa Kemal ve yaveri Cevat Abbas, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, İsmet İnönü, Kazım Karabekir, Halil Paşa, Albay Ali Çetinkaya.(*)” Türkiye bugün mütareke döneminde yaşadığı siyasal kavganın benzerini yaşamakta. Kirli bir küresel tezgâhın içinde çırpınmakta. Mütareke dönemindeki işbirlikçi oyun Mustafa Kemal ve arkadaşları tarafından bozulmuştu. Ergenekon tutuklanmalarının benzeri o gün de yaşanmıştı. Bugün, bu emperyalist saldırıyı Atatürk’ün partisi CHP bozmalı. Tarih, büyük bir fırsatı ve sorumluluğu önümüze koymuş durumda.
Bugün Silivri’de yurdumuz aydınlarının bir kısmı tutulmakta. Aydın, bir ülkenin belleği ve aklıdır. Akıl ve bellek olmadan toplumların ayakta durması güçtür. Gelecekte bu aydın kıyımının hızla süreceğini anlamak hiç de zor değil. İktidar uygulamalarına karşı çıkanların Silivri’ye gönderileceği tehditleri açıkça yapılmakta. Böylesi koşullarda ekmeği, adaleti, özgürlüğü savunmaktan başka bizleri haklı çıkaracak başka ne olabilir
* “Mütareke Yılları” başlıklı yazımın tamamı, Haber Doğu Gazetesi (28 Ocak 2011) ve http://adiladalet.blogspot.com/2009/10/mutareke-yillari.html den okunabilir.
27 Ocak 2011
Not: 30 Ocak 2011 tarihli Ulus Gazetesi’nde yayımlanmıştır.
Yazılarımın tümü http://adiladalet.blogspot.com dan okuyabilirsiniz.
Süheyl Batum'un Silivrideki Gazetecilerin Milletvekili olması için Parti Meclisine teklif götüreceğim şeklindeki açıklamasından sonra , ne yalan söyleyeyim bende çok sevindim , tabi bu duygusal bir durumdu yapılan haksızlıklar ve zulüm nedeniyle duygusal davranmamak mümkün değil , ama şimdi tıpkı bende sizin gibi düşünüyorum..CHP'nin İktidar olmak gibi bir mücadelesi ve inancı varsa zaten 6 ay sonra iktidara gelecek ,Dokunulmazlıkları kaldıracak , adil yargılamayla Zulumhanedeki aydınlarımız ' zaten hürriyetlerine kavuşacaktır... Kendine güven ve İktidara ilerleyiş bu olmalıdır...Bu gün Karanlık İmparatorluğunun zulumhanesi ve Aydınlarımızın mücadelesi tarihe geçecektir... Dokunulmazlık zırhı ile onlara leke sürmek yalnış bir davranıştır...Keşke CHP yetkilileri böyle bir açıklama yapsaydı diyorum... SEvgiler ,saygılar...Kaleminize ve yüreğinize sağlık Adil Bey...
YanıtlaSilBİR,HÜR VE TOK TÜRKİYE.ÇOK GÜZEL SLAGON.BİRLİK RUHU DEVLET OLMAKTAN,ÖZGÜRLÜK DEMOKRATİK HAKKIN KULLANILMASI ANCAK YURTTAŞLIK SORUMLULUĞU BİLİNCİNDE KALMAK KAYDIYLA,TOKLUK ELBET AŞ,İŞ GÜVENCESİYLEDİR.KISACA AŞ,İŞ,EKMEK,ÖZGÜRLÜK VE BİRLİK.KAPİTALİZMİN EMPERYALİST VAHŞETİ FRENLENMEDEN ULUSLARIN VE ONA DAYALI TOPLUMLARIN NİSBİ DE OLSA AŞ,İŞ,EKMEK BULMALARININ YOLU YOKTUR.ÇÜNKÜ SERMAYE TAHAKKÜMÜ ÜST OLİGARK VARSIL SINIFIN ELİNDE KENDİNCE HAKLI OLAN BURJUVAZİ EMEKÇİ KESİMLERLE BARIŞMADIĞI SÜRECE BÖLÜŞÜM OLASI DEĞİLDİR.BUNUN YOLU ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ VE İRADESİ YANİ GÜVENCESİ,ORTA VE ALT GELİR GRUPLARININ YARATILAN DEĞERDEN ZENGİNLİKTEN ALINAN PAYIN %37-40 LARA ÇIKARILMASINA BAĞLIDIR.YANİ BU SİSTEMDE BİR ORTA SINIF İDEOLOJİSİ YARATILMASINA BAĞLIDIR.ORTA SINIF ALT KATMANLARIN SİGORTASIDIR,ÜST AYRICALIKLI BURJUVAZİNİN ACENTASIDIR.SADECE OTOMOTİV,TELEVİZYON ,BEYAZ EŞYA VEELEKTRONİKLE DIŞA BAĞIMLI YÜKSEK ORANLI DIŞSATIMLA DA BU BÖLÜŞÜMÜ VE YAYGIN İSTİHDAMI SAĞLIYAMAYIZ.KAPİTALİZMİN SERMAYESİYLE EMEĞİN BARIŞTIRILMASI MİLLİYETÇİLİK DEĞİL KAPİTALİZMİN VİCDANININ SIZLATILMASIDIR.SLOGANLARIN İÇİNİN DOLDURULMASI SİSTEME RAĞMEN YADA SİSTEM İÇİN YADA YENİ DÜZEN İÇİN FARKLI ARGÜMANLAR GEREKTİRİR. YÖRÜK MEHMET SEZER
YanıtlaSilAdil bey yazınızda çok güzel ele almışsınız yapılan haksızlıkları ve nasıl düzeltileceğini. Süheyl Batuma hak veriyorum ve destekliyorum. CHP bu tarihi fırsatı değerlendirebilirse, yapılan haksızlıklar ortaya dökülecektir. AKP de kaybedecek, halkın gözünde de kandırıldıklarını anlayanlar gözünde de silinecekler, değersizleşeceklerdir. Halkımız da nasıl kandırlıdığını çok iyi anlayacaktır. Nasıl korku egemenliği kurulduğu, vatanını sevenlerin boşuna silivride yattıkları da ortaya çıkacaktır. Aydınlık günler olsun. Böylece CHP.de toplanılacaktır. Saygılar.
YanıtlaSilAKP NE DERSE DOĞRUDUR DİYEN OKADAR SAF İNSAN VARKİ HOCAM EĞİTİMSİZ HALKLAR KULLANILMAYA HAZIRDIR ONLARIN DİNİ DUYGULARIYLA OYNAMAYI ÇOK İYİ BİLİYOR PARA KÖMÜR VE ERZAK DAĞITARAK BU İŞİ HER ZAMAN PEKİŞTİRİYOR ADAMLAR SOSYAL YARDIMLAŞMA DAYANIŞMA FONUNDAN ALDIKLARI HERŞEYİ BİZE AKP VERDİ GÖZÜYLE BAKIYOR..... OKADAR ÇOK İNSAN VARKİ BÖYLE...ÇOĞU İNSAN SİLİVRİDE NELER OLUYOR.YOLSUZLUK .YOKSULLUK AKPNİN YAPTIKLARI .OLUMSUZLUKLAR HİÇ BİRŞEYDEN HABERLERİ YOK.SADECE TVDEKİ DİZİLERİ BİLİYORLAR...BİZİM AYDINLARIMIZ BİR HİÇ UĞRUNA SİLİVRİDE YATIYORLAR. EĞER CHP ONLARA MİLLETVEKİLLİĞİ HAKKI TANIMAZSA BİR SÜRÜ ARKADAŞIM VAR OY VERMEYECEĞİZ CHPYE DİYORLAR..YAZINIZDAKİ ÖNERİLER BİRLİKTE...BİR HÜR VE TOK TÜRKİYE HARİKA BİR SLOGAN ...HEP BİRLİKTE AYDINLIK VE GÜZEL GÜNLER YAŞAMAMIZ DİLEĞİYLE... BİLGEHAN AKTAN
YanıtlaSilSayın Hacıömeroğlu elinize sağlık...Sayın Batum bilim insanı olduğu için,siyasetin aklı başında ulusalcı insanların bulunmasının faydası olacağını biliyor...Türkiye iç ve dışta tehdit altında bunlara karşı çeşitli yollar çizecek aklı başında siyasetçilerin eksikliğini hissetti , bilme ilme demokrasi hukuka dayanarak yönetilmeli Silivrideki toplama kampından aydın insanları kurtarmak ülkemize kazandırmak insanca davranışın en güzeli...Topluma terör örgütleri ne verebilir toplum gittikçe iyice bozulmakta...bu topluma örnek insanlar şart..DIŞ Politikaya karşı güçlü olmamız gerekiyor..Aydın insandan korkulmamalı...Asıl karanlık cehaletten korkulmalı,terörle emperyalist işbirlikçilerden korkulmalı...Bu gün aydın kesime sahip çıkmayan muhalefet yarın neler yapar...bunlar düşündürücü...zaten AKP nin tüm yaptıklarında büyük payları var sessiz kaldılar AKP meydanı boş buldu istediğini uyguladı...muhalefet olsaydı fazla ilerleyemezlerdi...sevgi saygılarımla.F.GÖL
YanıtlaSilyazılan yazı için teşekkürler Adalet Bey... bu gün daha hangi suçtan içertde olduklarını bilmeyen aydınlarımız ve bunun aksine meydanlarda cirit atan laiklik düşmanları Atatürk düşmanları yaptıkları rezillikler karşısında pervasızca rahatlıkla herşeyi yapabiliyorlar ama söz konusu ATATÜRK olunca karalamak adına herşeyi yapıyorlar... Bahsedilen isimlerin siyasete atılması belki yeniliklerin başlangıcı olabilir lakin sizin tabir ettiğiniz atatürkün partisi gerçekten bu sıfatta olduğunu düşünmüyorum atatürkün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi ile şimdikinin zerre kadar alakası yok daha doğrusu günümüz siyasetinin o zamnla alakası yok bence şuanki parti başkanları sadece ciddi anlamada kendi menfaatleri uğruna bişeyler yapma çabasındalar... Pınar Çelik
YanıtlaSilBilgehan Aktana katılıyorum maalesef halkın çoğunluğu akp ne eğlerse güzel eğler diye düşünüyor iki erzağı kar sayıyor o duruma düşüren o onu algılıyamıyor.Geçenler de haber programında kış olimpiyatlarını soruyorlar adam başbakan yapmış adam her şeyi iyi yapıyor diyor ne alakaysa.Kısaca umarım bu sefer yanılırım derin uykudakilerin ve at gözlüğüyle bakanların uyanması dileğiyle yüreğinize ,kaleminize sağlık.Sinem Tozun
YanıtlaSilChp bu kişileri aday göstermesi gerekir.Bu kişiler Dtp'lilerin bu yolla vekil yaptıkları adaylar gibi mahkumiyeti kesinleşmiş pkk suçlamasıyla,akp'lilerin yaptığı gibi haklarındaki zimmet yolsuzluk mahkumiyeti almış dosyalarıyla girmediler içeriye.Tek suçları son zamanlarda da oartaya çıktığı gibi eklemelerle adeta yaratılan suçlarla içeri girdiler.Hiçbir delili olmayan savsataların mahkumlarıdır onlar.Yani aday olup bunların hesabını soracak konuma getirilmeliler bu kişiler.
YanıtlaSilYıllar süren bir politikaydı bu. Sessizce yürütüldü.Bugünkü ülkemizin durumu bu sessiz ve planlı gelişin sonucudur. Bu adımlar duyulmadı mı acaba. Duyan kimileri yazdı, çizdi. Bazı duyanlar da kulaklarını tıkadı. İşlerine gelmedi. Umarım bu bize ders olur. Her dersten çıkarılacak bir sonuç vardır. Ama bu sonuç inşallah ağır ve yıkıcı olmaz.
YanıtlaSilGÜLDEN SEMA
YanıtlaSilBEN CHP NİN SEÇİMLERİ KAZANDIKTAN SONRA SİLİVRİDEKİ AYDINLARIN ÖZGÜRLÜKLERİNE KAVUŞACAĞINI ZANNEDİYORUM. KILIÇDAROĞLU YAPILAN HAKSIZLIKLARI GÖRÜYOR VE BUNU ADİL BİR ŞEKİLDE ÇÖZECEĞİNİ ZANNEDİYORUM.SUÇSUZ İNSANLARIN ATATÜRKÇÜ OLDUKLARI İÇİN SİLİVRİDE ÇİLE ÇEKMELERİ BÜYÜK HAKSIZLIK.AKP ERGENEKON SAÇMALIĞI İLE HALKIN KAFASINI MEŞGUL EDİP EKONOMİNİN NE KADAR KÖTÜ OLDUĞUNU VE YAPILAN YOLSUZLUKLARLA İNSANLARIN İLGİLENMEMESİ İÇİN ORTAYA ATILMIŞ BİR KOMPLODUR.ASRIN SOYGUNU DENİZ FENERİ DAVASI NE OLDU.? İNSANIMIZ HER ŞEYİ ÇOK ÇABUK UNUTUYOR.HER TÜRLÜ KONUŞMA VE YAZMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜN KISITLANMADIĞI İNSANLARIN ATATÜRK'ÇÜ OLDUKLARI İÇİN YARGILANMADIĞI TEMİZ BİR TOPLUM İSTİYORUZ.ÇENÇLER GELECEĞE GÜVENLE BAKABİLMELİDİR..
Sözün bittiği yere gelmek üzeriz....önümüzde çok zor ,aşılmazı dik bir yamaç var ...karşımızda her hileye baş vuracak yönetenler var ,seçimlerin güvenliği silivride yatan aydınlarımız gibi karanlıkta....ne yapabiliriz CHP ye çok büyük iş düşmekte ve bizlerde tüm gücümüzle çalışmalıyız....ATAMIZA olan sevgimiz,bağımız bizleri devleştirmeli .....birlik olma zamanı daha fazla hoşgörüylü.....silvrideki aydınlarımızın aday gösterilmesi yönetenlere verilecek en güzel dersdir....teşekkürler Adil bey yazınız mükemmel umarım seçimlerde ampüller yüzlerinde patlar....bir daha insan içine çıkamazlar....ATATÜRK TÜRKİYE'Sİ yaşamalı yeter artık yönetenlerin saltanatı.....saygılar...fatma öztürk
YanıtlaSilCHP açık davranmıyor Silivridekileri aday göstereceğini açıklasalardı ne kadar haksızlıklara tahammül edemediklerini,ne kadar özgürlükçü olduklarını daha iyi anlardık.Kemalistler zaten kararsız bir CHP derken bir de Hepar ve İşçi Partisi diye düşünüyor.CHP Kemalistlerin oyunu almak istiyorsa Silivridekileri aday göstermek zorundadır zira tutarsızlıklarını ancak böyle telafi edebilirler.Açıkca insanları kararsızlığa itiyorlar kuşkuyla bakıyoruz.
YanıtlaSilTümüyle şahşi kanaatimdir,bu ülkede kim başbakan olursa olsun ne dokunulmazlıklar kalkar ne de baraj %10'dan aşağı düşürülür.İktidara gelen parti bu edinimleri elinin tersi ile itemez.Bakmayın siyasilere şunları yapacağız bunları yapacağız.Yıllarca siyasetin içinde bulunmuş biri olarak bunu söylüyorum.Bu ülkenin %65/70 sağa oy veren kesimdir,sol bu ülkede çok büyük süprizler veya durumlar olmadığı sürece tek başına iktidara gelmesi zor görünüyor.Şuanki solun disiplini ve birlikteliği hala beni düşündürüyor.Herkes ayrı havadan çalıyor.Solun birlik ve bütünlüğü sağlandığı ve iktidarın yolsuzluğu,yalancılığı,adaletsizliği halka doğru ve kanıtları ile anlatılmadığı sürece ne CHP ne de bir başka sol parti rüyasında bile iktidarı göremez.Zaten iktidarı da isteyen yoktu ya.Adil Bey güzel yazılarınızın devamını bekler saygılar sunarım.
YanıtlaSilNeden belli isimler sürekli öne çıkarılıyor da Ermeni meselsinde haklarımızı savunan, Avrupa ya kafa tutan tek isim Doğu Perinçek ten hiç bahsedilmiyor. Kendisi İsviçre’de mahkum edildiği günün takibinde Doğu Perinçek e davranışından dolayı takdirlerini yazan gazete köşe yazarları neredeler.
YanıtlaSilAynı şeyi sizde yaptınız Adil Bey, Çok üzgünüm
Doğan Perinçek
Doğu Perinçek in amcasının oğlu
akp oylar konusuda kesın bır yolsuzluk metodu bulmuştur seçım sandıkları yerlerde çoplerde bulunmadımı seçım vaatlerı verılmedımı komur çamasır makınası yollanmadı elektırıgın yolunun olmadıgı dogu ıllerıne..adamlar herseyı hesap ettıler yargıyı medyayı satın aldılar..ınanılmaz derece de orgutlendıler mallarına mal kattılar kadrolaştılar yerı geldı pır sultan oldu yerı geldı denız gezmış yerı geldı adnan menderes..bukalemun oldular 12 eylulde yargılanması gereken paşanın maaşına zam yaptılar halkı hep kandırdılar bızler yutmadık yutanlar çok oldu..chpdende umudum yok benım..ben sosyalıstım..vede tum kalbımle ınanıyorumkı bu ulkeyı kurtaracak tek ıdeolojıde budur..saygılar sunarım..kalemınıze sağlık yuregınızede..
YanıtlaSilTeşekkür ederim hocam...
YanıtlaSil