AKP hükümetinin İmralı’yla görüşmesi kamuoyuna yansıyınca
yeni bir tartışma başladı. Öcalan’ın affına ve Türkiye’nin özerk yapıya gidecek
bir süreç başlamış oldu böylece. Doğaldır ki bu durum halkın tepkisine de neden
olmakta. AKP yöneticileri halktan yükselen eleştirileri bastırmakta zorlanıyor.
İşte,
tam da AKP’nin köşeye sıkışmakta olduğu bir anda Kemal Kılıçdaroğlu’nun
açıklaması gündeme bomba gibi düştü. Sayın Kılıçdaroğlu, “Bu
ülkede kan dökülmesini istemiyoruz. Hiçbir yurttaşımızın saçının teline zarar
gelmesini istemiyoruz. Akılla, mantıkla, sağduyuyla, tarihsel birikimimizle bu
sorunu aşabiliriz. Biz geçmişteki bütün hatalara karşın AKP’ye yeni bir kredi
açıyoruz. Çözün sorunu.” diyerek İmralı görüşmelerinde hükümete
desteğini açıklıyor. Bu krediyi kim adına veriyorsunuz Kemal Bey. CHP’nin üyesi
seçmeni olarak ben bu krediyi vermiyorum. On binlerce CHP üyesi de benim gibi
düşünmekte. Sordunuz mu Mustafa Kemal’in askerleri olan üyelerinize,
seçmenlerinize bu krediyi verirken Kemal Bey?
Türkiye’nin bölünmesine giden bir sürece
destek verirken Atatürk’e, İnönü’ye, Ecevit’e, Sivas Kongresine, Temsil Heyeti
üyelerine, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne sordunuz mu? Devrim
şehidi Kubilay’ın görüşünü aldınız mı? İlk Kurşun Anıtında efsaneleşen Hasan
Tahsin bu işe ne der, diye düşündünüz mü?
Şeyh Sait ve Dersim isyanlarında şehit edilen
Mehmetçiklerin kemiklerinin sızlayacağını RTE düşünmedi diyelim, siz niye
düşünmediniz İmralı rezaletine kredi verirken? Ya, yaşamının baharında emperyalizmin
uydusu bir bölücü örgütün hain kurşunlarıyla şehit olan kınalı kuzulara ne
hesap vereceksiniz? Onlara nasıl açıklayacaksınız İmralı gafletini?
“Bu ülkenin çağdaşlaşmasında,
özgürleşmesinde, demokratikleşmesinde de harcı olan bir parti olmak istiyoruz.
Bütün siyasal partiler tek tek kayboldular tarih sahnesinden. Ayakta kalan bir
parti var o da Cumhuriyet Halk Partisi. Varlık nedeni budur. Çağdaşlığı
yakalamak, uygarlığı yakalamak, özgürlüğü yakalamak, demokrasiyi getirmek.
Herkese iş, herkese aş getirmek, örgütlü bir toplum kurmak. Varlık nedenimiz
budur. Bu varlık nedenimiz bize geleceğe umutla bakmamızı öngörüyor.” diyorsunuz
Sayın Kılıçdaroğlu. Bu ülkeyi çağdaşlaştırıp özgürleştirenin, demokratikleştirenin
CHP olduğunu bilmiyor musunuz Kemal Bey?
Bütün siyasal partilerin tarih sahnesinden
silindiğini, ancak CHP’nin ayakta kaldığını belirtmişsiniz konuşmanızda. Çok
doğru bu… Hiç düşündünüz mü CHP’nin neden yaklaşık yüzyıldır ayakta kaldığını? Kurulduğundan
beri ülke birliğini savunup emperyalist oyunlara alet olmadığı için ayakta CHP.
Bu güne kadar Atatürk’ü kılavuz edindiğinden yıkılmadı Cumhuriyet’in Partisi.
Sağ partiler dış yönlendirmelerle demokrasiyi, ekonomiyi, bilim yaşamını,
kültürü, eğitimi, sosyal yaşamı baltalarken etnik ve dinsel kimliklerle ulusu
bölerken CHP, halkımızı bir arada tutan Cumhuriyet değerlerini savunduğu için
ayakta. CHP’nin Atatürk gibi bir kurucusu olduğu için yıkılmıyor, çünkü temeli
sağlam. CHP kurucuları, emperyalizme karşı bir kurtuluş savaşında kahramanlaşmış;
Anzavur, Koçgiri, Kuvay-ı İnzibatiye, Delibaş Mehmet, Derviş Mehmet, Şeyh Sait,
Dersim… gibi ulusun birliğini ve cumhuriyet değerlerini ortadan kaldırmaya yönelik
ayaklanmalara karşı kararlılıklarıyla CHP’yi CHP yapmışlardır. CHP gibi Kahramanlık
destanları, çağdaşlaşma savaşımlarıyla kurulan parti çok azdır dünya tarihinde
Kemal Bey. Bunun içindir ki oturduğunuz koltuğun tarihsel sorumluluğunu iyi
bilmelisiniz.
Birkaç gün önce katıldığınız bir tv
izlencesinde “Atatürk ülkede yaşayan herkesin ortak paydasıdır. Atatürk'e
karşı çıkmak vatan hainliğidir.” demiştiniz Kılıçdaroğlu. Bu sözler yüzde yüz
doğru. Atatürk’ü birazcık anlayan biri, İmralı gibi bölücü bir sürece kredi
açmaz. Ya Atatürkçü olun ya da AKP ve bölücülerin etkisinde bir siyasetçi.
Herkese şirin görünerek oy toplayacağınızı sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Atatürkçü
bir siyasetçi şark kurnazlığıyla değil; kararlı, bilinçli, doğrultu
tutarlılığıyla halkın karşısına çıkar.
AKP, Habur’da sıkıştı, oy yitirmeye başladı; “genel
af” deyip devreye girdiniz. AKP kurtuldu. Anayasa değişiklikleri halkoylamasından
geçti. Böylece Türkiye teokratik bir diktatörlüğün boyunduruğuna girdi.
Türban konusunda AKP çözümsüzlüğe saplandı,
ortaya Kılıçdaroğlu çıktı ve bu sorunu da çözdü(?). Üniversitelerimiz tarikat
ve cemaatlerin arka bahçesine dönüştü. Şimdi sıra ilk ve ortaöğretim
kurumlarında Kemal Bey. Bu konuda da bir çözüm bulursunuz sanırım!
Oslo rezaletini halka anlatmakta güçlük çeken
iktidarın imdadına yine Kemal Bey yetişti. Yaptığı açıklamayla AKP’yi
rahatlattı. RTE de “Durmak yok, yola devam!” dedi.
Şimdi İmralı rezaleti, ulusumuzun kürek kemikleri
arasına kama gibi saplandı. Kemal Bey, bu açıklamasıyla RTE’ye kredi verip el
uzatmakta. Bu kadar da olmaz Kemal Bey! Siz AKP’nin can simidi, bölücü örgütün
hamisi misiniz; yoksa CHP Genel Başkanı mısınız? Karar verin!
CHP’deki bu eksen kaymasına karşı parti
üyelerinin önemli bir kısmının sessizliği yürek burkmakta. Dünyanın hiçbir
koltuğu Türkiye’nin bağımsızlığından, ulusun birliğinden, yurttaşın
özgürlüğünden daha değerli değil. Bu nedenle “Önümüzdeki seçimler yapılsın,
duruma göre davranırım.” düşüncesi ve beklentisi Atatürk’ün partisinin
üyelerine yakışmaz. Unutulmamalı ki bir ülkeyi küçük hesaplar uçuruma sürükler.
Ben de benim gibi düşünen tüm Atatürkçüler de
ülkemizde kan akmasından yana değiliz. Ancak sorunu çözüyoruz, diye bölücü
örgütün daha da palazlanmasına yol açacak girişimlere de karşıyız. Terörün
nasıl çözüleceği konusunu daha önceki yazımla madde madde anlatmıştım. (Bkz.
Terör Nasıl Önlenir? http://adiladalet.blogspot.com/2012/09/teror-nasil-onlenir.html)
Türkiye ve dünya gerçekleri doğrultusunda davranacak
bir CHP’ye hem ulusumuzun hem de Ortadoğu’nun o kadar çok gereksinimi var ki…
Adil
Hacıömeroğlu
6 Ocak 2013
Not: Yazılarımın tümünü, http://adiladalet.blogspot.com dan
okuyabilirsiniz.
CHP ile ilgili geçen bir yazınıza yaptığım yorum aynen geçerliliğini koruyor. Siz CHP de birleşmemiz gereğini vurguladıkça ben bu CHP den bir halt olmaz hocam demiştim size. Geçen kısa sürede Kılıçdaroğlu beni haklı çıkarma adına ne gerekiyorsa yaptı, yapmaya da devam ediyor. Tekrar etmek gerekirse yarın bir genel seçim olsa CHP barajı kıl payı aşar. O da her partinin kemikleşmiş oyları vardır. Partisi doğru da yapsa yanlış da yapsa o partiden nemalanan, küçük menfaatleri kendine kar bilen, hatta şu soğuk günlerde bir parti bürosunda ısınıp bir çay içmeyi, iki gurabiye yemeyi kendine kar bilen insanlarımız var malesef. İşte bu oylarla ancak barajı ya aşar ya aşamaz durumda maalesef CHP. Ülkenin dertlerine derman olmak şöyle dursun. Ben sabırla bir yeni oluşum beklemekteyim. Benim oyuma layık olabilecek bir yeni oluşum. Tanrı bu ülkeyi korusun AKP sinden de, CHP sinden de, MHP sinden de, BDP sinden de. Sağlık ve sevgiyle kalın.
YanıtlaSilAdnan Yiğiter
Atatürk gibi bilimde , sanatta , kültürde , sosyal düzende , siyasette uygulamaları , çabaları ve katkılarıyla çok yönlü bir dahi önder olarak öne çıkmış saygın kişinin kurduğu CHP ; varlığını ve diriliğini yine ATATÜRK ' ÜN aydınlık yolunu izleyerek geliştirmiştir. KEMAL KILIÇDAROĞLU ; bu çizgiye ters düşen sapmalarıyla partiye zarar vermekte , seçmenden de uzaklaşmaktadır. Özellikle on binlerce yurttaşımızın , askerimizin katili PKK ' ye kucak açan TAYYİP ERDOĞAN ' a '' kredi vermesi '' anlaşılır gibi değil . Bu çelişkileri ayrıntılarıyla anlatan güzel yazı için Sayın Adil Haciömeroğlu ' na teşekkürler !
YanıtlaSilSn. Hacıömeroğlu; öncelikle yukarıdaki eleştirilerinizi desteklemeyecek bir yurtsever tasavvur edemiyorum, sizi kutlarım. Ancak bu günün koşullarında ve CHP'nin bu yapısıyla Cumhuriyete, birliğe, bağımsızlığa sahip olma iradesi beliremeyecektir kanısındayım. Sn.Yiğiter ve adı kayıtsız diğer sn. yorumcu bana fazla bir söz bırakmadı esasen. Hep vurguladığım gibi toplumsal uyanışı (dip dalgası diyorlar) CHP'deki sapmaya payanda edemeyiz, etmemeliyiz; sorumluluklarımız çok büyüktür. Yeni oluşum beklentisi içindeki sn. Yiğiter'e önerim, milli anayasa forumlarını ve Silivri'deki duruşmaları elden geldiğince takip etmesidir. Sağlık ve saygıyla...
YanıtlaSilAtatürk'ün partisi diye peşinden 55 yıl gittiğim bu partiye benim verdiğim kredi sonlanmıştır.Seçimde elbet görüşeceğiz.Emperyalistlerle bir olmanın hesabı elbet sorulacak.Bu partinin kurucusu Anadolu'da direniş hareketini başlatan yiğittir.Onu inkar edeni ben tanımam.Halk olmadan parti mi olurmuş?Bekleyip göreceğiz.
YanıtlaSilGERÇEKLER NE YAZIK Kİ ACIDIR.DOST GERÇEYİ YANİ ACIYI DOBRA SÖYLER.ÖYLE BİR SÖYLEYİŞ BU?ANADOLU RUMELİ MÜDAFAAYİ HUKUK CEMİYETLERİ 8-10 MİLYONLUK TOPLUMSAL MİLLET ADINA KURTULUŞ ÇAĞRILARI YAPARKEN TOPLANABİLEN YİĞİT SAYILARI 38-40 BİN SAVAŞCI KİŞİLERDİ.7-8 BİN ŞEHİT VERİLEREK KURULAN GENÇ CUMHURİYETTE ATATÜRKÜN DEDİĞİ GİBİ BİZİM PARTİLERE DEĞİL MİLİ BİRLİĞE GEREKSİNİMİMİZ VAR SAVIYDI.BAKIYORUM İŞCİ PARTİSİ KEMALİZMİN ASKERLERİ,BAĞIMSIZ TÜRKİYE PARTİSİ VE LİDERİ HAYDAR BAŞ AYNEN BAĞIMSIZ TÜRKİYE İDEALİNDE ULUSALCI CHP LİLER DE AYNI PARALELDE AMMA BİR MİSAKI MİLLİ ORTADA YOK.TEKTEK FİKİRLER VAR AMMA PLATFORM YOK LİDER YOK?SORUN BURADA DEĞİL Mİ?YÖRÜK
YanıtlaSilDENİZ BAYKAL A İFTİRA BEDAVAYA EDİLMEDİ,,BU GÜNLERİN HAZIRLIGIYDI,,BU GÜNLERİ HAZIRLIYANLARIN OYUNCAGI DA KEMAL EFENDİ
YanıtlaSilKURUCUSU ULU ÖNDER ATATÜRK'ÜN,"YURTTA BARIŞ,DÜNYADA BARIŞ" ÜLKÜSÜ VE BUYRUĞUNA BAĞLI OLMAK,ONUNLA TUTARLI OLMAK SUÇ MU,ERDEM Mİ ?SÖZKONUSU "BARIŞ" OLUNCA,BİR SİYASETÇİ ÖNYARGILI,KOMPLEKSLİ VARSAYIMLI NEDENLERE DAYNAN TUTUMU OLAMAZ...YAŞASIN BARIŞ,YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ !...
YanıtlaSilÇok beğendim yazınızı tümüyle haklısınız ve size katılıyorum.Cesaretinize,yüreğinize ,kaleminize sağlık Adil Adalet Hacıömeroğlu bey...
YanıtlaSil