17
Aralık 2013’te AKP’li bakanların çocuklarının evlerinde para kasalarında yüksek
miktarda nakit yakalandı. Banka genel müdürünün evindeki ayakkabı kutularındaki
paralarsa çok şaşırtıcı oldu herkes için. Hem bankacı olacaksın hem de parayı
bankaya yatırmayacaksın... Bu, anlaşılır bir şey değil.
RTE’nin,
oğlu Bilal’le yayımlanan ses kayıtlarında da evlerinde yüksek miktarda nakit
olduğu görülmekte. Onlarca milyon nakitten “küçük bir meblağ” diye söz etmeleri,
ellerindeki paranın çokluğunu göstermesi açısından ilginçtir.
Peki,
kamuoyuna yansıdığı kadarıyla AKP’liler neden ellerindeki parayı bankaya
yatırmıyorlar da evlerinde döviz olarak saklıyorlar? Türk bankalarına
yatırdıklarında dikkat çekici olacaktır. Yurtdışına kaçma olasılığı olduğunda
ise, yüksek miktardaki bir meblağı anında çekmek olanaksızdır bankadan. Bu
kadar çok paranın bankadan ivedi olarak çekilip taşınması bile önemli bir
sorun.
O
zaman şu soru akla gelecektir: Neden, İsviçre bankalarındaki gizli hesapları
kullanmıyor AKP’liler? Yanıtı çok basit... Yarın, AKP karşıtı bir hükümet
işbaşına geldiğinde oradaki hesapları tehlikeye girer. Hükümet, o hesaplardaki
paraların yolsuzluktan edinildiğini kanıtlayıp diplomatik girişimler yapar.
İsviçre, devletlerarası bir bunalıma yol açmamak için hesaplara el koyup
paraları Türkiye’ye geri verebilir.
AKP’lilerin
nakit bulundurmasının üç nedeni var. Birincisi, yurtdışına kaçmaları söz konusu
olduğunda paraları özel uçaklarla yurtdışına kolayca götürmek içindir. Bu
nedenle de paranın döviz olarak tutulmasında yarar görmekteler. Çünkü Türk Lirası
bulundursalar hem hacim olarak çok, hem de yurt dışında bu kadar büyük bir
meblağı dövize çevirmek olanaksız.
İkincisi
ise, evlerinde bulundurdukları para, kayıt dışıdır. Harcaması da gizlidir.
Ortadoğu’da birçok radikal örgüt, AKP’ce desteklenmekte. Örtülü ödenek
harcamalarının çoğalması ilgi çekicidir. İslamcı radikal terör örgütlerine
açıkça yardım yapamazlar. Nasıl yapacaklar? Kayıt dışı paralarla...
Üçüncüsü,
seçimleri kazanmak için yurttaşa dağıtılan sadakalardır. Gerçi, bu alanda evlerdeki
paralara başvurmak son çaredir. Ancak, devlet olanaklarının yetmediği yerlerde
evlerdeki nakitler yetişmekte imdada. Başbakanın ve birçok bakanın bayramda
seyranda kendilerini karşılayanlara deste deste para dağıtmaları gözlerden
kaçmadı. Herkes sormakta “Bu değirmenin suyu nereden geliyor?” diye. Bu durum,
Türk siyasetinde bugüne kadar görülmeyen bir şey. Açıkça yurttaşa para dağıtmak,
diktatörlüklerle yönetilen ülkelere özgü bir durum.
AKP’lilerin
evlerinde nakdin çoğalması, onların ayaklarının kaymakta olduğuna olan
inançları nedeniyledir. Gidicidirler, bunu kendileri de bilmekteler. Bildikleri
için de paraları el altında bulundurmayı yeğlemekteler.
Ancak
bilmedikleri bir şey var. Türkiye’den kaçış çok kolay değil. Hele yetimin
hakkını alıp götürmek zor iş. Bu millet, parasını yedirmez namerde...
Adil
Hacıömeroğlu
28
Şubat 2014
Sayın Adil Haciömeroğlu ; AKP 'lilerin DÖVİZ cinsinden milyonlar tutarındaki paraları banka yerine evlerinde saklamalarını mantıklı bir çözümleme ile bizlere sunuyor bu yazısında : TL olarak tutsalar , yabancı ülkelere kaçtıklarında bunu dövize çevirmek kolay değil. Bankaya yatırsalar , kaçacakları zamanda bankadan bir anda o denli yüklü parayı çekebilme olanağı yok. İsviçre Banklarına koysalar , kaçtıklarında Türkiye'de soygun yaptıklarının belirlenmesi ve paraya İsviçre'de el konulması riski var. Bu konuda ayrıntılı yazısını yine akıcı , duru dille sunmuş bizlere Sayın Haciömeroğlu. Teşekkürler!..
YanıtlaSil