9
Şubat 2014 günü... CHP parti meclisi toplantısı var. Belediye başkan adayları
belirlenecek. Bazı ilçeler, üst yöneticilerce adeta parsellenmiş durumda. Yani
halk diliyle söylersek her adayın bir dayısı var. Dayısı olmayan, Allah’a
emanet...
TR
705 kodlu CİA’nın haber elemanı, CHP’li olmayan genel başkan yardımcısı, İzmir Konak’ta
bir adayın arkasında durmakta. Ayni ilin milletvekili Aytun Çıray, bu adaya
karşı. TR 705, Çıray’ı tehdit ediyor, PM’de karşı çıkmasın diye. “Alırım seni
ayaklarımın altına.” diyerek bağırıyor CİA elemanı.
Yani
anlayacağınız aday belirlemede tehdit ve sindirme de bir yöntem. Hem de
demokrasinin tüm kurallarıyla işlemesi gereken CHP’nin Parti Meclisi’nde... Hani
özgür irade?
CİA’nın
kod numarası verdiği kişinin olduğu yerde demokrasi olur mu? PKK avukatından
düşünce özgürlüğüne saygı beklenir mi?
Peki,
TR 705 tehditler savururken PM’nin diğer üyeleri ne yapıyorlar? Genel Başkan ne
işle uğraşıyor? PM’de Genel Başkan dâhil, altmış bir kişi var. CİA haber
elemanını çıkarırsak altmış kişi. Sayın Çıray mağdur onu da çıkaralım. Elli dokuz
kişi...
Bu
elli dokuz kişi ne yapar? Tehditle terör estirilirken PM’de, onlar bir insan olarak
nasıl duyarsız kalabilirler?
Tehditlere
susanlar, Türkiye’yi yönetebilirler mi yarın? Hele Kurtuluş Savaşı’nı vermiş
bir partinin yöneticileri tehdide boyun eğer mi?
Parti
Meclisi üyeleri, siz, bu tehditlere kulak tıkayarak zalimin yanında yer aldınız.
Mazlumu koruyamadınız. Haklının yanında cesaretle yer alamadınız. Yazıklar
olsun sizlere!
Şimdi
çıkıp ortaya diyeceksiniz ki “Bu halk bize niye oy vermiyor?” tehditlere boyun
eğen zavallılara kim güvenir?
Adil
Hacıömeroğlu
11
Şubat 2014
Devleti ve demokrasiyi kuran parti olarak CHP , günümüzde aday belirlemede DEMOKRATİK yolu terkediyor ; bir de tehdide boyun eğiyor !.. Erdemli tutumdan uzak bu durumu ortaya koyan eleştirel uyarı yazısı bu..Tşkkr ÖZGEN KARA
YanıtlaSil