Yüz
yıldır Türkiye, bir yalan ve iftirayla uğraşmakta. 1915’te Ermenilerin tehciriyle
soykırım yapıldığı suçlamasıydı bu.
Her
24 Nisan geldiğinde Türkiye dokuz doğururdu. Neden mi? ABD başkanı ne diyecek?
Soykırım olduğunu söyleyecek mi? Avrupa ülkeleri hangi kararı alacaklar? AB,
soykırım konusunda ülkemizi sıkıştıracak mı? Bu sorular, böylece uzayıp
giderdi. Bu yüzden 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını bile doğru
dürüst kutlayamazdık.
ABD
ve İngiliz emperyalistleri, Türkiye’Yİ sıkıştırıp kuşatmak, güçsüzleştirmek ve
Ortadoğu’da istikrarsızlık yaratmak için bir soykırım yalanı uydurdular. Birçok
ülke de bu yalana inandı. Ya da çıkarları gereği bu iftira kervanına katıldı. Mazlum
bir ulusu, yalan ve iftirayla tutsaklaştırmak içindi bu gayret...
Soykırım
yalancıları, 1914’ten başlayarak 1922’ye kadar süren zaman diliminde olan tüm
olayları soykırım süreci olarak belirlediler. Yani Kurtuluş Savaşımızı da
soykırım olarak nitelediler utanmadan. Sömürgeciliğe karşı kazanılan ilk
kurtuluş mücadelesini bu yolla karalamaya çalıştılar. Emperyalistler ve
kuklaları, 1922’deki yenilgilerinin öcünü almak için yalana başvurmaktalar.
Çünkü Atatürk’ün Cumhuriyet’i, tüm mazlumlara örnek oluşturmakta.
Üzülerek
söylemeliyiz ki bugüne dek birçok siyasetçi, devlet yöneticisi emperyalistlerin
soykırım yalanına çaresizce boyun eğdi. Türkiye’yi savunamadılar. Türkiye’nin
hukukunu korumak yerine, yalanları gerçekmiş gibi kabul etmeye başladılar. Kimi
zaman da utangaç, çekingen bir tavırla susmayı yeğlediler. Birçok sözde aydın,
emperyalizmin yalancılar korosunda yerlerini aldılar.
Emperyalist
ülkeler soykırım yalanını yaymakla kalmadılar, yalana karşı gerçeği savunanları
cezalandırmayı eklediler yasalarına. Bu, düşünce özgürlüğünün ortadan
kaldırılması demekti. Daha açık bir dille söylersek herkesi yalanı savunmaya
mecbur bırakmaktı amaçları. İşte, Doğu Perinçek buna isyan etti. Düşünce
özgürlüğünün yanında oldu.
AİHM’in
verdiği karar bir utkudur Türkiye için. Bugün tarihi bir gündür. Sayın Perinçek
bu utkuyu Mehmetçik’e armağan etti. Mehmetçik siperde yüz yıldır... Kime karşı?
Emperyalizme karşı... Perinçek, AİHM savaşını kime karşı verdi? Emperyalizme
karşı... İşte, Mehmetçik ile Doğu Bey’i aynı noktada, aynı safta buluşturan
budur. Emperyalizmle savaş...
AİHM,
bugün verdiği kararla yalnız Türk yurttaşlarına değil, Avrupalılara da düşündüğünü
söyleme özgürlüğünü tanıdı. Sayın Perinçek, AİHM’de tüm insanlığın yalana karşı
gerçeği söyleme hakkını savundu.
AİHM
kararıyla hem Ermenistan yurttaşları hem Türkiye’deki Ermeniler hem de diaspora
Ermenileri büyük bir baskıdan kurtuldular. Emperyalist dayatmalarla Türkiye’ye
düşmanlık etme çıkmazından kurtuldular.
Ülkemizde
gereksiz işlerle, kayıkçı kavgalarıyla halkı uyutan politikacıların Doğu
Perinçek’ten öğreneceği çok şey var. Yeter ki öğrenmek istesinler. Yapacakları
tek şey vatanı, milleti kayıtsız koşulsuz sevmeleridir. Bir de Atatürk’ü
kılavuz edinmeliler...
Adil
Hacıömeroğlu
15
Ekim 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder