16
Eylül günü Türkiye, Suriye’ye ait bir helikopteri düşürdü. Tam da Cenevre’de
barış görüşmelerinin başlayacağı bir anda bu olayın olması ilgi çekicidir.
Rusya’nın
akılcı ve sorumlu diplomatik girişimleriyle Suriye’de barışa yaklaşılması,
AKP’yi rahatsız etti. Neredeyse dünyadaki tüm ülkeler bu barış girişiminin
yanında oldu. Başta ABD olmak üzere Batılı ülkeler, Suriye’ye müdahale
düşüncesinden vazgeçtiler. Böylece AKP iktidarı yalnız kaldı. Müttefikleri
barışı seçince o da El Kaideci, Nusracı teröristlerle savaş ittifakını
güçlendirmeyi seçti.
Aylardır
savaş çığırtkanlığı yapan RTE ve Davutoğlu, Putin’in barış girişimi karşısında
eşekten düşmüş karpuza döndüler. Ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Yalanla
dolanla kurguladıkları saldırganlık planları işe yaramadı. Hem Ortadoğu’da hem
de Batı’daki müttefiklerini yitirdiler. Yalnızlık, terk edilmişlik
psikolojisiyle saldırganlıklarının artması olağandır. Yeni komplolar
kurmalarının vaktidir.
Yeni
bağlantı kuralları açıklanalı neredeyse iki yıl oldu. Bu süre zarfında hiç mi
sınır ihlali olmadı? Tabi ki olmuştur. O zaman neden şimdi? Çünkü AKP, aylardır
kendini savaşın çıkacağına inandırmıştı. Birden savaş tamtamları susup barış rüzgârları
esince her şey ters döndü. RTE-Davutoğlu ikilisi, işi oldubittiye getirip savaş
çıkartmak istiyorlar. Suriye helikopterinin düşürülmesi bunun ilk adımı. Ancak
bu komployu fark edecek siyasetçiler çoğunlukta dünyada. Barışın bombalanmasına
izin verilmeyecektir.
Helikopter
pilotları saldırıdan sağ kurtuluyorlar. Bu da helikopterin düşürülme biçimi
hakkında soru işaretleri yaratmakta. Konunun her yönüyle aydınlatılması gerek.
Olayın aydınlatılması savaş komplosunu önler.
Helikopter
pilotunun başının, Nusracı teröristlerce kesilmesi sanal medyada yayımlandı.
Teröristlerden biri, kesik başı kameralara gururla(!) göstermekte. İnsanım
diyen kimsenin yüreğinin dayanmayacağı görüntüler bunlar. Bu, bir savaş ve
insanlık suçu. Dinci teröristleri kayıtsız koşulsuz destekleyen AKP de bu suça
ortak. Vicdanı olan biri, bu insan avcılarını desteklemek bir yana, onların
yanından bile geçmez. Yazık, çok yazık! İdeolojik saplantılar, bilgisizlik,
eşbaşkanlık görevini kusursuz yapma isteği; kişiyi dünyanın en cani
örgütleriyle kol kola yürümeye mecbur bırakmakta.
AKP’li
bakanların muzaffer komutanlar gibi konuyla ilgili açıklama yapmak için sıraya
girmeleri de gülünç. Niçin sıradasınız? Savaş tamtamları çaldığınız için mi,
yoksa başı kesilen pilota sevindiğiniz için mi?
AKP
hükümeti, yalnız Suriye helikopterini bombalamadı; insanlığı, vicdanları,
barışı, erdemli olmayı da bombaladı.
Adil
Hacıömeroğlu
16
Eylül 2013
BOP kurgusuna dayanan ABD ' nin bile Suriye'ye müdahaleden geri adım atması , yine BOP hizmetindeki RTE 'nin saldırgan görünümlü savaş kışkırtıcılığını bitirmedi. Çünkü olaya MEZHEP gözlüğü ile bakmakta , din istismarlı yaklaşım göstermektedir RTE. Üstelik , insanlığın en vahşi katliamını yapan , savaş suçlusu durumundaki dinci terör örgütlerinin yanında yer alarak. Suriye Helikopterinin düşürme eylemi de bu bağlamdadır. Ülkemizin tarihine , onuruna , çağdaş yüzüne , Atatürk cumhuriyetine tümüyle ters düşen bu tutum , bu anlamlı yazıda gözler önüne serilmiş. Teşekkürler Adil Haciömeroğlu!
YanıtlaSil