AKP
Hükümeti, tecavüzcülerin cezalarını artırmak ve çocuk gelinler konusunda yeni
yaptırımlar getirmek için TBMM’ye bir yasa tasarısı sundu. Buraya kadar her şey
güzel… Ancak AKP’lilerin şimdiye kadar yaptıkları bir şey var. Gece yarısı
görüşülen yasa tasarılarının arasına önergeler sıkıştırmak... Yasa tasarısına
güzel, dedik. Ama beş AKP’li vekilin verdiği önergede tecavüz sanıklarına af
var. Anlaşılacağı üzere iyinin arasına kötüyü katıp halka yutturmak istedi AKP’li
beş vekil.
AKP’li
vekillerin uyanıklığı kolayca fark edildi TBMM’de. CHP ve MHP’li vekiller, bu
durumu kolayca anladılar. Konu kamuoyuna yansıdı. Kadınlar ayaklandı. Kadın
kuruluşları büyük protestolar yaptılar. Kamuoyu, bu konuda tek yürek oldu.
Tecavüzcülerin ve çocuk gelinlerle evlenenlerin affedilmesinin özendirici
olacağı söylendi. AKP içinden bile sert açıklamalar gelmeye başladı. Kimse, AKP’li
beş vekilin önergesini savunamadı.
Kadın
örgütlerinin direnişi, kamuoyunun sert tepkisi AKP’yi geriletti. Özellikle
başkanlık yolundaki RTE’ye önemli derecede zarar verdi. AKP, tecavüzcüleri
koruyan bir parti konumuna gelmekteydi neredeyse. Tam da bu aşamada RTE, duruma
müdahale etti ve AKP geri adım attı. Tecavüzcülere af getirecek önerge geri
çekildi.
23
Kasım 2016 tarihli Sözcü Gazetesi “Milleti Değil, Sarayı Dinlediler” manşetini
attı. Bu manşet, milletin gücünü anlamayanların atacağı bir başlık. Ayrıca
milletin mücadelesini yok sayarak RTE’ye güç bahşetme anlayışının gazetede
yansımasıdır. Erdoğan’ı her şeye karar veren kişi olarak görüp milleti hiçe saymak,
AKP’ye güç kazandırmakta.
Halkın
savaşımını, kadınların ayaklanmasını nereye koyacaksınız ey Sözcü Gazetesi? Bu
başarı halkın, kadınların başarısıdır. Halkı, kadınların başarısını “Saray”ın
hanesine yazmak Sözcü’ye ne kazandırmakta? RTE ve AKP’nin geri adım atmaktan
başka çaresi var mıydı? Ya tecavüzcü damgası yiyeceklerdi ya da bu kara lekeyi
sileceklerdi. Tecavüzcü damgası yiyen bir parti iktidarda kalabilir miydi?
Böyle bir durumda halkın karşısına nasıl çıkacaklardı?
Sözcü,
muhalif görünen bir gazete. Gazetede birçok Atatürkçü yazar var. Ancak gazete
manşetleri çoğu zaman AKP ve RTE’ye güç vermekte. Özellikle Suriye politikasıyla
ilgili manşetleri tam da AKP hükümetinin istediği doğrultuda. RTE’yi, Saray’ından
çıkaracak olan halktır. Türkiye’nin AKP egemenliğinden kurtuluşunu sağlayacak
olan da halk olacaktır. Halk olmadan siyaset olmaz.
Sözcü’nün
yukarıdaki manşete benzer başlıklar atması, halkı umutsuzluğa sevk etmekte. Halkın
mücadele azmini kırmakta. Aksine halkın AKP iktidarına karşı kazanımlarını öne
çıkarmak muhalif Atatürkçü basının görevi olmalı.
RTE’yi
her şeye muktedirmiş gibi göstermek, ancak AKP medyasının yapacağı bir iş. Bu
nedenle Sözcü, kimin yanında? Umutsuzluk yaratan, gerçeği örten manşetleriyle
AKP ve RTE’ye hizmet ettiğinin farkında mı?
Adil
Hacıömeroğlu
24
Kasım 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder