Beydeba…
Kelile
ve Dimne’yi yazarı Hintli, ünlü filozof ve fabl yazarı. M.Ö. I. Yüzyılda
yaşadığı düşünülmekte.
Kelile
ve Dimne’den aldığımız Tasmalı Güvercin’i birlikte okuyalım:
“Deha kenti yakınında avı bol bir yer vardı.
Avcılar, buraya sık sık uğrarlardı. Buradaki iri ve dalları birbirine girmiş
gür ağaçlar arasında özgür kuşlar yaşardı. Bir gün çirkin yüzlü, kötü bir avcı,
elinde sopası, sırtında ağı ile ormana girdi. Ağını attı, üzerine yem
tanelerini serpip yakın bir yere saklandı.
Çok
geçmeden önde Tasmalı Güvercin olduğu halde bir sürü güvercin, alana üşüştü;
tuzağı görmeden taneleri yemeye başlayınca ağın içine düştüler. Avcı, sevinç
içinde gizlendiği yerden çıktı. Onu gören güvercinler kurtulabilmek için
çırpındılar, fakat onların bu çabaları boşa gitti. Tasmalı Güvercin, tuzaktaki
diğer güvercinlere dönerek:
—Felakete karşı gelebilmek
için aramızdaki elbirliğini kaybetmeyelim. Hiçbirimiz kendi canını, arkadaşının
canından üstün tutmasın. Hepimiz birlikte harekete geçerek tek kuş gibi uçalım.
Bu sayede hep birlikte kurtulalım, dedi.
Güvercinlerin
hepsi, kendilerini toplayıp kanat birliği yaptılar. Hep birlikte ağı taşıyarak
gökyüzüne yükseldiler. Avcı, yorulacaklarını umarak yükselen kuşların yere
konacaklarını sandı.
Tasmalı
Güvercin, durumu gözden geçirerek arkadaşlarına ikinci önlemini açıkladı:
—Avcı peşimizdedir. Böyle
açıktan uçarsak bizi görür, nereye konacağımızı anlar. Kapalı yerlerde uçarsak bizi
izleyemez, peşimizi bırakmak zorunda kalır. Biz de benim yakın dostum farenin
ülkesine kadar gideriz. O, bu ağları keser; tuzaktan kurtuluruz, dedi.
Güvercinler,
liderlerinin sözünü dinledi. Avcı da güvercinleri ele geçiremeyeceğini anlayıp
geri döndü.
Güvercinler,
bir süre sonra farenin yaşadığı yere vardılar ve burada yere indiler.
Tasmalı
Güvercin, arkadaşı fareyi çağırdı. Fare, sesinden dostunu tanıdı. Koşarak
geldi. Tasmalı Güvercin’i ağlar içinde görünce şaşırarak sordu:
—Nasıl
oldu da bu duruma düştün?
Tasmalı
Güvercin:
—Bilmiyor musun, iyi ve
kötü ne varsa başa gelebilir. Güneş ve Ay bile tutulur.
Bunun
üzerine fare, Tasmalı Güvercin’i bağlayan düğümleri kemirmeye başladı. Tasmalı
Güvercin, buna razı olmadı:
—Önce öteki güvercinleri
kurtar; sonra bana gel, dedi.
Fare
bu söze aldırmadı. Tasmalı Güvercin’in dayatması üzerine:
—Sen, kendine acımıyor
musun? Nefsinin hakkını gözetmiyor musun, diye sordu.
Tasmalı
Güvercin:
—Beni kurtarmakla işe
başlarsan yorulur, gevşersin. Belki de onları kurtarmakta yavaşlarsın. Fakat
ötekilerle başlarsan yorulsan bile dostun olan birini ağ içinde bırakmaya razı
olmazsın, dedi.
Fare:
—İşte, bu düşünce benim
sana olan sevgimi artıracaktır, dedi.
Büyük
bir istekle bütün ağı kemirmeye başladı ve çok geçmeden işini bitirdi.
Güvercinler sevinçle havalanarak sağ salim yurtlarına döndüler.”
Toplum
ve insanlık olarak büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Böyle durumlarda
bencilliğe yer yok! Toplum ve tüm insanlık, birlikte kanat çırpmalı yüreğimiz
birlikte çarpmalı. Kimse kendi canını ötekinden üstün tutmamalı. Tek başına
canının derdine düşen toplumun tümünün yaşamını tehlikeye düşürür.
Korona
virüs salgınından en az zararla çıkmanı yolu, elbirliğiyle davranmaktır, tıpkı
avcının ağına yakalanan güvercinler gibi…
Adil
Hacıömeroğlu
19
Mart 2020
Tebrikler adil hocam. Birlikten güç doğar. Bunu çok güzel dile getirdiniz. Elinize sağlık.
YanıtlaSilGüzel bir yazı. Günümüzde bunu anlayacak kişi sayısı yok denecek kadar az. Hele hele işbirliği içinde olduğun müslümanlarda hiç yok.
YanıtlaSilhocam çok güzel özetlemişsin. kalemine sağlık
YanıtlaSilKeşke,herkes sizin gibi olsa hocam.
YanıtlaSilO zaman corona tavan yapmazdı.
Geçenlerde aynı ofiste çalıştığım bir arkadaş,genel müdür yardımcısının "Tedbirli olalım."ikazlarına rağmen,"Ben artık saldım,kaderde ölmek varsa ölürüz,boşuna kasmak çok saçma geliyor."dedi.
Ben de "Ölmeye bu kadar çok gönüllüysen,önden buyur,hemen intihar et. Biz seni tutmayalım.Fakat başka insanlara bulaştırmanın vicdanla ilgisini bana açıkla." şeklinde tepki verdim.Maske takmamak özellikle kişinin kendi hayatından çok,başkalarının hayatına duyduğu sorumluluk ve saygıdır.
Aksi bir düşünceyle,hiçbir şey yokmuş gibi rahat davranmak benim nazarımda cinayetten farksızdır.
Bu vesile ile herkese bol duyarlı,sağlıklı günler dilerim.