BAYRAM


Bugün bayram… Günün ezanla başladığı bir gün… Güneşin ilk ışıklarının alacakaranlığında uyanıldığı kutlu bir sabah… Sabahın serinliğinin, bahar kokusunun insanın peşi sıra koştuğu bir günün mutlu sabahı… Bir dinlence zamanı olmasına karşın erkenden en güzel ve en temiz giysilerin giyilerek el pençe divan gözlerin yollara düştüğü, solukların tutulduğu, yüreklerin bir başka çarptığı bir sabah alacası…

Bayram sabahında ilk dakikalardan başlayarak insan bir anı yolculuğuna çıkar. Çocukluğunun anımsayabildiği ilk bayram günlerinden başlayan yolculuk bugüne gelir. Kimin de mutluluk gökyüzüne uçan güvercinler gibidir. Kimi ise buruk acıların yüreği yakan üzüntüleriyle dolu. Bayram namazına gidiş dönüşte sessizliğin, dinginliğin egemenliği söz konusu. Bu sessizlik, anılara yolculuğun insanı bugünden koparmasındandır. O anılar, alır götürür bizi uzaklara. Orada yaşayarak geliriz bugüne. Gün boyu anılarla birlikteyiz. Anılar, kimi zaman peşimizden koşup gelir. Kimi zaman önümüzden koşan yaramaz bir çocuk olur, biz onu yakalamaya çalışırız. Kimi zamansa sarıp sarmalar bizi. Önce tinimizi tutsak eder kendine. Sonrasında yüreğimize akar ılık damlalarıyla. Giderek eğnimizde duyumsarız onu her şeyiyle.

Bayramın ikinci, üçüncü günlerinde anılar giderek zayıflar. Günümüz gerçeğine döneriz yavaş yavaş. Düş kırıklıkları egemen olur kişiye. Buna karşın umudunu yitirmez gelecek bayramlarla ilgili. Bayram gününde varsa bir düş kırıklığı, bir eksiklik bunu hayra yorar deneyimli ve anlayışla bezenmiş yürekler. Bir bayram biterken yenisinin umut tohumu ekilir içimizdeki gönül bahçesinin bitek toprağına.

Bayram, çocuklar için daha güzel... Büyüklerin onlar için hoşgörü sınırlarını en çok genişlettikleri zamandır bayram. Yeme ve içmenin sınırsızlığı yaşanır bu günde. Armağanların güler yüzlerle, yürek çarpıntısıyla alınıp verildiği bir an.

Bayram; çocuklar için eğlence, gezip tozma zamanı... Yeni giysiler içinde caka satmanın, ayakların yerden kesildiği mutluluk pınarı. Günün bereketli olduğu, zamanın şeker tadında geçtiği bir gün.

Çocukların havanın kararmasını, gecenin olmasını istemediği, sonsuz bir eğlence ve mutluluk düşünün yaşandığı bir gündür bayram.

Kaç yaşında olursan ol, annenin ve babanın gözünde çocuksun her daim. Eğnin büyüyüp gitse de bir meşe ağacı gibi, boyun uzasa da kavak gibi, bir çınar gibi dal budak salsan da çocuksun onların gözünde. Çoluk çocuğa karışsan da torun torba sahibi olsan da çocukluktan kurtulamazsın anne ve babanın yanında. Annen yağmur bulutu gözleriyle okşar ak düşmüş yer yer dökülmüş saçını. Baban karlı dağların sisiyle dolmuş gözlerle bakar sana. Sen, çıkarsın anı yolculuğuna kanatlanarak.

Bayram anne kokusu, baba şefkati, aile gücü, hısım akraba dayanışması, konu komşu yardımlaşması…

Bayram günü anlar insan; toprağında köklerinin nasıl derinde olduğunu, dallarının nasıl uzadığını. Bu güzel günde fark eder insan ağzının gerçekte bal peteği, dilinin insanları bağlayan güçlü bir urgan olduğunu.

Bayram, sıcaklığı azalmayan ana kucağı, karşılıksız sevginin bitip tükenmek bilmediği ocağıdır. Ana kucağının kendini hep duyumsattığı, baba ocağının dumanının tüttüğü bayramların eksik olmamasıdır dileğim. Çocuk cıvıltılarının kuş olup uçtuğu bayramların yaşanmasından daha güzel ne olabilir?

Çocukların tek zararı, çok şeker yemekten olsun. Bozulan mideler düzelir, ancak kahpe kurşunlarıyla öldürülen çocukların yüzleri gülmez bir daha. Şeker yemeye doyamadan, hatta hiç onu tadamadan kara toprak olan çocuklarla dolu dünyamızda bayramımızın tadı kaçmakta ne yazık ki.

Bayramlar geçmişe özlem, geleceğe umuttur. Karanlığı delip geçen bir ışık, gökyüzünde yükselen ses… Işığımız hiç sönmesin, sesimiz asla kısılmasın.

Her şeye karşın bayramlar bizim için… Buruklukları, üzüntüleri bir yana bırakıp mutlu olma günü. Sağlığımız, dirliğimiz düzenimiz yerinde olsun. Bunları kimsenin yok etmesine izin vermeyelim toplum olarak. Dünyada bayramı olmayan toplum yoktur sanırım. Bayramlar insan olmanın ve toplum olarak yaşamanın bir gereği. Gözyaşının akmadığı, insanların öldürülmediği, ayrılıkların yaşanmadığı güzel bir bayram dilerim herkese.

                                                                            Adil Hacıömeroğlu

                                                                            10 Nisan 2024

 

2 yorum:

  1. Hocam hayırlı Bayramlar sağlıkla sıhhatle inşallah Allah a emanet olun selamlar

    YanıtlaSil
  2. Adil hocam bayramınızı kutlar ,ailenizle sağlık ve mutluluklar dilerim.Eski bayramlarımız da çocukluğumuzda geçen güzel anılar arife gecesi başucumuzda koyduğumuzyeni giysileriniz ve ayakkabılarımız kardeşler heyecandan uyuyamazdık sabah ezanıyla hazırlanır giyinirdik erkenden büyüklerimiz camiye bayram namazına gider biz de mahallemizde sürekli akan sudan “bunar” denir su almaya giderdik nasibinizi alın derdin rahmetli anneannem nurda yatsın.Büyükler camiden gelince onları kapıda karşılar , sırayla ellerini öperdikBüyüklerimizle , ailecek kalabalık sofralarda kahvaltımızı neşeyle sohbet ederek yapardık.Arife gününden yapılan katmerli çörek ve ekmeklerimizle bereket olurdu.Kabir ziyaretlerimiz arife akşamı yapılır dualarımızı geçmişlerimizi ziyaret etmenin huzuruyla onları bayram sabahı da yad ederdik.Hocam çok duygulandırdınız ağlayarak okudum gerçekten o zamanki bayramlarna biz mi çocuktuk güzel gidiyordu bilmiyorum ama iyi ki yaşamışız büyüklerimizle şimdiki nesillere de onu öğretmeye çalışıyoruz ama bizim zamanımız farklıydı çağ atladık şimdiki nesiller tatil sebebiyle evden bile çıkmak istemiyor.Genelde büyüklerde ona alıştırıyor ama bizim gelenek göreneklerimiz her zaman çok güzel evlatlarımıza büyüklerimizi telefonla aramanın yeterli olmadığını gönül almanın , hediyeleşmenin , ziyaretim dua almanın , kendimizi de mutlu edeceğini yaparak anlamalarının gayreti içerisindeyiz.Hocam yüreğinize sağlık, sağolunuz.Geçmiş bayramlarınızı bizlere akıcı anlatımızla yeniden yaşatıyorsunuz.👏🙏🏻🍬🍬🍀🌺Fulya Kırımoğlu

    YanıtlaSil