31
Mart Yerel Seçimlerine on üç milyonu aşkın seçmen katılmadı. Seçime katılmayan
seçmenlerin bu denli çok olması düşündürücü. Demek ki yurttaşlarımızın bir
bölümü, iktidarıyla muhalefetiyle düzen partilerine güvenmiyor. Bu partilerin
ülkemiz sorunlarına çözüm getireceklerine dair umudunu yitirmiş bir seçmen
kitlesi var demek ki.
Son
yerel seçimlerde iki milyondan fazla geçersiz oy var. Geçersiz oy sayısında,
önceki seçimlere göre artış var. Bu da ilgi çekici. Seçime katılmayanlarla
geçersiz oy kullananları topladığımızda on beş milyonu geçiyor bu sayı. Bu da
toplam seçmenin dörtte birinden fazla. Bu seçmen kitlesinin var olan partilere
niye oy vermediği incelenmeye değer. Demek ki seçmenlerin dörtte biri düzen
partilerinin programlarını beğenmiyor, söylediklerine inanmıyor.
Türk
halkı, oy vermeyi çok iyi bilen bir halk. Seçmenlerin çoğu, siyaseti çok iyi
gözlemlemekte. Büyükşehirlerde aynı zarftan belediyelerle ilgili üç ayrı oy
çıkıyor: Büyükşehir ve ilçe belediye başkanlıkları, belediye meclisi üyeleri.
Üçü farklı partilere çıkabiliyor. Bu durum, bilmeyene çok anlamsız gelebilir.
Ancak elli yıldır seçimleri izleyen biri olarak beni şaşırtmaz bu. Yurttaş ince
eleyip sık dokuyor. Adayları günlerce izleyip bakarak tartıyor. İzlenimlerini
olgunlaştırıp sandığa yansıtıyor seçmen. Ayrıca partilere de bu yolla siyasal
bir ileti vermekte. Burada önemli olan siyasal partilerinin bu iletileri
anlayıp anlamamaları.
31
Mart seçimlerinde açık ve gizli ittifaklar yapıldı. Bu ittifaklar, bazı illerde
partiler açısından olumlu sonuçlar sağlasa da kimi illerde ise olumsuz
sonuçlara yol açtı.
Yerel
seçimlerde gösterilen adaylar çok önemli. Belediye başkanlıklarının
oylanmasında adayların nitelikleri önemli etken. Adayların aldıkları oy
toplamında partilerin etkisi yüksek olsa da adayların kişisel oyları
belirleyici olmakta. Hükümetin, seçimlere katılan partilerin savunduğu ve
ellerindeki belediyelerde uyguladıkları politikalar, seçmenin oy kullanmasında
etkili.
Yerel
seçimlerde partilerin yurttaşlardan aldıkları asıl destek büyükşehirlerde
belediye meclislerinde aldıkları oylar ve diğer kentlerimizde yapılan il genel
meclislerindeki oylarının toplamı üzerinden hesaplanmalı.
Şu
anda YSK, 31 Mart seçimlerinin kesin sonuçlarını henüz açıklamadı. Ancak kesin
olmayana sonuçlara göre Türkiye genelinde büyükşehirlerde ilçe belediye
meclisleri ve diğer kentlerdeki il genel meclislerinde oyların toplamına
bakınca CHP, aldığı yüzde 34,47 oyla birinci parti. AKP ise oyların yüzde 32,42
alarak ikinci sırada. Üçüncü parti, yüzde 6.96 oy oranıyla YRP. Bu oy
oranlarıyla halkın partilere verdiği iletiler iyi değerlendirilmeli.
Türk
yurttaşı, dünyanın neresinde olursa olsun oy kullanmayı büyük bir sorumluluk
olarak görmekte. Oyunu kullanırken kılı kırk yarmakta yurttaşımız. Bu nedenle
seçimlerde en son suçlanacak kişi, seçmen. Partiler, seçmenden gerekli desteği
alamıyorsa sorun, partilerin siyasetinde. Bu nedenle her seçimden sonra
partiler, iğneyi kendilerine batırmalı. Eleştiri ve özeleştiri, siyasetçinin
doğruya yönelmesini sağlayacak biricik yol. Böyle bir yoldan gitmemek büyük
yanlış…
Adil
Hacıömeroğlu
4
Nisan 2024
seçimlerin galibi Chp dir.Değişimi gerçekleştirerek halkta umut oldular.Tabii ki bu mudu yaratan güç Ekrem İmamoğlu'nun halkla bütünleşmesi halka kendini sevdirmesiydi.Halk Ekrem ile gelecek güzel günlere inanmaya başladı..En büyük değişim değişimin kendisidir.Peki seçim sonuçlarından ders cikarmayanlar.Onlara ne demeli? Uzun yıllardır genel başkanlığı bırakmayan , başarısızlıklarını sorgulamaya Lara ne demeli?Onlar şişkin egoları ve ben olmazsam parti yıkılır gider kafasında oldukları için genel başkanlığa devam ederler.Peki teşkilatları niye ses çıkarmaz bu genel başkanlar ve lider kadrolarına? niye her koşulda sonsuz biat ve itaat kültürüyle kulluk ederler bu başarısız siyasetçilere? Kral çıplak demesini bilmek gerekmez mi?
YanıtlaSilOn beş milyon oy dürüst sosyalist oylardır..ve karşılığını hiç bir zaman bulmamış oylardır ve bu ülkenin temel taşlarıdır..selâmlar
YanıtlaSil