MECLİS DIŞINDAKİ GÜÇ ODAKLARI KİMLER?

3 Kasım 2013 Salı günü... TBMM’de AKP grup toplantısı... Kürsüde Tayyip Erdoğan... Her zamanki gibi bağıra bağıra konuşmakta... Her konuşmasında olduğu gibi suçlamakta birilerini... Yeni düşmanlar yaratmakta... Yine de Atatürk’ün, İnönü’nün CHP’sini unutmuyor. Zaten bir konuşmasında atlasa Tek Parti Dönemini herkes şaşıracak, sağlığına bir şey oldu, diye.

“Medya, baskı grupları, sermaye, çeteler (“Özellikle” diyerek vurgulanmış.), mafyatik örgütler, karanlık suç örgütlerinin Meclis’in önünde olamayacağını” söylemekte RTE. Bu sayılan grupların “millet adına karar veremeyeceğini” anlatmakta.

Şimdi sormazlar mı adama: TBMM’nin önüne geçen çeteler,  örgütlerin adı ne? Yöneticileri kim? Bu gruplar iktidarınız döneminde mi türedi?  Bunların ortaya çıkmasında hükümetinizin ihmali oldu mu on bir yıldır?

Karanlık suç örgütleri millet adına karar verecek duruma gelmişse durum vahimdir. Mafya, kendini milletin gücünden üstün görüyorsa Türkiye’nin ciddi bir güvenlik sorunu var demektir. Bu durum karşısında ulusal bir karşı koyma gerekmez mi?

            RTE, söz ettiği grupların yöneticilerini, adlarını açıklamalıdır halka. Açıklamalı ki, “millet kendi adına” karar vermek isteyenleri anlasın. Düşmanlarını tanısın. Bilsin TBMM’yi hiçe sayanları...

Çetelerden kastınız cemaatse onu da söyleyin. Neler yaptıklarını anlatın da bilgilensin bu millet.

Başbakanlık ağlama, dövünme ve şikâyet yeri değildir. Hayali düşmanlar yaratmak başbakanın görevi olamaz. Eğer düşmanlar hayali değil de gerçekse tanımlanmalıdır bu söylenenler ki, havada kalmasın sözler.

RTE’nin bu konuşması karşısında savcılar hala oturuyorlarsa görevlerini yapmıyorlar demektir. Devletin başına çete, mafya, karanlık suç örgütleri, para babaları musallat olmuş. Savcılar, kolluk kuvvetleri yan gelip yatıyor... Olmaz böyle bir şey...

Başbakan dertleneceği yerde, emrindeki kolluk kuvvetlerini harekete geçirsin. Savcılıklara suç duyurusunda bulunsun. Görevini yapsın, görevini...

RTE; cemaat kavgasını yuvarlak sözlerle sürdürmek istemekte. Eğer cemaat çeteyse görevini yap başbakan. Yasalar çerçevesinde davran. Yıllardır kol kola yürüdüğün, devlet kurumlarını paylaştığın, halka ait taşınmazları özelleştirme adı altında üleştiğin, çalışanları birlikte köleleştirdiğin cemaat değil mi bu? Sen yeni mi anladın cemaat gerçeklerini? Eğer yeni anlamadıysan, yıllarca suç işlenmesine göz mü yumdun? Yumduysan, sen de suç ortağı sayılmaz mısın?

                                                           Adil Hacıömeroğlu

                                                           4 Aralık 2013