İmralı’da, BDP heyetiyle yapılan görüşmede bölücü başı
soruyor Sırrı Süreyya’ya: “Sinop olayı rast gele mi, organize mi?” Sıradan gibi
görünen, ama önemli bir soru. Sorudan anlaşılacağı üzere bölücü başı dışarıdaki
gelişmeleri, olayları yakından izliyor. Dışarıda
olsa bu kadar izleyemez.
Sırrı Süreyya yanıt veriyor: “Organizeydi başkan. Çünkü
ancak bir reklam ajansı grafiği ile önceden hazırlanmış pankartlar ve
bildiriler vardı. Sosyal medya üzerinden bize dönük kampanyalar başlatıldı.
Darbe araştırma Komisyonunun görevi sosyal medya üzerinden bittikten sonra,
Özel Harp Dairesi ile ilgili, Gladyo ile ilgili, Kürdistan bölgesi hariç
özellikle Karadeniz’i deşifre eden bilgiler geldi.” Sayın vekil, BDP’den
seçilmiş ve TBMM’de bulunmakta. “Başkan” diye saygıyla hitap ettiği kişi ise
terör örgütü lideri. Yasalar içinde görev yapması gereken biri, yasa dışı örgüt
liderine bağlılığı çok açık. Ayrıca Türkiye’de “Kürdistan” diye bir yerin
olmadığını bilmiyor mu milletvekili andı içen kişi? TBMM kürsüsünden devletin
bütünlüğünü koruyacağına dair yemin eden birinin bölücü örgüt diliyle konuşması
nedendir?
Milletvekilinin(?)
Öcalan’a verdiği yanıttan anlaşılmaktadır ki, Karadeniz Bölgesinde bölücülüğe
karşı tepki, hem AKP hem de PKK çevrelerinde rahatsızlık yaratmakta. Bu rahatsızlığı
gidermek için yakında Karadeniz’e yönelik bir takım provokatif hareketler
olursa şaşırmam. Bölgede var olan ulusalcı anlayışı tasfiye etmek için birtakım
çalışmaların olacağı kesin. Bu konuda özellikle Karadenizli yurttaşların oyuna
gelmemesi gerek.
AKP-PKK
sözcülerinin son günlerde sosyal medyayı dillerine dolamaları ilgi çekici.
Yazılı ve görsel basını teslim alan AKP iktidarı, muhalefetin sesi olan sosyal
medyayı susturmak için bazı yasaklar getirebilir. Muhalefet konuştuğu sürece
bölücülük tartışılamaz da uygulanamaz da bu ülkede. Halkla ulusal güçlerin
ilişkisini koparmak için her türlü baskıyı yapmaya hazır BOP’çular.
“Bir
daha kendi öz savunmanızı hazırlamadığınız hiçbir yere gitmeyin. Size bir
vurduklarında on vuramayacaksanız, gitmeyin, devlete güvenmeyin. Biliyorsunuz
ki Ahmet Türk’ü iki kez
vurdular; bir Samsun’da, bir İzmir’de…” diye sürdürüyor sözlerini terörist
başı. “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.” demiş atalarımız.
Terörist başı her şeyi açıkça söylemekte. İktidarda gaflet uykusuyla
horuldayanlar ise kendi horultularından başka bir şey duymamaktalar. Terörist
kıstası koymuş, “Bir vurana, on vurun!” diye.
Öz
savunma gücü ne demek? PKK’nın silahlı gücü demek. Oysa bir ülkede güvenliği
kim sağlar? Resmi kolluk güçleri. Devlete güvenmemeyi öğütlüyor terörist başı.
BDP’li vekillerin gittikleri yere PKK militanlarıyla gitmesini salık veriyor Öcalan.
Demek istiyor ki gidilecek her yere kavga edecek biçimde gidin. Molotoflu, silahlı,
bıçaklı, cepleri taş dolu militanları eksik etmeyin yanınızdan. Bölücü başı,
bir iç savaş çıkarmanın peşinde. Kanla beslenen terör, daha çok kan içmek için
ortam hazırlamak istemekte. Bütün bu sözler iktidarın görevlendirdiği kişilerin
huzurunda söylenir. Türkiye’yi yöneten sorumlu sorumsuzlarsa bunların demokrasi
gereği olduğunu halka anlatmak için kırk takla atmaktalar.
Bölücü
başı dışarıda olsa örgütüyle devlet kurumlarıyla bu kadar rahat iletişim
kuramaz. İstediği an örgütün dünyanın her hangi bir yerindeki sorumlusuna
mektup yazabilmekte, dilediği devlet görevlisiyle görüşmekte. Açılım
politikası, ihanet uçurumuna yuvarlanmakta. 12 Eylül’ün çocukları olan irtica
ve bölücülük ihanet kemendini atarken bir şeyi hesaplamıyorlar: O da uyuyor
görünen devin ayağa kalktığında neler yapacağı…
Adil
HACIÖMEROĞLU
13
Mart 2013
AYKIRI SESLEREKONUŞMAYIN DİYEN DEMOKRATİK PARTİCİLİK ÖGESİ CHPO UYUYOR DEDİĞİNİZ DEVİN UYANMASINA VESİLE OLUR MU?YÖRÜK
YanıtlaSilUyuyor görünen dev...Artık tahammülümüz kalmadı Adil hocam ..uyanıp ayağa kalkması için ne yapmak gerek....
YanıtlaSilNe olacağına halkımız karar verecektir. İnşaallah hayırlısı olur.
YanıtlaSilPKK'nın tutmayacak tek stratejisi varsa o da Karadeniz'e açılma politikası. İki şeyden çok eminim. Bir, Akıllı eğitimli grupların kandırılmasının çok güç olduğundan. Buna örnek olarak İzmir'i verebiliriz. İki, Gözü kara insanlardan. Bunun örneği de Karadeniz dir. Bu konuda Pkk da bunun böyle olduğunu çok iyi biliyor. Başaramayacağını da. Ama denemek zorunda. Gücünü tüm halk kesimlerine kabul ettirmesi lazım asıl hedefe ulaşılması yolunda. Ama Karadeniz baltayı taşa vurmakla eşdeğer. İlk deneme Sinop'tu ki, Sinop Karadeniz genelinin en ağırbaşlı şehri diyebiliriz. Sinop'ta bile böyle bir karşılama olduysa varın bunun Rize'sini, Trabzon'unu, Artvin'ini siz düşünün. Neler olabileceğini tasavvur bile edemezler. Aslında deneseler belki de iyi olacak. Beklediğimiz o kıvılcım belki de Karadeniz'den çıkar. Biryerlerden birşeyler çıkacak elbet.
YanıtlaSilAdnan Yiğiter