İnsanımızı,
binlerce yıldır tarihin derinliklerinden bugüne dek getiren birçok erdemleri
var. Bu erdemler, insanımızın uluslaşmasında, sağlam bir topluluk olarak
yaşamasında çok önemli etken. İnsanlık erdemleri kişiye; umut, olumlu düşünme,
gönüllere girme, sağlam ve uzlaşmacı insan ilişkilerini davranış olarak benimsetir.
Böylece erdemli bir toplumun oluşmasının yolu açılır.
Toplumun
oluşmasında esnaf kültürünün, davranışının çok önemli bir yeri var. Öncelikle
esnaf, güvenilir kişi olmalı. Sözünün eri, vicdanın sesi, güzel davranışın örneğini
benliğinde var etmeli. Esnafın tartısı şaşmamalı, eli hileye varmamalı. Gözü, onu
ayakta tutan müşterisinin cebinde hiç olmamalı. Açgözlülük, bir esnafın
kitabında yazmamalı.
Hangi
dükkâna girerseniz girin herkesin görebileceği bir yerde “Müşteri velinimettir.”
yazar. Peki, “velinimet” nedir?
“Velinimet”
sözcüğünün TDK Türkçe Sözlük’te anlamı: “Bir kimsenin iyiliğini gördüğü, birçok
şeyini ona borçlu olduğu kimse, ana” olarak açıklanmakta. Demek ki esnafın
iyilik görmesini sağlayan, onu var eden müşterileri. Onlar, birçok şeyini
müşterilerine borçlular. Böyle olunca da müşteri kırmayan, olumlu bir esnaf dilinin
olması da olağan.
“Velinimet”
aynı zamanda “ana” anlamındadır. “Ana” doğurgandır. Müşteri de sürekli esnafa
para kazandırır. Bu ekonomik açıdan bir doğurganlık değil mi?
Türk
esnafı, alışverişe gelen müşterisine istenen mal elinde olmasa bile “Yok!”
demez. Girersiniz dükkândan içeri. Önce selam verip “Hayırlı işler” dilersiniz.
Esnaf selamınızı oturduğu yerden kalkarak alır. İyi dileğinize de “Sağol”
sözüyle yanıt verir.
“Zeytinyağı
alacaktım bir kilo…” dersiniz.
O:
“Kalmadı…” der. Bakınız “yok” demedi, “kalmadı” dedi. Çünkü “yok” demek
olumsuzluk, uğursuzluk, kısmetsizlik…
“Bir
şişe ispirto istiyorum.”
Esnaf:
“Kalmadı, en son şişeyi az önce sattım. Yarın öğleden sonra gelir, size
ayırırım bir şişe.” Yine “yok” demedi o. Belki de ispirtoyu uzun zamandır
bulundurmamıştır raflarında. Ancak ne de olsa karşısındaki velinimeti... Onun
memnuniyeti önemli ve öncelikli. Ne yapıp edip istenen mal bulunmak zorunda.
Esnafın
dilinde “yok” yoktur. Yoksa bulma zorunda… Yokluk yıllarında bile dükkânın
eşiğinden adım atan müşteriye “yok” demedi esnaf. Hep “kalmadı” sözüyle anlattı
rafında olmayan malı. Çünkü “yok” sözü, yokluğu ve çaresizliği çağrıştırır,
onun topluma kök salmasına yol açar. Bu büyük bir çöküş, tükeniş, olumsuzluk…
İnsanlar; olumsuz düşünmeye, çaresiz bırakılmaya, onları umutlarını tüketmeye alıştırmamalı.
Onların bilinçaltlarına umut kırıcı sözler yerleştirilmemeli. Umutsuzluk,
olumsuz düşünme, çaresizlik davranışa dönüşmemeli.
Dünyanın
hiçbir yerinde esnafımızın “yok”u yok eden diline rastlayamazsınız. Bu dil,
bize özgü. Bilmeyenlerin bu dile alışmaları, “kalmadı” demenin altında yatan
erdemi anlamaları epeyce zor.
Son
yıllarda vahşi kapitalizmin gereği olarak tekelleşme söz konusu. Ülkemizin her
yanına yayılan marketlerde artık esnafın “yok yerine, “kalmadı” diyen tatlı
dilli, sıcak gülüşlü yüzünü göremiyoruz. Marketler, mahalle bakkalını ve diğer
esnafı yok ederken umutsuzluğu toplumdan silen bir dili de ortadan kaldırıyor.
Yakın
bir zamanda istediğimiz malın olmadığı dükkânlarda biz “yok” yerine “kalmadı
diyen esnafları görmeyeceğiz artık. Vahşi kapitalizm, yaşamımızdan değer
verdiğimiz her şeyi bir canavar gibi yok ediyor. Toplumsal erdemlerin yok
olması da sosyal çürümeye neden oluyor. Giderek yardımlaşma ve dayanışma alışkanlığımız
da bu nedenle zayıflamakta.
Önlüğüyle
müşterisini ellerini önüne saygıyla bağlayıp gözleriyle gülerek karşılayan
esnafımızın “kalmadı” diyen sesini çok özleyeceğiz.
Adil
Hacıömeroğlu
25
Mayıs 2025
Düşünüp konuştuğumuz doğrudur, ama konuştuklarımızın da duygu ve düşünce dünyamıza tesir ettiğini unutmamak lazım. Güzel konuşmak, güzel düşünmek ve güzel davranmak için olmazsa olmaz koşuldur. Güzel konuşamayan kişi, güzel düşünemez.
YanıtlaSilKalemine Efendi Kalan , Adil öğretmenim,
YanıtlaSilKıymetli anlatınız sadece bir dil analizi değil, aynı zamanda toplumsal değerlerin, erdemlerin ve insan ilişkilerinin önemini hatırlatan bir çağrı niteliğinde ,yüreğinize sağlık👏👏.Esnafın dilindeki bu olumlu yaklaşım, toplumun moral ve dayanışma yapısının güçlenmesine katkı sağlar.Kaleminizin gücü daim olsun.🙏🏻🍀Var olunuz.
Türk esnafının %95 i sağ görüşlüdür.Yıllardır inim inim önlerler ama sağcılara oy vermekten geri kalmazlar.Mesele kime oy verdiği de değil.Ülkede ne oluyor ne bitiyor az bir sorgula de mi?Onun için o çok değerli vaktini heba etme şaplat enseye rahvan gitsin Adalet bey.Eskidendi senin anlattığın mahalle kültürünün yardımsever,sağduyulu esnafı.
YanıtlaSilEllerini önünde birleştirip saygıyla müşteri karşılayan esnaf 40 yıldır görmüyorum.Hele " Müşteri velinimetdir " i kaldıralı 23 yıl oldu.
YanıtlaSil