Yerel
seçimler öncesinde CHP’de en ilgi çekici olay, aday belirleme sürecidir. Aday
adayları yedi sekiz ay öncesinde ortaya çıktı. Çok sayıda kişinin aday adayı
olması, CHP’nin şansıydı aslında. Ne yazık ki bu şans olabileceği kadar olumsuz
kullanıldı.
Belediye
başkan aday adaylarının neredeyse hepsi bürolar kiraladılar, çalışmalara
başladılar yaz ortasında. Herkes olanakları ölçüsünde emek verdi çalışmalara.
Bütçelerine göre harcamalar yaptılar. Aday adaylarının bu çabaları,
bulundukları yerlerde bir seçim heyecanı yaşatmaya başladı. Birçok kişi bu
yolla seçim çalışmalarına omuz vermeye başladı. CHP’de son yirmi yılda
rastlanmayan bir seçim hareketliği oluştu. “Nerde hareket, orda bereket.”
Atasözünü anımsadığımızda bu durumun partinin örgütsel yapısında büyük bir
canlılık yarattığı kesin.
Seçim
öncesi en olumsuz durum, aday adaylarının önemli bir bölümünün Genel Merkez’in
yollarını aşındırmalarıydı. Ankara’ya giden her aday adayı, bir genel
başkanının arkasında olduğunu söylemekteydi. Bu durum aday olacaklar üzerinde
bir vesayetin oluşabileceği kanısını vermekteydi halka.
CHP
yönetimi, birçok yerde eğilim yoklaması kararı verdi. Ne yazık ki bazı
yerlerde, eğilim yoklamasında birinci olanlar aday gösterilmedi. Hele
İstanbul’un Eyüp İlçesi’nde olanlar evlere şenlikti. Önce bir aday açıklanıyor.
O kişi, çalışmalarına başlıyor. Adaylığı tüm ilçeye ilan ediliyor. Daha sonra
aday değiştiriliyor. Eğilim yoklamasında birinci olan kişi aday yapılıyor. Bu
durumda hem zaman yitiriliyor, hem de kamuoyunu önünde bir tutarsızlığa imza
atılıyor. Tüm Türkiye bu olayla CHP yönetiminin acemiliğine tanık oluyor. Eyüp’te
seçim az bir farkla yitiriliyor. Bunun sorumlusu kim? Genel merkez yönetimi
tabi ki. Önce ve sonra açıklanan iki adayın da onuruyla oynanıyor. Bu rezaletin
olan yöneticiler, hesap vermelidir. Bu da görevlerinden ayrılmaktır.
Beşiktaş,
Kartal, Maltepe ve Bakırköy’de bir günde iki aday ortaya atıldı. Kadıköy’de bir
gecede duyurulan aday sayısını saymak olanaksız. Ankara’nın kalbi sayılan
Çankaya adayını, Kemal Bey Tunceli mitinginde “Hem Dersimli hem de yakışıklı”
diye tanıttı. Tabi, bunu işitenler de “Kılıçdaroğlu, koca Çankaya’ya yerdeşini
aday yaptı.” diye söylendiler. Milletin ağzı torba değil ki büzesin...
Adayların
belirlenmesinde kamuoyu yoklamalarının da göz önünde bulundurulacağı açıklandı
Genel Merkezce. Farklı araştırma şirketleriyle birden çok kamuoyu yoklamasının
yapıldığı hep konuşuldu. Ancak özellikle CHP’nin kalesi olan ilçelerde buna da
uyulmadı. Çünkü birkaçı hariç, buralara atanan ithal adayların kamuoyu
yoklamalarında çıkmaları olanaksız. Demek ki kamuoyu yoklamaları gereksiz
yapılmış. Bu konuda partinin parası boşuna harcanmış. Dikkate almayacağın
kamuoyu yoklamalarını neden yaptın o zaman? Neden insanların emeğini, CHP’nin
parasını boşa harcadın? Yazık değil mi?
Bazı
ilçelerde onu aşkın aday çıktı ortaya. Çoğunun isteği demokratik yarıştı. Ne
yazık ki bu bir hayal olarak kaldı. İlçe dışından getirilen adaylar, hem aday
adayı olanlara hem parti örgütüne hem de seçmene hakarettir. Bu durumun Adnan
Menderes’in “Odunu koysam kazanır.” düşüncesinden ne farkı var?
Dışarıdan
yalnızca belediye başkan adayları getirilmedi ilçelere. Belediye meclis üyeleri
de ithal edildi. Kendi ilçelerinde, kendi partilerinden (Çünkü bu kişilerin
çoğu CHP’li değil.) listelere girme olasılığı olmayan kişiler, kazanma olanağı
olan yerlerden aday oldular. Bu tür kişilerin çoğunun yaşadıkları yerlerdeki
şöhretleri pek de iyi değil.
Şimdi
bazı dostlar diyecekler ki: “Bak, ama CHP’nin kalesi olan ilçelerden rekor
düzeyde oy aldık.” Doğrudur. Bu ilçe seçmenler için adayın kimliği ikinci
planda tutulmakta. AKP kazanmasın, diye oy veriyorlar CHP’ye. Ancak CHP
yönetiminin bu durumu, adayların belirlenmesinde kötüye kullanması kabul
edilemez.
İthal
adaylar, kamuoyunun gözünde aday belirlemede özensizlik olarak algılandı. İthal
adayları ihraç eden ilçelerdeki konuşmaları genel merkez yöneticilerinin
işitmesini isterdim. Halkın, bu kişilerle ilgili yarattığı mizahlar var.
AKP’nin güçlü olduğu yerlerde, CHP’nin seçenek oluşturamamasında bu durumun
payı büyük. Önce sen partine inanacaksın. Yereldeki aday adaylarına
güveneceksin. Örgütlerinin emeğine saygı göstereceksin. Yerinden yönetimse bu,
ithal adaya ne gerek var?
CHP
yöneticilerinin belediye meclis listelerine aday yerleştirme yarışı ise başka
bir gülünçlük. Herkes eşini dostunu yerleştirmek için çaba gösterdi. İnanın bu
yöneticiler, listelere adam yerleştirmekte gösterdikleri çabanın yarısını
seçimleri kazanmak için gösterselerdi, sonuçlar çok farklı olurdu. Bu durma
halk dilinde “Selden kütük kapmak” denir.
Genel
Merkez yöneticileri belediye meclisi listelerine aday yerleştirirde Sarıgül
geri kalır mı? O da oğlundan şoförüne, avukatından yardımcısına kadar kim varsa
farklı ilçelerin ön sıralarına yerleşti bilcümle yakınlarını. Bir de eski eş
var Beyoğlu adaylığında. Ne yapsın? Kervan böyle yürüyor...
Ey
Genel Merkez, aday belirlemede rekorlar kitabına girecek acemilikleri yap.
Adaylıkları “Sen, ben, bizim oğlana” ver. Sonra da seçimlerde yenilince türlü
gerekçeler bul kendine. Öncelikle iğneyi batırın kendinize, biz çuvaldıza
razıyız.
Adil
Hacıömeroğlu
2
Nisan 2014
Yerel seçimde ADAY çok önemlidir. Bunu CHP ya anlayamamış ; ya da parti yetkilileri kendi çıkarları , kişisel yeğlemeleri doğrultusunda , ayırdına varmadan ,başarılı olamayacak adaylar göstermişlerdir. Bir de bu adaylar arasında '' ondan vazgeçtim , öteki olsun. '' kararsızlığını göstermişlerdir. Önseçim yöntemi gereği gibi uygulanmamıştır. İyi niyetle çalışan aday adaylarının emeği de boşa çıkarılmıştır. İşte bu noktalarda önemli bir uyarı ve eleştiri yazısıyla karşımızda Sayın A. Haciömeroğlu. teşekkürler. ÖZGEN KARA
YanıtlaSilEn doğru aday belirleme ÖNSEÇİMLE olanıdır, ama CHP de genel başan ve yakın çevresi belirliyor...Bu da hatalı seçime neden oluyor...
YanıtlaSilNasuh Mahrukiye rica ediyorlar Kadıköyden aday ol diye, Mahruki yapamam falan dese de ısrarla kabul ettiriyorlar....Daha sonra da kusura bakma seni aday byapmıyoruz diyorlar....
Adanada da parti halkın pek sevmediği bir ilçe belediye başkanını, büyükşehire aday yaptı...Tüm CHP liler şok oldu...
Bu yüzden de alabileceği bir seçimi kaybetti CHP...
Süreci ve olanları çok yerinde tespitlerle anlatmışsınız. Bu zihniyet değişmedikçe iktidara gelmek sadece hayaldir.
YanıtlaSilİktidar olabilmek için ilk önce kadrolarını sonra da halkımızı ikna etmeniz lazımdır. Biz ikisinde de sınfta kaldık.