Atacan’ın
sınıfı, 20 Nisan 2017 günü Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu’nu ziyaret
edecekler. Atacan, kaç gündür çok heyecanlı…
Öğretmenleri,
öğrencilerinin Belediye Başkanı’na soru sormaları gerektiğini söylemiş. Doğaldır
ki çocukların hoşuna gitmiş bu. Aynı zamanda çocukların özgüven kazanması için
çok önemli bir davranış.
Atacan,
sorusunu çoktan hazırlamış kafasında. Ziyaret öncesi Atacan’a, Başkan’a hangi
soruyu soracağını sordum. “Söylemem.” dedi. “Neden söylemiyorsun, ne sakıncası
var?” dedim ona. “Olmaz. Soruyu Başkan’a soracağım, sana değil. Bu, özel bir
konu…” diye yanıtladı beni.
Israrlarım işe yaramadı, söylemedi soracağı
soruyu… Söylemeyince de ben, soru önerisinde bulundum ona. Başkan’a de ki: “Göreviniz
sırasında diktiniz ağaç mı çok, yoksa kestiğiniz ağaç mı?”
Soru
önerimi yapar yapmaz alaycı bir gülümsemeyle beni yanıtladı. “Yahu Adil, bu
soru sorulur mu belediye Başkanı’na?” Ben: “Neden sorulmaz?” dedim. “Belediye
başkanı ağaç kesse bile ‘Ağaç kestim.’ der mi?” diyerek yanıtladı beni. Bu
yanıttan sonra bana düşen sus pus olmak…
Karşılıklı
olarak bir süre sustuk. Benim durumuma acımış olmalı ki: “Başkan’a: ‘Evinizin
balkonunda Türk Bayrağı astınız mı? Bizim balkonda var da…’ diye soracağım.”
dedi birden bire.
Benim
suskunluğum sürmekte… “Sorumu beğenmedin mi?” diye sordu. “Beğenmez olur muyum?
Çok güzel bir soru bu. Seni kutluyorum oğulcuğum! Benim usuma gelmezdi böyle
güzel bir soru.” diye yanıtladım onu. Gülümseyerek büyük bir özgüvenle oturduğu
koltuğun arkasına yaslandı. Az sonra kalktı, balkonumuzda asılı olan Türk
Bayrağı’na baktı yerinde duruyor mu diye.
Balkon
kapısını kapadı. Yavaş adımlarla yürüdü salonda. Yanımdan geçerken onu
yakaladım. Kucakladım, öptüm, bağrıma bastım.
Adil
Hacıömeroğlu
19
Nisan 2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder