CHP
yöneticileri, her fırsatta demokrasi savaşı verdiklerini söylemekteler. Kime
karşı? İktidar partisi AKP ve onun lideri R. Tayyip Erdoğan’a karşı… Bu nedenle
de yıllardır seçim stratejilerini “Tayyip gitsin de kim gelirse gelsin!” sözü
üzerine kurdular. Strateji yanlış olunca olmaması gereken birliktelikler kuruldu.
Bu nedenle Erdoğan’a karşı olan herkesle açık ittifak yaptılar. Bu da CHP yönetiminde
köklerinden kopmayı ve hızlı bir biçimde ideolojik sapmayı getirdi.
Cumhuriyet
ve demokrasimizi en çok tehdit eden PKK ile FETÖ terör örgütleri olduğunu başta
belirteyim.
Ne
yazık ki CHP yönetimi, kuruluş ilkelerinin tam karşısında konumlanmaya başladı.
Yani Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı bir ideolojik savrulma içinde. Bölücü örgütün
siyasal uzantısı DEM’le yan yana durmak bu savrulmanın en önemli göstergesi. Bu
da çok üzücü.
Siyasetçi
öngörülü olmalı. Atatürk’ün dediği gibi ufku değil, ufkun arkasını görmeli. Öngörüsü
olmayan kişinin siyasette ne işi var? Böyle birinin toplumun öncüsü olması düşünülemez.
Eğer siyasetçi, olacak olanları görüyor; ancak yine de yanlış yapıyorsa bu,
onun kötü niyetini gösterir.
Önce
PKK/DEM’le ilişkisi, düşünsel bağı çok açık olan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet
Özer, görevden alındı terör örgütüyle bağı nedeniyle. Yerine kayyım atandı. Bu
görevden alma, benim gibi birçok kişiyi şaşırtmadı. Çünkü Özer’in aday gösterilmesi
sorunluydu. Adaylığı konusunda, kamuoyuna doyurucu açıklama yapılmasa da neredeyse
her siyasal görüşteki yurttaşımız, bunun açıkça bir CHP-DEM işbirliği olduğunu
kolayca anladı. Ne yazık ki Özer’in adaylığı konusunda belirleyici DEM oldu. PKK/DEM,
seçilen aday konusunda bugünleri gördü. Ona göre aday konusunda uzlaştı CHP ile.
Çünkü Türk devletine karşı olası bir bölücü kitlesel kalkışma için CHP’ye ve bu
partinin tabanına gereksinme duyuyor. PKK/DEM, eski gücünde değil. Halk desteği
iyice azalmış. Eskisi gibi yandaşlarını sokağa dökemiyor. Bu nedenle CHP’nin
gücünden yararlanma stratejisiyle Özer aday yapıldı. Bundandır ki Özer görevden
alınınca CHP’ kadar DEM de tepki gösterdi.
Özgür
Özel, partili belediye başkanlarını Esenyurt’a çağırdı. Başkanların çoğu, bu
çağrıya uymadı. Atatürk’e, partinin kuruluş ilkelerine bağlı bazı belediye
başkanları bu çağrıyı eleştirdiler. CHP tabanı da Özel’in çağrısına uymadı.
Esenyurt
Belediyesi’ne kayyım atandıktan sonra Mardin, Batman ve Halfeti’nin DEM’li
belediyelerine kayyım atandı. Bu durum karşısında CHP yönetiminin tepkisi,
nerdeyse DEM’le aynı düzeydeydi. Her iki olayda iki partinin kullandığı dil aynı.
İki parti yönetimi dayanışma içinde.
DEM’li
belediyelere kayyım atanınca Özgür Özel, işini gücünü bırakıp Mardin’e gitti. PKK/DEM,
burada halkı sokağa çağırmıştı. DEM eş genel başkanı Tuncer Bakırhan parti otobüsünün
üstüne çıkıp konuştu. Neler mi dedi? “Seyit Rıza ne yaptıysa, Şeyh Sait ne yaptıysa,
Mazlumlar, Denizler, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı da onların yaptığını yapacaktır.”
diyerek Atatürk’ün kurduğu Türk devletine meydan okuyor. Burada Deniz Gezmiş’i
bölücülerin yanına koyarak insanları kandırmaya çalışıyor. Yani laf kalabalığı
yapıyor.
Şeyh
Sait ve Seyit Rıza kim? Atatürk’e ve kurduğu devlete İngilizlerin kışkırtmasıyla
Fransızların desteğiyle başkaldıran emperyalizmin iki tetikçisi. Emperyalistlerin
çıkarları için kendi halkını öldüren caniler bunlar. Öldürdüklerinin çoğu da
Kürt kökenli yurttaşlarımız. Bu arada Şeyh Sait isyanını bastıran komutanın
Diyarbakırlı Kazım (İnanç) Paşa olduğunu da anımsatalım.
Bakırhan’ın
Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı bu sözlerini yalayıp yutan birinin CHP’nin başında
olmasının yanıtını yıllar önce Büyük Önder, Gençliğe Hitabe’de vermiştir. Bir
CHP genel başkanının yukarıdaki sözlere karşı susması kabul edilemez. Bir CHP genel
başkanı, Atatürk’ün kurduğu devleti yok etmeye çalışanlarla yan yana gelmesi
düşünülebilir mi hiç? Hiçbir gerekçe bir bölücünün Atatürk ve Cumhuriyet’e
karşı sözlerine susmayı haklı çıkaramaz.
Ey
Özgür Özel, Esenyurt’ta CHP otobüsünün üstünde DEM eş başkanının ne işi vardı? Senin
apar topar Mardin gidip DEM otobüsünün üzerine çıkıp konuşmanın nedeni ne? Sen,
kendince çok istediğin demokrasiyi(!) PKK terör örgütünün militanlarıyla mı
kuracaksın? Özgür Özel ve yönetici arkadaşları, DEM’lilerin bu tür sözlerini
ilk kez mi işittiler? Dört ulusal bayramımızı kutlamayan, 10 Kasımlarda Atatürk’ü
anmayan bölücü partiyle hangi paydada buluşuyorsunuz Özgür Bey? Unutma ki Türkiye
bölündüğünde demokrasi de kalmaz.
Şeyh
Sait, Seyit Rıza, Mazlum Korkmaz ve Sakine Cansız’ın Türk devletine
başkaldırmış, emperyalizmin hesabına çalışan teröristler olduğunu bilmiyor
musun yoksa Özgür Bey?
Ey
Özgür özel üç gün sonra 10 Kasım’da Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 86. yılında
ulusça anacağız. Siz de Anıtkabir’e gideceksiniz, ama ne yüzle? Orada saygı
duruşunda bulunurken yüzünüz kızarıp utanmayacak mısınız Büyük Kurtarıcı’dan?
Özgür
Özel ve arkadaşlarının Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e savaş açmış bölücülükle
birlikte yürümesine karşı, CHP’nin Atatürkçü tabanının ayağa kalkma zamanı
gelmedi mi daha?
Adil
Hacıömeroğlu
7
Kasım 2024
İhsan Keleş
YanıtlaSilCHP ' ye oy vermiş bir vatandaş olarak söylemleri ,hal ve hareketleri DEM ' le aynı noktada görüntü vermesi beni ve gerçek Atatürkçü ve CHP ' lileri ciddi manada rahatsız etmekte .
Bu kafayla gidecek olursa , gideceği menzili belli .
Sanki kurulu oyuncak gibi Bölücüler O' ndan ne istiyorsa onların ağzıyla konuşuyor ve bizi de " kaz" sanıyor!
Çok az barutu kaldı !
TEŞEKKÜRLER DEĞERLİ YAZARIMIZ. YAZAR DEDİĞİN BÖYLE GERÇEKLERİ YAZAR ANCAK. TEŞEKKÜRLER.
YanıtlaSilDuygusal Şair
Günaydın Adil Adalet Hacıömeroğlu Bey Yazınıza yürekkten katılıyorum Tam düşüncelerimi dile getirmişsiniz Eline yüreğine sağlık Özgür özel çizgimizin dışına çıktı zaten ben bu özgüre bir türlü kanım ısınmadı onun genel başkanlığa hiç uygun görmedim. Bu benim şahsi düşüncem Ama partimi asla terk etmem kellemi kesseler bile partimin içinde Atatürk çizgisi içinde mucadele ederim Atatürk çizgisine dönene kadar
YanıtlaSilMalesef ana muhalefet yok gibi. Bu da kısır döngü içinde bir türlü gelişememeyi doğurmaktadır.
YanıtlaSil