Gecenin
yarısı... Hava sıcak mı sıcak... Yüksek nem, sıcağı çoğaltmakta. Evin tüm
pencereleri sonuna kadar açık. Rüzgâr esmiyor. Kuş tüyü kadar hafif tüllerde en
küçük bir devinim yok!
Yorgansız
yatak, terden sırılsıklam... Zorla uyunan uykuyu, yapış yapış olan yastık
kılıfı bozmakta. Önce ters çeviriyorum yastığı. Yeniden uykunun kollarındayım.
Güzel
düşler görmekteyim. Düşlerimin hepsinde güzel insanlar var. Ya bir imecedeyiz
ya da derin söyleşilerin esrikliğinde...
Terden
ıslanan yastığım, uyandırıyor beni. Hemen yedeğiyle değiştiriyorum ıslak olanı.
Geceyi dinliyorum uzun uzun. Martılar çığlık atmada yıldızlara. Bir köpek
havlamakta amaçsızca. Sesi, yorgun... Birden kedi miyavlamaları bölüyor
sessizliği. Kediler savaşı bu... Sanırım birbirlerinin alanına tecavüz ettiler.
Kovalamaca bitince miyavlama sona eriyor. Havlamalar, kesik kesik... Arada
insan sesleri gelmekte caddeden. Yaşam, gecenin ortasında tüm bileşenleri ile
sürmekte...
Köpek,
kedi, martı, insan seslerinin gölgesinde uyumaya çalışıyorum. Yeniden düşlerin
mutluluk bahçesinde koşmaktayım. İlkokul arkadaşlarımla top oynamaktayım kan
ter içinde, bir dere kıyısında. Yemyeşil bir düzlükte çocuk çığlıkları,
dağların eteklerinde yankılanmakta. Top oynayan bedenlerimiz yorgun düşünce
dereye koşuyoruz. Derenin berrak suyundan avuç avuç, kana kana içiyoruz.
Avuçlarımız yetmeyince kafalarımızı daldırıyoruz suyun serinliğine.
Derenin
çağıltısında su içerken geceyi yırtan bir motor sesi. Egzozdan çıkan boğucu ses
beni düşümden uyandırıyor. Su içtiğim mutluluk pınarı kuruyuveriyor. Yanı
başımdaki sevinç çığlıkları yitiveriyor. Derenin sessizliği egzozun
barbarlığına yeniliyor.
Tam
da acayip sesli otomobil geçip gitti deyip sevinirken ve uykunun kollarına
kendimi bırakırken bir klakson sesi. Geceye meydan okurcasına uzun uzun
çalıyor. Martılar şaşkın, kediler ürkek, köpekler hırçın... Klakson sesi,
susmuyor bir türlü...
Yerimden
fırladım. Açık camdan uzattım kafamı. Klakson çalan sürücüye, en uygun sözü
bulmaya çalışıyorum. “Ayı!” diyecektim, dilimin ucuna geldi. O öfkeyle birden
usuma geldi. “Ayı, klakson çalmaz ki...” dedim kendi kendime. Vazgeçtim.
Klakson
sesi yeniden başlayınca bu kez “ Eşek!” diye bağıracaktım. “Yapma!” dedim,
“Dünyanın yükünü çeken bu hayvancağızın ne suçu var?” diye geçirdim içimden.
“Hem zavallı eşeklerin bunca yüke karşın sesleri çıkar mı hiç? Çıkmaz.” O zaman
ne diye bu güzel ve özverili hayvancıkları bu işe bulaştırayım?
Klakson
çalan sürücü uzaklaştı arabasıyla. Ben de arkasından bakakaldım. Yapacak bir
şey yok! Yeniden uyumak için yatağıma yöneldim. Bir otomobilden son günlerin
moda şarkılarından birini söyleyen bet sesli bir erkek avazı çıktığı kadar
bağırmakta. Müzik çaların sesi sonuna kadar açılmış. Çalan müzik değil... Bir
gürültü tufanı, geceyi tutsaklaştırmakta...
Ben,
yine camdayım. Söyleyecek söz bulamıyorum. Sözcükler arasından seçim yapmak çok
zor. Böyle kişilerin doğuranına, doğurtanına söz
söylemek yakışmaz. Benim böyle bir alışkanlığım yok! Zaten Cumhuriyet ahlakı
olan biri, böyle sözleri kullanmaz. Hele insan olana hiç yakışmaz küfür! Hem
nereden bilecek doğuran ve doğurtan, bu çocuğun böyle yapacağını?
Gürültü
yaparak adam olduğunu sananlar var. İnsanları rahatsız ederek keyiflenen
zavallılar dolaşmakta kentlerimizde. Özgüveni düşük zavallılar, dört tekerleğin
üstüne çıktıklarında sahte bir yürekliliğin tutsağı olmaktalar. Gürültü
yapmayı, ilkel savaşçıların naraları gibi algılayan gelişmemiş insansılara
rastlamak olası adım başında.
Sürekli
ezilerek, horlanarak, aşağılanarak yetişen biri; öfkesini toplumdan çıkarmak
istemekte. Becerileri olmayan, yeteneksizliğinin farkında olan kimileri gürültü
yapmayı yetenek ve beceri sanmakta. Mutsuzluğunun sorumlusu olarak toplumu
görenler, diğer insanlara rahatsızlık verdiklerinde kin duygularını biraz olsun
yatıştırmaktalar.
Dünyada
insandan başka hangi canlı, bilerek diğer türdeşlerini rahatsız eder?
Başkaların mutsuzluğundan mutluluk çıkaran bir canlı türü var mıdır acaba?
Adil
Hacıömeroğlu
20
Temmuz 2014
Merhaba Adil Bey, umarım birgün Pendik, Yenişehir semtine taşınırsınız ve sizinle komşu oluruz...
YanıtlaSilZevk alınmaz mı? Hele siz bizim mahalleyi görün. Adeta araba çöplüğü. Ve de bu araba sürücülerinin psikolojilerinin direksiyona yansıma biçimini görmelisiniz. Yaş ortalamasını düşününce tam bir dram. MUZO
YanıtlaSilBu yaz sıcaklarında yaşadıklarımızı çok güzel aktardınız. Tebrikler size.
YanıtlaSilAdil bey klima taktirmanizi tavsiye ederim bence klima bu islere cozum olur.sanirim bahsettiginiz odada yok....degecek bir girisim bence
YanıtlaSilMalesef görgüsüz bilgisiz insanlar şehirlerimizi yaşanmaz hale getiriyorlar. Gecenin 2 sinde son ses arabada müzik dinleyerek arabada gaz şovu yapıyorlar.
YanıtlaSilNe zaman adam medeni bir insan olacağız bilemiyorum. Her şeyden önce okullarda ahlak ve görgü kuralları verilmeli okullarda. Malesef çok üzücü bir durumdayız.
DUYGUSAL ŞAİR
İSMAİL GÖKÇE
DENİZLİ
İşin özü, başkalarını da kendin gibi düşünebilmekte. Asker uğurlaması yapılıyor, adam bütün yolu trafiğe kapatmış. Hastası olan mı var, acil bir yere yetişmesi gereken mi var dinlemiyor. Başkasını düşünmeyen, vatanını falan da düşünmez halbuki. Salt gösteriş amaçlı yapılan hareketler. Düğün konvoyları ondan geri mi kalır? Flaşörleri yakmış, sürekli korna çalan şehir eşkiyaları trafiği terörize etmekte. Peki ambulanslar? Örnekleri çoğaltmak mümkün. Özgecil olmak bir zihinsel olgunluk işi, bizde de o yok.
YanıtlaSilGürültü yapmak kültürle orantılı.. Nasıl ki,boş tenekeye(kültürsüz kişi) vurulduğunda çok ses çıkarırken,dolu tenekeye(kültürlü) ne kadar vurulsada ses çıkarmaz.
YanıtlaSilSana yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma. Maalesef her yerde başkasının mutsuzluğundan, mutluluk duyanlar var. Böylelerine kızamıyorum aileden görmemiş uyarı almamış , güzel davranış , ahlak ailede başlar. Elbet gürültüyü yapan da bazen farkında değil ..huzursuz oluyordur . Duyarlı olmak , kim olursa oksun karşındakinidüşünmek bir inceliktir uyuyan her canlıya, bebek , hasta , yaşlı olabilir , saygı duyulmalıdır.Kedi , köpek . küçük canlarımız olabilir.Değerli, Adil Öğretmenim yine sözcükleri olağanüstü anlatımınızla konuşturmuşsunuz . Gürültü yapanlara , ince düşünce versin Sağolunuz 👏🙏🏻🌺💚💙Fulya Kırımoğlu.
YanıtlaSil