Kurtuluş Savaşı’mız, ezilen bir halkın emperyalizme karşı verdiği
ilk savaş… Dünyanın ezilenleri, emperyalizmin ezilen bir halk tarafından
yenileceğini ilk kez bu savaşla anlayıp öğrendiler. Dünyanın tüm ezilenleri bu
savaşın utkusuyla özgüven kazandı. Sömürgeciliğin zincirlerini kırmak isteyen
birçok ezilen halk önderi, Atatürk’ü örnek aldı. Onun yolundan gidip ülkelerini
tam bağımsız yapmak, uluslarını özgür yaşatma savaşımına giriştiler. Çoğu da
başarılı oldu.
İşte, Anadolu’da doğan bağımsızlık güneşinin adıdır Kemalizm.
Emperyalizme karşı tam bağımsızlığın savunulmadığı yerde Kemalizm olmaz. Demek
ki emperyalizme karşı çıkmadan; onun yayılma, sömürü, ezilen ulusları egemenlik
altına alan politikalarına karşı durmadan Kemalist de olunmuyor, Kemalizm de
savunulmuyor.
Günümüzde emperyalizmin somutlaştığı ülke, ABD. Amerika’nın
dünya üzerindeki yayılma, sömürü, bölüp parçalama, halkları tutsaklaştırma,
ulusları öldürerek yok etme anlayışına karşı çıkmayan bir kişi ya da bir
siyasal oluşum Atatürk’ü savunamaz, onun yolundan gidemez. Demek ki Atatürk’ü
savunup onun yolundan gitmenin ilk koşulu, ABD emperyalizmine karşı çıkmaktı
günümüzde.
Kemalizmin temeli tam bağımsızlıktır, dedik. Çatısı ise
Atatürk ilkeleri (Altıok) dediğimiz düşünsel boyut. Altıok düşüncesi soyut bir
izlence değil. Cumhuriyet’imizin kuruluş döneminde altı ilkenin hepsi yaşama
geçirildi. Dünyada büyüme, kalkınma rekorları Kemalizmin yaşama uygulanmasıyla oldu.
Türkiye’de ekonomik büyüme sağlanırken tam bağımsızlıktan ödün verilmedi.
Tersine ekonomik büyüme, tam bağımsızlığı daha da pekiştirdi.
Tam bağımsızlıktan, yani emperyalizme karşı duruşunuzdan vazgeçtiğinizde
Altıok da işlevsiz kalır. Çünkü temel olmadan, çatı olmaz.
Kimileri Atatürkçü geçinmekteler. Bir nevi ABD’nin dayattığı,
içi boşaltılmış, antiemperyalist duruşu yok edilmiş bir Atatürkçülük. Bol bol
Atatürk fotoğrafı paylaşıp İzmir Marşı (Önceden Onuncu yıl Marşı söylenirdi.)
söyleyerek yapılan bir Atatürkçülük… NATO’ya, Gümrük Birliği’ne, ABD’nin dayattığı
ekonomik politikalara karşı çıkılmadan Atatürkçü olunur mu?
Ilımlı Atatürkçüler, görünüşte özelleştirmelere karşıdır. Peki,
özelleştirmelerin karşıtı nedir? Atatürk’ün halkçı-devletçiliği… O zaman
özelleştirmelere karşıysan Atatürk’ün halkçı-devletçi sistemini niye
savunmuyorsun?
Fidel Castro: “Düşmanın seni övüyorsa sende bir puştluk vardır.” demekte. Ne güzel bir söz… Evet, insan niye düşmanınca övülmek ister?
Şimdinin ılımlı Atatürkçüleri, batılı emperyalistlerden övgü almak peşinde. Emperyalistlerin yayın organlarında kendileriyle ilgili bir övgü yayımlandığında onu allayıp pullamaktalar. Bunu, halkımızın övgüsüne yeğlemekteler.
Atatürk batıcı değildi. İngiliz, Amerikan, Fransız
devrimlerinin değerlerine karşı değildi. Ancak bu ülkelerin emperyalist
politikalarıyla yaşamı boyunca savaştı. Atatürk: “Biz Asyai bir milletiz.” diyerek
ülkemizin yönünü göstermişti bizlere.
Bu gerçeği herkes bilip anlamalı. Kemalist, emperyalizmle son
soluğunu verinceye dek savaşandır. Bağımsızlık tutkusunu, ülküsünü yaşamı boyunca
sürdürendir. Atatürk’ün: Bağımsızlık benim karakterimdir.” sözünü bir an olsa
bile usundan çıkarmayandır.
Emperyalistlerle kol kola girip onların politikalarında yer
alanlar, her şey olur; ancak Kemalist olamazlar.
Adil Hacıömeroğlu
15
Mart 2023
Onuncu Yıl Marşı Cumhuriyet ideolojisidir, İzmir marşı şarkıdır. İçinde Atatürk sevgisi vardır ama ideolojisi yoktur. Cumhuriyet devrimleri yoktur. Onuncu Yıl Marşı'ndan İzmir Marşı'na geçiş, Cumhuriyet devriminden 12 Eylül sonrasına geçişteki sığlaşmaya benziyor bir yerde. Sözde Atatürkçü, özde Batı hayranı liberallerimiz en büyük zararı Atatürk'ün fikirlerine vermişlerdir. Atatürk, sembol olarak yüceltilirken mücadelesi ustaca örtülmek istenmiştir. Bu yönüyle "sözde Atatürkçüler", Türkiye'nin aslında en gerici kesimini oluştururlar. Zira onlar ülkenin güneşini, aydınlığını kapatarak, başka türlü gericiliklerin de beslenip semireceği ortamı sağlarlar.
YanıtlaSilHarika olmuş Değerli Hocam. Kaleminize sağlık
YanıtlaSilTam bağımsızlık nasıl olmalı diye bir yazı sizden beklemekteyim. Tam bağımsızlık zannımca; dışarıda daha ucuzu olsa bile (en azından) temel ihtiyaçlarını kendi imkanlarıyla üreten bir devletten geçer düşüncesindeyim.
YanıtlaSil