TELEVİZYON VE SOSYAL MEDYASIZ BİR DİNLENCE (Dinlence Yazıları 3)

 


Şarköy-Mürefte’de dinlencemiz boyunca internetten uzak kaldım bir iki defa dışında, kitap okumama engel olmasın diye. Çok az televizyon izledim. Her gün gazete almaya çalıştım. Gündemi kıyısından köşesinde de olsa izledim. İnternet ve televizyonun yerine kitapları, doğayı koydum. Kitap okumadan arta kalan zamanımın çoğunu doğayı keşfetmekle geçirdim.

Doğanın eşsiz, sonsuz bir keşif alanı olduğunu öncelikle söylemeliyim. Çocukluğumla başlayan doğa yolculuğum, tükenmez bir biçimde sürüyor. Son yıllarda doğayla baş başa kalıp onun içinde yitme isteğim artmakta. Gördüğüm farklı bir kuş ya da böcek türü beni heyecanlandırıyor. Bilmediğim bitki türlerini tanımaktan çok mutlanıyorum. Akıllı telefon kullanmıyorum. Bu nedenle internetten ve televizyondan uzak kalmaya çalıştım.

Söyleyeceğim birçok kişiye ters gelecek, ama söyleyeyim. Akıllı telefon kullanmıyorum. Bu nedenle belki bazıları beni ilkellikle suçlayacak, ama varsın suçlasın. Sabahtan akşama dek elimde telefon yer ve zaman ayırt etmeksizin internette olmak bana bir tutsaklık olarak gelmekte.

İstanbul’da yaşayan biri olarak günümün önemli kısmını yollarda geçirmekteyim. Neredeyse her yere toplu taşım araçlarıyla gitmekteyim. Yolculuğu kolaylaştırmak ve büyük şehrin getirdiği her türlü keşmekeşten uzak kalmak için kitap okumayı yeğliyorum yolculuklarım boyunca. Böylece hem önemli bir gereksinmemi yerine getirirken hem de can sıkıntısından uzak kalıyorum.

Televizyonlarda neredeyse her gün birbirinin yinelenmesi olan tartışma izlencelerinden nefret ediyorum. Bu izlencelerle toplum kutuplaştırılmakta, halk siyasal görüşleri nedeniyle birbirine düşürülmekte, ulusun evlatları düşmanlaştırılmakta. Düşünceden çok, kavga var bu tartışmalarda. Özgün düşünceler hak getire… Usçu bir çözümleyecilik yok! Öngörü sıfır… Sesini yükselterek karşı görüşü bastıran haklı gibi gösterilmekte. Zaten dikkat edilirse kavgacı olmayan, adam gibi tartışanlar sürekli ekranlara çıkarılan kadro içinde uzun süre yer almıyorlar.

Televizyon haberlerine gelince… Birkaç. Televizyon kanalı dışında neredeyse hepsi sürekli olumsuz haberler vermekteler. “Annesini öldürdü. Sevgilisini camdan attı. Arkadaşını bıçakladı. Trafiğe ters yoldan girip kazaya neden oldu. Kuyumcuyu soydu. Sahte altın bozdurdu…” böyle uzayıp gitmekte haberler. İnanın bu haberlerin çocuklara izlettirilmesi son derece sakıncalı. Bu arada siyasetçilerinin dilinin bir aydın dilinden çok uzak bitirimhane dili olduğunu da söylemeliyim. Hem kötü örneklerle dolu hem de karamsar bir yaşam resmi çizilmekte. Bu durum, çocuklarda umutsuzluk yaratır.

Be arkadaş bu ülkede hiç mi olumlu bir şey olmuyor? İnsanların örnek alacağı, yüzünü güldüreceği, onlara umut ve yaşama sevinci aşılayacağı bir şey yok mu haber değeri taşıyan?

Diziler, birbirilerinin yinelemesi… Yaratıcılık yok! Kahramanlar örnek olacak nitelikte değil! Bazı dizilerdeki konuşmalar bile öncekilerin neredeyse aynısı. Diziler, doğru konuşmayı, güzel Türkçemizi yok edecek nitelikte. Yabancı sözcüklerin çokluğu, Türkçeyi kirletmekte. Dile özen göstermeyen televizyonlar, Türkçe düşmanlığında birleşmekteler.

Haber okuyucular ve türlü izlencelerin sunucuları Türkçe yoksunu. Dilimiz, televizyonlar ve sosyal medya aracılığıyla yok edilmekte. Dil olmadığında kültürden söz edilebilir mi?

Kırk gün televizyonda, sosyal medyadan, internetten uzak kaldım. Kitaplarla yoldaş, doğayla dost oldum. O kadar çok şey öğrendim ki…

                                                                       Adil Hacıömeroğlu

                                                                       18 Ağustos 2020                               

 

 

 

1 yorum:

  1. Hocam ne iyi yapmışsınız ,tabiat ana da keşif yapmak farklı yörelerin bitki 🌱 lerini, böceklerini öğrenmek gerek doğa daki tüm canlıların faydası var biz onları koruyamıyoruz . 🌿 Herkesin bildiği kekik’ in bile kaç çeşit her yöre de ayrı iklimine göre yetişiyor..Televizyon yayınları insanların , düşünmelerini sorgu lamalarını engelliyor..Arz talep meselesi halkımız da izliyor …Sonuçta maalesef yine okuma ve eğitim eksikliğinden bilinçsiz topluma dönüşüyoruz..Sağ olunuz kaleminize sağlık✍️🌿🌱🍀🙏🏻Fulya Kırımoğlu

    YanıtlaSil