Havalar
soğudu, kış hızla yaklaşmakta. Baharla başlayan bolluk mevsimi sona ermekte.
İnsanlar, ekonomik koşullarına uygun olarak kışlık yiyeceklerini biriktirmekte
evlerinde. Oysa hayvan dostlarımızın böyle bir olanakları yok!
İnsanların
gereksinimlerini karşılamak için her türden dükkân bulunmakta. Özellikle
yiyeceklerini evlerine çok yakın olan marketlerden karşılamaktalar. Dünyanın
hiçbir yerinde hayvanların yiyecek gereksinimlerini karşılamak için marketler,
aşevleri yok! Onların en büyük aşevi doğa. Doğa kendi kurallarıyla işlese
hayvanlardan hiçbiri aç kalmaz. Hepsinin karnı doyar.
Sokak
hayvanı deyince birçok kişinin usuna kedi ve köpek gelmekte. Bu nedenle bu
hayvanların yiyecek, kimi zaman da barınma gereksinmeleri hayvanseverlerce
karşılanmakta. Ancak çatılarımızda bir parça ekmek ya da bir kemik için kavgaya
tutuşan martıların seslerini neredeyse her gün işitmekteyiz. Bir avuç buğday,
bulgur ya da bir parça bayat ekmek için camlarımızın önünde saatlerce bekleyen
güvercinler, kumrular var. Korkudan ortaya çıkmamalarına karşın cam önlerine ya
da balkonlarımıza bırakacağımız bir tutam yiyecek için bizi gözetleyen serçe
sürülerini görmezden gelmekteyiz. Oysa bu kuşlar da hayvan… Onları da sevip
beslemek gerekmekte.
Hayvanlar
neden aç? Çünkü onların beslenme alanlarını işgal ederek betonlaştıran
bizleriz. Onların beslenme alanlarını kirleten, yuva yaptıkları ağaçları kesenler
uygarlık yarattıklarını düşünen kentliler değil mi? Bir deniz kuşu olan
martıların beslendikleri denizleri kirleterek balık türlerini yok edip onları
otçullaşmaya zorunlu kılanlar insanlardan başkası mı?
Hayvanların
birçoğunu açlığa tutsak eden sensin! Daha çok para, daha çok tapu uğruna kendi
dışındaki tüm canlılara dünyayı zehir eden sensin, ey insanoğlu! Vicdan yerine
cüzdanını büyütmeyi amaçlayan sen, doğayı nasıl yok ettiğinin farkında değil
misin?
Ey
insanoğlu, doğadaki diğer canlılar olamadan biriktirdiğin paranın, tapunun bir
yararının olmayacağını ne zaman anlayacaksın? Çevrende yaşayan bitki ve
hayvanlar yok oldukça senin de sonunun yaklaştığını bir türlü usuna
getirmiyorsun. Bence bunu düşün! Düşün ki yok ediciliğin, doymak bilmeyen
iştahın, açgözlülüğün belki sona erer. Belki de anlarsın kendi yaşamının diğer
canlılara bağlı olduğunu.
Atalarımız:
“Aç köpek, fırın deler.” demişler. Bir dilim bayat/küflü ekmek için kavga eden
onlarca kuş ve memeli hayvan varken senin fırınının duvarları sağlam kalamaz.
Gün gelir o duvarlar yıkılıp üstüne çöker. O zaman bu yükü kaldırabilecek,
bunun altından kalkabilecek misin?
Kış
yaklaştıkça soğuklar artmakta. Soğukta aç uyumanın zorluğunu bilir misin sen?
Aç canlının, bedenleri bıçak gibi kesen gece ayazında üşümelerinin daha çok
olacağını niye anlamazsın? Bir sabah işine ye da fırından sıcak ekmek almaya giderken
yolunun üstünde açlığın verdiği aşırı üşüme yüzünden donup kaldırıma düşen kuş
ölüsünü niye görmezden gelirsin? Onun ölümünden kendini sorumlu tuttuğun için
mi?
Ey
insanoğlu, sözüm sanadır. Aksırıncaya tıksırıncaya kadar ye! Ancak az da olsa
diğer canlıları da düşün! Cam önlerine, balkonlara yiyecek bırak hayvan
dostlarımız yesin diye. Hem doğanın düzenini hem de bu güzel varlıkları korumak
için.
Şunu
bil ki yiyip biriktirdiğin yiyeceklerin çoğu hayvanların hakkı. Onların
hakkının bir bölümünü onlara versen ne olur?
Adil
Hacıömeroğlu
21
Kasım 2021
Kuşları hiç hesaba katmamıştım. Bu yazıdan sonra farklı düşüneceğim, elinize sağlık.
YanıtlaSilHocam yüreğinize sağlık , her zam ki gibi yine doğa , canlılar , kuşlar 🦅 onlar iyi ki var doğaya sesleri ve güzellikleri ile bize mutluluk veriyorlar , doğa da ihtiyacımız olanı toprak bize veriyor zaten fazlasını onlara versek türleri azalıp yok olmasa biraz duygularımızla , ruhumuzu ferahlatırız …İyi ki varsınız .Kaleminize sağlık✍️🙏🏻🍀🌿☘️🌼🐦 Fulya Kırımoğlu
YanıtlaSilAslana vahşi,yırtıcı hayvan deriz.Yaşadığımız çağ itibarıyla kendimizi medeni görürüz. Durumu değerlendirirsek; Aslan avlanır,taze et yer.Doyduktan sonra,sofraya kurtlar,çakallar,sırtlanlar,akbabalar,böcekler,karıncalar vs.oturup doyarlar.Aslan açlıkdan ölse,köpeğin ağzının değmiş olduğu eti yemez.Dişi aslan,yetim kalan diğer aslan yavrularınıda emzirir.İdrarını yapacağı zaman,yuvasından 1.5 km uzağa giderek ihtiyacını görür.Şayet diğer hayvanlar konuşabilseydi ve biz onlara bu aslandan memnunmusunuz diye sorsaydık,memnun olmadıklarını söylerlerdi.Üstelesek,niye sevmiyorsunuz?Kendi karnını doyurduktan sonra,yakaladığı avdan sizde karnınızı doyuruyorsunuz deseydik;cevapları doğru,ama yinede aslanı sevmiyoruz derdiler.Buradan çıkan sonuç,insan olsun,hayvan olsun,adil davranan,güçlü olan fitrı olarak sevilmez. Aslanın bu davranışları analiz edildiğinde;insanoğlumu yoksa aslan mı daha vahşi veya hangisi daha medeni?
YanıtlaSil