Neredeyse
birçok öğretmen ve velinin sorduğu bir soru var: “Bazı çocuklar, neden
saygısız?” Doğrudur, bazı çocukların kamuya açık yerlerde anne ve babalarına
karşı saygısızlıklarına biz de tanık olmaktayız. Başta anne ve babaları olmak
üzere tanıdık ya da tanımadık kişilere karşı saygısız davranmakta bazı
çocuklar, neden?
Çocuklar,
birçok şeyi anne, baba, öğretmen ve çevresindeki kişilerden öğrendiği gibi
saygıyı da büyüklerinden öğrenirler. Saygının ölçüsünü, biçimini, nasıl olması
gerektiğini kimlere ne zaman gösterileceğini büyüklerinden görerek kopyalarlar.
Çocuklar birçok konuda, özellikle de davranış konusunda büyüklerinin
yaptıklarını yansıtmaktalar. Özellikle anne ve babanın davranışsal örnekleri,
çocuğun belleğine çivi gibi kazınır.
Büyükler,
çocukların yanında gösterecekleri davranışlar konusunda olağanüstü sorumlulukla
davranmalılar. Birbirine saygı göstermeyen eşlerin yetiştirdikleri çocukların
hem anne ve babalarına hem de başkalarına saygı göstermeleri beklenemez.
Saygının bulunmadığı bir aile ocağında yetişen bir çocuk, saygıyı nerede
öğrenecek? Çocuk ne görüyorsa onu yapacak. Gördüğü ne, saygısızlık… Onun da
yapacağı davranış, saygısızlık… Bu nedenle çocuğu suçlamak yanlıştır,
suçlanacak olan yanlış örnek olan büyüklerdir.
Bazı
anne, babalar sürekli olarak başkalarını eleştirir. Buna eleştirmek denmez
aslında, suçlamak denir. Herkesi olumsuz gösteren anne, babalar kimseye saygı
duymaz. Bu saygısızlık örneği çocuğa da yansır. Kendi arasında bir saygı dili
oluşturamayan ailelerin yetiştirdiği çocuklardan saygı beklemek boşunadır. Bu
çocukların bilinçleri gelişip çevrelerindeki kişileri gözlemledikçe kendi
başlarına bir saygı dili ve davranışı edinme olanakları var. Ancak bu sayı, çok
da değil.
Dünyada
hiç kimse ekmediği bir şeyi biçemez. Çocukların bereketli belleklerine ne
ekersen onu biçersin. Sevgi ve saygı ortamının sıcaklığında özgüvenle büyüyen
çocuklar her türlü varlıktan saygılarını eksik etmezler.
Öğretmenlere
karşı saygıya gelince… Çoğu anne ve baba çocukların öğretmenlerini ileri geri
söylemlerle çocuklarının yanlarında çekiştirirler. Bu çekiştirmelere, çoğu
zaman çocuk da katılır. Öğretmenin verdiği sorumluluklardan, ödevlerden
kurtulmanın yoludur bu çekiştirmelere katılmak.
Anne
ve babanın güvenmediği öğretmene, çocuk niye güvensin?
Anne
ve babanın saygı göstermediği öğretmene, çocuk niye saygı göstersin?
Anne
ve baba, öğretmen emeği karşısında vurdumduymaz davranırsa çocuk neden
vurdumduymaz davranmasın?
Anne
ve babadan insan çekiştirmeyi, emeğe, varlığa saygısızlığı öğrenen çocuk, aynı
davranışı benimsemekte. Ondan sonra zaman geçip çocuk aynı davranışı aile
büyüklerine gösterince veliler yakınmaktalar üst perdeden. Sen ektiğini
biçiyorsun, ancak bunun farkında değilsin.
Ne
yazık ki birçok anne ve baba vermedikleri emeklerin, göstermedikleri çabaların,
örnek olamadıkları davranışların olumlu karşılıklarını beklemekteler.
Vermediğiniz bir şeyi nasıl alacaksınız? Önce vermeli, örnek olmalı. Neyi
nerede nasıl yapacağımızı bilmeli ki ondan sonra doğru davranışları bekleyelim.
Adil
Hacıömeroğlu
11
Kasım 2020
Olgunlaşmamış ebeveynlerin yetişkin çocukları olmak çok zordur.
YanıtlaSilAllah'a şükürler olsun ki, babamdan hiçbir şey öğrenmemem benim yararıma oldu.
Aksi hâlde saygısız,hadsiz ve de vicdansız bir insan olmam kaçınılmaz olurdu.
Anne-babanın hayırlısına sahip olanlara ne mutlu...
Öğrenmeden keyif alıp haz duymak çocuğun özgüvenine bağlıdır. çocuk sıcak ,sevgi dolu aile ortamında huzur bulur .Saygı duymayı öğrenir.Özgüvenli olmak çocuğun çevresine karşı güven duygusunu geliştirir.Önemli olan çocuğun özelliklerini, yeteneklerinin farkında olup yönlendirmek ..Başarı da anne babanın okulla ilgili tutumu da önemlidir.Eğer aile okula önem vermemiş öğretmeni eleştirmişse çocuk bunların etkisizde kalarak başarısız olur saygısız tavırlar gösterebilir.Sınıftadikkatsiz ve ilgisizdir.Öğretmenini ve okulunu önemsemez , arkadaşlarıyla da geçimsiz , huysuz olur.Özverili öğretmen lerimiz öğrencinin iç dünyasını farkederek sabrıyla ,öğrenciyi motive edip yeteneklerine göre yönderireceklerdir.Hocam yüreğimize sağlık, sağ olunuz.✍️🙏🏻👩Fulya Kırımoğlu
SilVahyin muhatabı,Peygamberlerin durumuna baktığımızda,ilahi öğretim hep saygıyla başlamış. Vahyin Peygamberler tarafından insanlara aktarımı esnasında ise terbiye,saygı sınırından dışarıya çıkanlar,bir daha içeriye girememişler.
YanıtlaSil