BİN BİR ÇİÇEĞİN AÇTIĞI YER (Dinlence Yazıları 3)

“Mürefte” sözcüğü, Rumcadır. Anlamı: Bin bir çiçek, bin bir fidandır. Gerçekten de anlamına uygun bir yerdir burası. Bin bir lezzeti, güzelliği bir arada bulundurur. Cumhuriyet’in ilk yıllarında ilçeymiş. Şarköy de buraya bağlanmış o dönemde. Bazı yanlış siyasetler, yerel çekişmelerden sonra ilçe merkezi Şarköy olmuş.

Üzüm ve zeytinin yan yana yetiştiği olağanüstü bir yer Mürefte. Üzümünden yapılan şaraplar dünyaca ünlü. Eskiye göre şarap üretimi azalmış durumda. Hükümetin üretime karşı soğuk davranışı, alkollü ürünlere uygulamakta olduğu haksız vergiler nedeniyle üretici zor durumda. Hem bağcılar hem de şarap üreticilerinin keyfi yerinde değil. Binlerce yıldır şarap üretip satan bir beldemiz, yanlış politikalara kurban edilmekte.

Osmanlı döneminde önemli dışsatım merkezlerinden biri Mürefte. Satılan ürün şarap… Şunu da belirtelim ki Osmanlının dışsatımında en önemli yeri şarap almaktaydı. Şimdilerde ise bu dışsatım pazarını ne yazı ki kaptırmışız başka ülkelere. Bu yanlış konusunda yöneticilerimiz suçlu. İdeolojik saplantılar, ülke çıkarlarının kimi zaman önüne geçmekte nedense. Mürefte’nin bin bir tadı taşıyan şaraplarını ne yazık ki dışarıya satamıyoruz. Böylece de ülkemiz ve Mürefte ekonomisi kan kaybetmekte. Bu yanlıştan bir gün dönüleceğini ummaktayız.

Üzüm ve zeytinin yanı sıra birçok ürün yetişir bu topraklarda. Sebze ve meyvesi türlü, bol ve lezzetlidir. Ancak tarım ürünlerini değerlendirecek örgütlenmeden ve işleme tesislerinden ne yazık ki yoksundur.

Mürefte’de özellikle küçükbaş hayvancılık gelişmiştir. Doğal beslenen keçilerin ne sütüne ne de etine doyulur. Pazarında satılan keçi peynirleri doyumsuz bir lezzeti barındırır.

“Bin bir fidan, bin bir çiçek” anlamına gelen bir yer yetiştirdiği bunca lezzetli ürüne karşın bakımsızdır. Ağaçları solgun, cadde ve sokakları terk edilmiş bir kasaba havasındadır. Evler, birbirine girmiş, avlular küçük… Yeni yapılan yapıların çoğu birbirine bitişik. Ne yazık ki adına yaraşır bir imar planı yok diyebiliriz. Bu bereketli topraklar, ilgisizlik yüzünden yetimdir. Kahveleri dolu, üretim alanları boştur.

Çanakkale Boğazı’nın girişinde yer alan Mürefte, denizden yararlanması yetersiz sayılır. Mürefte ve Şarköy’den karşı kıyılara, Marmara adalarına deniz ulaşımı yok! Yazlıkçıların doldurduğu bu kıyılarda yerleşim yerleri arasında deniz yoluyla dolaşmak olanaksız. Bu nedenle iç turizm devinimi az. Çevre, tarihsel değerler ve doğal güzelliklerle dolu. Ne yazık ki bu değer ve güzelliklerden yararlanma olanağı bulamıyor yurttaşlarımız.

Şarköy ve çevresi önemli tarihsel olayların olduğu ve yüzyılların tarihsel yapıtlarının bulunduğu bir yer. Ne yazık ki ne tanıtım var ne de bu yapıtları onarıp turizme kazandırmak.

Yörede şarapçılığın ve zeytinyağı yapımının tarihsel gelişimini anlatan müzelere gereksinim var. Birkaç özel sektör kurumunun açtığı yerler yetersiz. Ayrıca zaman içerisinde üretilen zeytinyağı ve şaraplardan birer örnek sergilenmeli bu müzelerde.

Mürefte’de bu yıl bir fabrika, şarap içimi için bir yeiç bölümü açtı. Yanında tadımlık bölümle fabrika satış mağazası da var. Bu girişim çok güzel! Her fabrika benzer yerleri açmalı. Hem fabrika satış mağazaları hem de yeiçler şarapçılığın tanıtımında önemli katkılar yapar.

Mürefte’de bin bir çiçek açmalı. Bin bir fidan yetişmeli. Böylece bu tarihsel belde, bereketli topraklar hak ettiği değere kavuşsun. Bin bir çiçek uyum içinde yaşamalı. Bu çiçekler, bin bir fidana dönmeli. Ne dersiniz bunun zamanı gelmedi mi daha?

                                                                                   Adil Hacıömeroğlu

                                                                                   2 Eylül 2021