Öğretmenlik,
yalnızca diplomayla yapılacak bir iş değil. Öğretmen olacak kişi, öncelikle
verici olacak. Yüreğinden, beyninden, yaşamından, birçok dünyasal
kazanımlarından verecek. Kime mi? Öğrencilerine… Yeterli mi? Değil… En
yakınlarından başlayarak toplumun tümüne verecek bilgisini, düşündüklerini.
Verdiklerinden pişman olmayacak.
Davranışta,
giyim kuşamda, konuşmalarında, görgüde öncü olacak öğrencilerine ve topluma. Gönlü,
bir ırmak gibi çağlayacak. Kafası, bir okyanus gibi akan en küçük derelerden
gelen bilgileri biriktirip saçacak her yana. Yüreği, insanları kucaklamaktan
yorulup bıkmayacak.
Vericilik,
yeterli bir özellik mi? Doğaldır ki değil… Alıcı olacak. Hangi konularda? Başta
öğrencilerinin olmak üzere insanların gönlünü alacak. Gönüllerde yer edecek.
Sürekli öğrenecek kitaplardan, öğrencilerinden, herkesten, doğadan, yaşadıklarından…
Öğrenme, onun için vazgeçilmez bir eylem olunca öğretmesi de kolaylaşacak.
Bilgi ve deneyim küpü, sürekli dolu olacak; içindekiler zamana, yere, koşullara
uygun olarak sürekli yenilenecek. Gerçeğin peşinde koşacak tek başına da olsa.
Gerçek nerdeyse, kim söylerse söylesin onu su içeceği bir pınar gibi düşünmeli.
Kimin, nerede, nasıl, niçin söylediği çok önemli değil. Gerçek; olguları ve
olayları kavramanın, düşünceyi olgunlaştırıp geliştirmenin itici gücü. Gerçeğin
peşinde koşmak, büyük bir insanlık ülküsü… Gerçekçilik, ona inandırıcılık
getirecek.
Öğretmenlikle
yalan bir arada olmaz. Zaten çocuklar, yalanı çok kolay fark eder. İnanmış gibi
bakarlar, ancak yürekleri adeta bir yalan süzgeci. Yalan, o güzelim yüreğe
girip yerleşemez. Bu nedenle yalandan uzak durmalı. Doğruluk, öğretmenliğin
değişmez özelliği…
Yapmacıklığın
insana yakışmadığı bir gerçek. Çünkü insan, doğanın bir parçası. Bu nedenle
doğal davranmalı. Hele ki bir öğretmene yapmacıklık hiç yakışmaz, üzerinde
iğreti durur. Çocukların yüreğinde, usunda bir şeyin sahtesiyle gerçeğini,
yapayla doğal olanı ayırt eden görünmez bir süzgeç var. Sahtelik, yapaylık,
yapmacıklık o süzgece takılıp yok olur.
Öğretmen
popülist kaygılarla düşünsel ve davranışsal kuyrukçuluk yapmayacak. Öncülük,
onun temel kişilik özelliği olarak ortaya çıkmalı. Düşünceleri su gibi berrak
olacak. Günlük siyasetin gelgitlerine kapılıp gitmemeli, insanlık erdemlerinin
ve bilimsel doğruların ardına düşmeli yorulmaksızın.
Öğretmenlik
doğayı iyi tanıyıp bilmeli. Doğadaki uyumu, yenilenmeyi, yaşamsal sürekliliği,
en zor koşullarda bile var olmayı, tükenmeyen umudu, canlılığı, yapay olana
karşıtlığı, mantıksızlığa karşı mantıkla yanıt vermeyi, gizli kapaklı iş
yapmaya karşı açıklığı görmeli. Bu gördüklerini, davranışa dönüştürüp
öğrencileriyle paylaşmalı.
Kitaplarla
dost yaşamalı öğretmen. Kitaplarla dostluğu, herkesçe algılanmalı ve örnek
olmalı. Kitapların en iyi dost olduğunu söylemeli öğrencilerine ve çevresine. Doğru
kitap seçiminde öncü olmalı. Bunu yaparken de mevsime göre değişen esen yele
göre yön değiştiren kitap kılıklı yaprakları iyi ayırt etmeli. Egemen güçlerin
popüler kitap tuzağına düşmemeli.
Bir
kuramı, deneylerle gerçeğe dönüştürmeli. Deney, kuramın yaşama geçirildiği sihirli
değnek. Uygulanır olamayın düşünce, yaşama ters düşer. Bilimin deneylerle yaşamla
uyuştuğunu bir an olsun unutmamalı.
Ulusların
yüzyılların imbiğinden süzüp damıtarak getirdiği değerlere saygılı olmalı,
bunların var olması için savaşım vermeli. Değerlerin öğrencilerince
benimsenmesine ve davranışa dönüşmesinde öncülük etmeli. Değerlerden kopuş,
köklerden ayrılıştır. Kökünken ayrılan bir ağaç yaşamaz, zamanla kuruyup çürür.
Çürüyen nesneler, zamanla kokuşur. Düşünsel kokuşma, insanoğlunun en büyük
düşmanı. Toplumları yok eden de kokuşup çürüme değil mi?
Öğretmem,
maddi çıkarların peşinde koşmamalı, büyük ülkülerin adamı olmalı. Görevi
sırasında alacağı manevi hazzı, günlük çıkarların çok üstünde tutmalı.
En
önemlisi de umutsuz olmayacak bir an olsun. İnsandan umudunu kesmeyecek. Her
insanın eğitilebileceği, az ya da çok bir şeyler öğrenebileceği gerçeğini
unutmayacak asla. Umudun olmadığı yerde öğretmenlik olmaz. Eğitim ve öğretim
umutla var olur. Umudu ekip yeşerten kişidir öğretmen.
Öğretmenlik
üstünkörü yapılacak bir iş değil. Us, yürek, gönül ve özveriyle yapılır. Usu
durmayanların, gönlü kararmayanların yüreğindeki meslektir öğretmenlik.
Adil Hacıömeroğlu
19
Eylül 2023
Hocam, şu ana kadar okuduğum en güzel öğretmenlik tanımını yapmışsınız. Yüreğinize ve kaleminize sağlık...
YanıtlaSilAdil hocam kuvvetli kaleminizle ülkemizin eğitimle ilgili sorunlarını dile getirmişsiniz. Ülkemizdeki öğretmen eğitimi için nitelikli öğretmen Tedariğinin önemli ölçüde artırılması gerekir. bilimin ışığında aydınlatıcı ve umut dolu öğretmenlerimizin çoğalması dileğiyle.Esen kalınız.Fulya Kırımoğlu
YanıtlaSilBir özelliği daha var bence öğretmenin, o da öğrencisinin hevesini ve şevkini kırmamak. Hele onda bir kıvılcım görürse bırakın üstüne toprak atmayı, yalazlanmasını sağlamalı bir öğretmen. On iki yaşında Gazap Üzümleri okuduğum için Türkçe öğretmenim yarı kızgın eleştirmişti beni, uzunca bir süre kitaplara küsmeme sebep oldu bu tutumu. Bir de müzik öğretmeni faciamız vardır aynı yıllarda. Bir erkek çocuğuna ergenlik çağında sınıfın ortasında zorla şarkı söyletilip sözlü puanı verilir mi?
YanıtlaSilCumhuriyet Öğretmeni olan Kemalizmin ışığında nice öğrenciler yetiştirmiş sayın Adil Hacıömeroğlu ne güzel yazmış.Usunuza kaleminize sağlık bilge öğretmen.Mustafa Kemal Atatürk ne güzel demiş Cumhuriyetin vatansever öğretmenlerine "Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister." başka söze gerek var mı?
YanıtlaSil