AK KÖPEĞİN PAMUK PAZARINA ZARARI VARDIR


Yıllardır söyleye söyleye dilimizde tüy bitti. Yine de söylemekten bıkmayacağız. Çünkü bir gerçeği topluma anlatmanın savaşımını vermekteyiz. Büyük bir toplumsal yanılgıyı ortadan kaldırmak için uğraşmaktayız. Kişisel ve toplumsal olarak varlığımızın kaynağı, nedeni olan Atatürk’ü savunmaktır amacımız. Atatürk’ün siyasete maske yapılmasına, onun düşüncelerini simgeleştiren Kemalizm’in sulandırılıp kendini bilmezlerin siyasetlerine meze yapılmasına, cumhuriyetin kurucu değerlerinin devrimci özünün emperyalizme ve onun işbirlikçilerine yaranmak uğruna ayaklar altına alınıp unutturulmasına karşı durmanın bir toplumsal, ulusal, yaşamsal görev olduğunun bilincindeyim.

CHP, 38. Olağan Kurultay’ında genel başkanını değiştirdi. Ancak siyasal anlayış zerre kadar değişmedi. Ne yazık ki yeni yönetim de Atatürk’e, cumhuriyet değerlerine duyarsız ve CHP’nin kimliğini oluşturan Altıok’tan oldukça uzaklar. Atatürk ve Cumhuriyet, siyaseten sıkıştıklarında uslarına gelmekte. Yıllardır Atatürk ve Cumhuriyet, onlar için bir göz boyama aracı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine atanan kayyum yönetimi, yeni yapılan bir bulvara Şeyh Sait’in adını veriyor. Şeyh Sait kim? Atatürk’e, Cumhuriyet’e başkaldıran bölücü ve gerici bir hain. Amacı; bin bir emekle kurulan cumhuriyetimizi yıkmak, Atatürk’ü ulusun başından uzaklaştırıp canına kastetmek, ülkemizi bölmek, ulusun birliğini parçalayıp Ortaçağ karanlığında yok etmek. O zaman sorarız AKP hükümetine: Bölücülere her türlü yardımı yapan; askerimizi, polisimizi, korucumuzu öldüren PKK’ya parasal ve teknik destek veren HDP’li belediye yönetimlerinin yerine, niye kayyum yönetimini atadınız? Kayyum yönetiminiz, bu bulvara “Şeyh Sait” adını vererek bölücülük yapmış olmuyor mu? Dün Şeyh Sait ve adamlarının yaptığı gibi bugün de PKK; askerimizi, polisimizi öldürmüyor mu? Şeyh Sait de Abdullah Öcalan da devletimize silah çekmiyor mu? Bu kafayla yarın Öcalan’ın adını, başka bir bulvara da verirsiniz. Bu, ne aymazlık?

Şeyh Sait konusunda göbeğinden emperyalizme bağımlı gericiliği demokrasi olarak sunan Soğuk Savaş döneminde ABD’ce biçimlenmiş, Yeşil Kuşak’ın yetiştirmesi ılımlı İslamcı kimi köşe yazıcıları kaleme sarılıp bu haine desteklerini açıkladılar.  PKK uzantıları, onlardan geri kalır mı? Onlar da aynı doğrultuda konuşup kalem oynattılar. . Eski HDP, yeni DEM sözcüleri Şeyh Sait’i zaten öteden beri önder olarak kabul etmekteler.

AKP’li vekil Galip Ensarioğlu, Şeyh Sait’in “alim ve kanaat önderi” olduğunu söyledi. AKP Erzurum Milletvekili Abdürrahim Fırat, Şeyh Sait’e desteğini duyurdu.

İyi Partili Salim Ensarioğlu, Şey Sait Bulvarı konusunda desteğini açıklayıp memnuniyetini bildirdi. İyi Parti yönetimi, onu disiplin kuruluna sevk etti. Sanki Ensarioğlu, bu tür sözleri ilk kez söylemiş. Daha önce de benzer açıklamaları var. Ancak nedense İP yönetimi bu sözleri ilk kez duymuş.

Konu Şeyh Sait olunca HÜDA-PAR’lılar konuşmaz mı? HÜDA PAR’lı Faruk Dinç de Şey Sait’i destek korosuna katıldı: “Şeyh Said ve İskilipli Atıf Hoca şehitlerimizdirler.” dedi. Kendi devletine, kendi ulusuna ihanet edip İngilizlerin yanında yer alanlardan şehit olur mu hiç?

Sıra CHP’nin ne diyeceğine geldi Şeyh Sait konusunda. Çünkü Cumhuriyet’in kurucu partisinin söyleyeceği sözler çok önemli. Tüm siyasal kırılmalara, sapmalara karşın; hâlâ CHP yönetimini Atatürkçü sanıp oy veren yurttaşlarımız, sosyal medyada Şeyh Sait üzerinden yüklendikçe yüklendiler AKP’ye. İlgimi çeken önemli bir ayrıntı ise bu yurttaşlarımızın PKK’nın siyasal uzantılarına karşı suskun kalmaları.

Derken bir televizyondaki izlencede “Şeyh Sait” konusu soruldu CHP’nin çiçeği burnunda genel başkanına, o da yanıtladı: “Biz CHP olarak cumhuriyete, cumhuriyetin kurucu kadrolarına saygılıyız. Cumhuriyetin geçmiş döneminde yaşanmış acılar varsa bu acıları tartışmanın sıcak siyasetin alanı değil, tarihçilerin alanı olduğunu değerlendiriyoruz. Bu mevzu ile ilgili sürekli dönüp yaraları kaşımanın kimseye faydası olmadığını düşünüyoruz.” dedi. Bu kırık dökük, Türkçe kıtlığı çeken tümcelerle Özgür Özel ne dedi? Çok şey… Eveleyip geveledi. Şey Sait’e hain dememek için yan yatıp çamura battı. Zaten soruyu soran gazeteci de bir şey anlamadı bu yanıttan, ancak bizler çok şey anladık.

Özel, bu sözleriyle çok şey söyledi aslında. İlki, PKK’ya teslim bayrağı çektiklerin, bölücü örgütün değerlerine karşı hiçbir şey söyleyemeyecekleri…

İkincisi ise Özgür Bey, Atatürk döneminde bazı acıların yaşandığını vurguladı. Doğaldır ki anlayana…Bu acıları kaşımamak gerektiği konusunda uyardı yurttaşlarımızı. Demek ki Kurtuluş Savaşı’na, cumhuriyet yönetimine, Atatürk devrimlerine karşı emperyalizmin desteğiyle yapılan başkaldırıları bastırmak acı yaşatmış bazılarına Özel’e göre. Peki, bu başkaldırılar sırasında öldürülen askerlerimizin, yurttaşlarımızın acıları ne olacak? Bu kafa, Çanakkale’de yurdumuzu işgal için gelip öldürülen İngiliz askerlerinin acısını yaşar, ancak orada can veren Mehmetçiği unutur. Bu kafa, Kurtuluş Savaşı’nda öldürülen Yunan askerlerinin ailelerinin acıları içinde duyumsar da o askerlerin hunharca yakarak katlettiği Manisalıları, Ege köylerinde öldürülen günahsız yurttaşlarımızı, işgalcilerce tecavüz edilip parçalanarak öldürülen kadınları ve gencecik kızları gözünün önüne getirmez.

Tarihçilere bırakılacakmış Şeyh Sait konusu. Senin tarihten bile haberin yok Özgür Özel! Tarih hükmünü çoktan verdi. Önemli olan bu gerçeği yazacak tarihçilerde, bu gerçeği bir türlü kavrayamayan mandacı kafalarda. Tarihçiler kimlerin gözüyle bakacak olaylara? Emperyalizmi ve onun işbirlikçilerini mi aklayacaklar kalem oynatarak; yoksa vatan, namus, emek savaşı yapan ulusumuzun mu hakkını mı teslim edecekler?

Üçüncüsü ve en önemlisi ise Özgür Özel; Atatürk’ü de Türk devrimini de cumhuriyeti de savunamıyor. Bu önemli ve ulusumuz için yaşamsal değerlerin arkasında duramıyor. Çok yazık değil mi?

Atatürk’e cepheden saldıranları bilip tanıyoruz da onun koltuğunda oturan birinin bu aymazlığına ne diyeceğiz? Yoksa hâlâ ona umut mu bağlayacağız? 

Özgür Özel, Kılıçdaroğlu’nun kötü bir kopyası... İkisi de Altıok’u kavramamış ya da kavramışlar da özellikle Atatürk’ü CHP’den söküp atmanın peşindeler. PKK, Şeyh Sait, Seyit Rıza gibi bölücülerin asıl amacının Atatürk’ün kurduğu ulus devleti yıkmak ve O’nun “en büyük eserim” dediği cumhuriyeti, ortadan kaldırmak olduğunu bilmemek, anlamamak ya da görmezden gelmek ne büyük aymazlık?

Şeyh Sait konusunda düzen partilerinin çoğu (AKP, CHP, İP, DEM/PKK, HÜDA PAR) birleştiler üç aşağı beş yukarı. Daha önce de Atatürk’e karşı başka konularda, saldırılarda bu birlikteliği gördük. Sistem partileriyle cumhuriyetin kurucu değerlerini savunmak, tam bağımsızlığımızı yeniden kazanmak, toplumdaki çürümeyi önlemek, ekonomiyi düzeltmek olanaksız. Çözüm, Atatürk’te ve onun düşünce sistemi Kemalizm’dedir. Gerisi boşa kürek çekmek...

Atalarımız: “Kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır.” Anlamına gelen “Ak köpeğin pamukçu pazarına zararı vardır.” atasözünü, içinde bulunduğumuz günler için söylediler. Bugün Atatürk’e de cumhuriyete de devrimlere de en büyük zararı verenler, Atatürkçü görünerek emperyalizme teslim olup bölücüler ve gericilerle uzlaşanlardır. Öncelikle bu sahte Atatürkçülerden kurtulmalı. Onların ipliği, pazara çıkarılmalı.

                                                                  Adil Hacıömeroğlu

                                                                  14 Aralık 2023

7 yorum:

  1. Klasik bir kemalist-chp zihniyeti yazısı. Bu ülkede şükür ki küçük bir azınlıktır sizin zihniyetiniz. Alparslan Anadoluyu fethettiğinde burada yaşayan ermeni, rum ve diğer halklara asla dokunmamıştır. Onların torunları hala aramızda. Olayları Kemaliz açısından değerlendirirseniz İslam açısından sorgulanırsınız.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Masum kanı döken ve emperyalizme hizmet eden zavallıların İslam açısından hükmü bellidir. Sait denen şeyh bozuntularının, kendisini haşa Allah'ın gölgesi sanan küstahların Cumhuriyet'te yeri yoktur ve olmayacaktır.

      Sil
  2. Mükemmel tespit.

    YanıtlaSil
  3. Kendisini alim zanneden, cahil, zavallı bir maşanın kardeş kanı döktükten sonra sonu idam olmayacaktı da ne olacaktı!? Yaşasın Cumhuriyet!

    YanıtlaSil
  4. Türkiye Cumhuriyeti yetiştirdiği nesillerle kılperest, şekilperest adamların peşinde haysiyetlerini terk edip irfan arayan şuursuzluğu geride bırakmıştır! Tarihin azamet tekerinin altında can vermiş beş kuruşluk tipler hiçbir şekilde diriltilemeyecektirler.

    YanıtlaSil
  5. Yerli yerinde, zamanlaması mükemmel bir yazı Değerli Hocam. Kaleminize sağlık. Yayınlanırsa bende yazı gönderdim. Bölücülükte Birleştiler !

    YanıtlaSil
  6. 👍Vatan üzerinde özgürce yaşamamız bizim için büyük nimet. Nimet,şükürle payidar olur.Nankörlük nimeti zail eder.

    YanıtlaSil